Bu ayın historical romans kitabı Günahkar Aşık'tı. Elizabeth Hoyt'un okumadığım çok kitabı var elimde ve artık başlamalıyım diye düşündüm... sonucunda da 4 kitaplık bir serisi olan Legend of the Four Soldiers Serisiyle başladım. Her ay bir kitabını okuyarak bitireceğim seriyi. Planım o şekilde şimdilik.
Legend of the Four Soldiers Serisi her kitabı bir karakteri anlatan ancak kurgusal bütünlük bakımından sıralı okunması gereken serilerden. Dolayısıyla sıralı okunması tavsiyemdir. Kitap içeriğinde yetişkin içerik olduğunu da dile getirmeliyim bu yüzden bunu bilerek okuyun. Sonra gereksiz yere eleştirmeyin kitapları.
Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Leydi Emeline, aşık olarak evlendiği kocasını kaybettikten sonra küçük oğlu Daniel ile beraber kendi hayatına devam edip kocasından kalan mirası da yöneterek genç kızları sosyeteye, aristokrasiye hazırlayarak kendi hayatını devam ettirmektedir. Bütün hayatını buna göre planlayan ve askerde ölen ağabeyinin de yasını içinde tutan Emeline'in evinin yan evinin kiralandığını duyduğunda gelenlerle pek ilgilenmemiştir. Bostonlu bir iş adamı olan Samuel, Emeline'in yan evine taşınmış ve kız kardeşini de sosyete tanıtmak için Emeline'den yardım istemiştir. Ancak Samuel'in Emeline'i tanıma sebebi de sadece kız kardeşi değildir. Emeline'in ağabeyiyle aynı birlikte görevli olup onun ölümüne tanık olmuştur. Samuel birliğinin bir pusuya düşürüldüğünü ve içlerinde bir hain olduğunu düşünerek bunu araştırmak için Londra'ya gelmiştir. Hem araştırmasını yapacak hem de kız kardeşini Londra'ya balolarda ve partilerde vakit geçirmesini hedeflemektedir. Ancak hiç de planladığı gibi gitmez hiçbir şey. Çünkü Emeline hiç de tahmin ettiği gibi bir kadın değildir. Genç kadından oldukça etkilenen Samuel, onun yakınlarında olmaya ve oğluyla vakit geçirmekten oldukça keyif almaya başlar. Hatta içten içe kıskançlık hissetmeye de başlar. Emeline'de Samuel'e karşı boş değildir, genç adamdan etkilenip onu arzularken önünde engeller vardır. Samuel sosyeteye ait değildir ev kendilerine ihanet eden kişiyi bulduğunda Boston'a geri dönecektir. Üstelik Emeline, nişanlıdır da... Nişanlısını ise her ne kadar istemese de Samuel tanımakta olup saygı da duymaktadır çünkü kendi birliğinden, askerlik arkadaşıdır. Önlerinde çözmeleri gereken bir ihanet sırrı varken bir de duygularının içinden nasıl çıkacaklarına da bakmalılar ki yollarını ona göre çizebilsinler.
Öncelikle bu kitabı okumaya başladığımda beklentim çok yüksekti, kitaptan beklentim daha farklıydı... ancak hiçbirini karşılamadı kitap. Üzülerek söylüyorum bunu ne yazık ki.
Kitaba başladığımda erkek karakterin alıştığımız şekilde dük-kont gibi aristokrasiden değil de bir Amerikalı iş insanı olarak görmek güzel bir değişiklik gibi geldi. Hatta bunu sevdim de inkar edemem. Kadın karakterin ise aristokrasinin içerisinden bir leydi olması da çok güzeldi. Tam olarak birbirlerine zıt olmaları çok hoşuma giden bir şeydi.
Zaten kitapta da hoşuma giden çok az şey vardı ya neyse...
Samuel'in kendini bilir halleri, çevresindeki insanların düşüncelerini umursamaması çok güzel detaylardı. Bunun haricinde de kız kardeşine karşı olan ilgisi, özverisi ve sevgisi de güzeldi.
Emeline'nin de oğluna karşı tutumu, eşine ve ağabeyine sevgisi, hayattan beklentileri güzel anlatılmıştı.
Bunun haricinde kitap çok yavandı. Duygular hiç okura geçmiyordu. Hatta öyle ki ben ne okuyorum falan da diyordunuz.
Samuel, uğradıkları ihanetin sorumlularını araştırıyor ama araştırma bile o kadar yüzeysel, geçiştirilmiş hissi verdi ki yetersiz hissettirdi. Zaten gerçek suçlunun bile ortaya çıkması, yaptıkları, sonrasında Emeline ile Samuel'in kız kardeşini kaçırması ve sonrası o kadar yetersiz kurgulanmıştı ki olmamıştı.
Bütün bunların yanında historical romans... adı üzerinde romans... peki kitabın aşk kısmı neredeydi derseniz? Bence yoktu... sanki kitabın sonunda bu kitapta aşk olması gerektiği yazarın aklına gelmiş de hadi son 50 sayfaya onu yazayım da bitireyim demiş gibiydi.
Kitap aslında her bakımdan yetersizdi. Neresinden tutsanız elinizde kalıyordu...
Açıkçası çok hevesliydim ve koca bir hayal kırıklığı oldu benim için. O yüzden çok da uzatmayacağım yorumumu da bitireceğim hemen...
Okuyacaksanız da çok beklentileriniz olmasın kitaptan... okuduysanız da siz nasıl buldunuz merak ediyorum?
Kitaba dair puanım 5 üzerinden 2 veriyorum. 🌟🌟
- Günahkar Aşık
- Bana Aşkını Söyle
- Seni Kalbime Yazdım
- Yabani Aşık
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın