Thursday, July 10, 2025

0 ALINTILAR // Elizabeth Hoyt - Bana Aşkını Söyle (Legend of the Four Soldiers #2)


 

Kitabın yorumu için tıklayınız!







"Her şeyi espriyle karıştırarak mı söylersin?"
"Neredeyse her şeyi. Bunun sıkıcı olduğunun farkındayım ama maalesef durum bu." Uşağa bir işaret yapınca adam hemen ona eğildi. "Lütfen Vikontesin şarap kadehini doldurun."
"Teşekkür ederim," diye mırıldandı Melisande, adam şarabı koyarken. "Hiç de öyle değil."
"Ne öyle değil?"
"Esprilerin." Ona baktı, o çekik gözler yine gizemliydi. "Sıkıcı değil. İşin aslında onları seviyorum. Umarım sen benim suskunluğuma katlanabilmeyi başarırsın."
"Bana o şekilde bakmaya devam ettiğin sürece çok daha fazlasına katlanabilirim."


***

"Bu sabah bir randevun mu var?"
"Hayır."
"Saat on birden önce kalktığını hiç görmemiştim."
"Doğru ama sen benimle evleneli daha bir hafta bile olmadı. Belki de saat dokuzda hatta ötmeye hazır bir horoz gibi beşte kalkma alışkanlığım vardır."
Yanaklarının kızarmaya başladığını hissetti. "Öyle mi?"
"Hayır."
"Peki, o zaman neden bu kadar erken kalktın?"
"Belki de marmelat yemeyi çok istemişimdir. 
Kaşlarının altından ona baktı.
Vale bu bakışlara cevap verdi, bunlar insanı huzursuz eden bakışlardı. "Ya da belki de kahvaltıyı sevgili karımla birlikte yapmak hoşuma gidiyordur."


***

"Bir koca eşini tanıyıp onu el üstünde tutup sahiplenemez mi?"
Sahiplenme kelimesi göz kapaklarının titreşmesine sebep oldu. "Bana sahip misin?"
"Yasal olarak evet," dedi usulca. "Ama ruhen olup olmadığımı bilmiyorum. Sen ne dersin?"
"Olmadığını düşünüyorum." Rahat konuşabilmesi için çiçeği geri çekti, dili çiçeğin son dediği yere uzanmıştı. "Bunu başarıp başaramayacağını bilemiyorum."
Samimi bakışlarında bir meydan okuma vardı.
Başıyla onayladı. "Belki de hiç olamayacağım ama bu denemekten vazgeçmemi gerektirmez."











 

 

No comments :

Post a Comment

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın