Thursday, November 20, 2025

0 ALINTILAR // Cora Reilly - Günah (Kanlı Mafya Günlükleri #4)



Kitabın yorumu için tıklayınız!









Özgürlüğü hayal etmediğim tek bir gece bile yoktu. Kaçmayı istemesem de hayatımda kendime özgür olabileceğim daha fazla alan yaratabilmeyi diliyordum. Özgürce flört edebilmeyi, özgürce aşık olup o kişiyle birlikte olabilmeyi. 


***

"Senin neyini seviyorum, biliyor musun? Çok cana yakın ve sakinsin. Komşu çocuğu gibi. İyi ve nazik."
"Lily, ben bir Made erkeğiyim. Beni bir kahraman yerine koyma. Nazi ya da iyi bir adam değilim."
"Bana karşı öylesin," dedi hafifçe. Mavi gözleri fazla güven doluydu. Onun hakkında düşündüğüm şeyleri bilmiyordu ve çoğu pek de iyi değillerdi.


***

"Ona senden uzak durmasını söylemiştim."
"Ne yaptın?" diye tısladım. Luca omzunun üzerinden bize baktığında sesimi daha da alçalttım. Söylediklerimi duymadığını umuyordum. Romero iyi bir radyo istasyonu bulmakla meşgul görünüyordu. 
"Bunu neden yaptın?" diye sordum fısıldayarak. 
"Lily, incinmeni istemiyorum. Romero'nun seni mutlu edeceğini ve üzüntüne çare olacağını sanıyorsun, fakat bu sadece işleri daha da kötüleştirecek. Ona aşık olduğunu düşünüyor olabilirsin ama yalnızlığı başa bir şeyle karıştırmamalısın."
Ona inanamıyordum. "Ben aptal değilim. Ne hissettiğimi biliyorum."
Aria elimi tuttu. "Lütfen kızma, Lily. Ben sadece seni korumak istiyorum. "
Herke sürekli beni korumak istediğini söylüyordu. Beni neden korumak istediklerini merak ediyordum. Yaşamaktan mı?"



***

Tüm hayatımı başkaları için yaşamış, kendi ihtiyaçlarımı hep ikinci plana atmıştım. Bir kez olsun istediğimi almak o kadar da kötü olur muydu? Hayatımda hiçbir şeyi karşımdaki kızdan daha fazla istememiştim. 
Neden kendimi bundan mahrum edecektim ki?"



***

"Her gece karanlık beni yutuyormuş gibi, hayatım kontrolden çıkıyormuş gibi, hayatımda iyi olan hiçbir şey yokmuş gibi hissediyorum. Ama seni düşündüğümde bütün bu hisler yok oluyor. Seninleyken kendimi güvende hissediyorum."
"Hissetmemelisin. Ben hiçbir açıdan iyi bir adam değilim."
"İyi olup olmaman umurumda değil. Ben de bu dünyada büyüdüm. Her şeyin nasıl olduğunu biliyorum ve bunu sorun etmiyorum."
"Hiçbir şey bildiğin yok. Eğer işlerin nasıl yürüdüğünü gerçekten biliyorsan, biri seni gece odamda bulursa neler olabileceğini de anlıyor olmalısın."



***

"Bu hayat seni mutlu ediyor mu?" diye sordum usulca. Bazen beni neyin mutlu ettiğini kolayca söyleyebilmeyi dilerdim. 
"Bezen... ama kimse her zaman mutlu olamaz." Bir an sessiz kaldı. "Seni ne mutlu ediyor?"
"Bilmiyorum. Bu ediyor, ama geçici olduğunu biliyorum."
Romero'nun göğsü, ben uykuya daldığından emin olana dek yanağımın altında alçalıp yükseldi. Fakat sonra tekrar konuştu. "Mutluluk çoğu zaman öyledir. Bu, devam ettiği sürece tadını çıkaramayacağın anlamına gelmez."


***

Bunu neden söylediğimden emin değildim çünkü kesinlikle işleri kolaylaştırmayacaktı ama ağzımdan kaçıvermişti. "Seni seviyorum.
Tanrı şahidim olsun ki gerçek buydu. Aşkımızın ölüme mahkum olduğunu bilsem bile Lily'yi seviyordum.
"Ben de seni seviyorum."



***

"Lily?"
Sertçe yutkundum. "Artık başka biriyle sözlendiğim için benimle bir ilgin olmasını istemediğini sanıyordum."
"Hayır, asla. Olması gerektiği gibi tepki veremediğimi biliyorum. Ben... Bana babanın seni o yaşlı piç kurusuna satmak istediğini söylediğinde çok sinirlendim. Oraya uçup onu öldürmek istedim. Öfkemi senden çıkarmak istemedim, bu yüzden de hislerimi bastırmaya çalıştım."
"Tamam," diye fısıldadım.
"Hala kaçmak istiyor musun?"
Evet, her şeyden çok. "Bu savaş anlamına gelir. Kendin söyledin."
"Umurumda değil. Senin için savaşı göze alırım."



***

"Sorun ne, Lily? Birlikte kaçmayı istediğini sanıyordum."
"İstedim. İstiyorum. Ama sen Famiglia'yı seviyorsun ve Luca'yla kardeş gibisiniz. Kaçarsan tüm bunları kaybedeceksin."
"Sen buna değersin."




 

No comments :

Post a Comment

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın