~~~*~~~
Sera'yı gözü kara bir aşkla sevebilir, kırdıklarını tamir edebilirdi. Kim bilir, belki bu kadar yeterli olurdu.
~~~*~~~
Sarah MacLean'in Scandal & Scoundrel Serisi'nin üçüncü ve son kitabı, hatta bence serinin en merak edilen kitabının yorumuyla geldim. Sera ve Haven Dükü'nün hkayesini ilk kitaptan çok merak etmiştim şimdi bu kitapla hikayelerini okumak çok güzel oldu.
Keşke şu seri bütün Talbot Kızlarının hikayesini anlatan bir seri olsaydı.
Seri, historical romans türünde, 3 kitaplık bir serinin son kitabı. Seri karakter serisi ve her ne kadar farklı karakterleri anlatıyor olsa kurgusal bütünlük açısından sıralı okunmalı. Yani bu kitapla Sera'nın hikayesi olsa da kız kardeşlerini okuyoruz. Serinin diğer kitaplarında kızların hikayelerine dokunuşlar olduğu için sıralı okunduğunda kurgusal olarak söylenen sözler de olaylar da yerine oturuyor. Bu yüzden tavsiyem sıralı okunması yönünde.
~~~*~~~
Bu tuzak olmasaydı Haven'ın onunla evlenmeyeceğini düşünüyordu. Haven çok yükseklerdeydi, o ise çok alçakta olduğunu ve mutluluğun onlara uygun olmadığını düşünmüştü.
Ve bu doğruydu, görünüşe göre mutluluk gerçekten onlara uygun değildi.
~~~*~~~
Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; babası unvan aldıktan sonra her ne kadar sosyete tarafından kabul görmeseler de annesinin ısrarı üzerine sezonlarda boy gösteren Talbot kızlarının en büyüğü Sera, bir baloda Haven Dükü Malcolm ile arkadaşını sohbet ederken duyar. O an orada konuşmanın gidişatından söylenen sözlere karşılık susamaz ve cevap verir. Bu şekilde başlayan sohbetin devamında tanışan ve birbirinden oldukça etkilenen Malcolm ve Sera, aralarındaki bu çekime yenik düşerler. Aralarındaki bu çekimi ilişkiyle devam ettiren ikili artık sosyetenin de dilindedir. Kimse bir dükün Sera gibi bir kızla evlenmeyeceğini ve sadece gönül eğlendirdiği söylentileri dolanır. Bunun üzerine bu duyumlar Sera'nın da kulağına gider. Annesinin de yaptığı manipülasyon ve duygu sömürüleri sonucunda bir hamle yaparak Malcolm'u evliliğe sürükler. Malcolm ise, kendi anne babasının evliliğinin aynısını yaşamamak için dikkatli olurken Sera'nın hayatına girmesi ile aşka inanmaya başlar. Genç kadına karşı hissettiklerinin sonucunda da onunla ciddi ciddi evliliği düşünmeye başladığı anlarda Sera'nın ve annesinin oyununa gelmesi Malcolm'u çileden çıkarır. Bir şekilde evlenirler ve bu evlilik her ikisini de mutsuzluğa sürükler. Bir de Sera doğum yaparken bebeğinin ölmesi her ikisi içinde durumu karma karışık yapar. O dönemlerde çareyi kaçışta bulan ve bu hamleyi yaparken de Malcolm'un annesinin baskısı ve para teklifiyle planlarını uygular. Malcolm, bebeğinin ölümünün ardından Sera'yı da kaybetmek istemediğini anladığı noktada karısının kaçması ve ortadan kaybolmasının ardından karısının peşine düşer. Her ne kadar yaklaştığını düşündüğü noktada hep elinden kaçırsa da onu aramayı bırakmaz. Aradan üç yıl geçer ve Sera, Londra'ya geri döner. Üstelik Lordlar kamarasının son gününde aniden ortaya çıkarak Haven Düşesi olarak dik duruşuyla kocası Dük Haven'dan boşanmak istediğini söyler. Eylül ayında bunun tekrar düşünülerek karar vereceğini söyleyerek kapattıkları oturumdan sonra önlerinde birkaç ayları vardır. Karısından boşanmak istemeyen ve onun aşkını geri isteyen Malcolm'un önünde birkaç ay gibi sınırlı zaman vardır. Üstelik Sera oldukça kararlı bir şekilde genç adamdan ayrılmak istemektedir. Aralarında çok fazla kırgınlık ve hayal kırıklığı, güvensizlik ve aşk acısı varken birlikte olamayacaklarına inan Sera'ya karşılık her şeye yeniden başlama gibi bir şansları olması için çaba harcayan Malcolm bir savaşa girerler. Malcolm karısını geri kazanmak için bütün her şekilde çaba harcarken hala kocasına aşık olan Sera, içinde yaşadığı kırgınları ve güvensizlikleri atamadığı için uzaklaşmayı ve kendine yeni bir hayat kurmayı istemektedir. Ancak yüreğindeki aşk sadece Malcolm için harlı bir şekilde yanmakta olması genç kadını bozguna uğratır. Bir de geçmişte tanıdığı Malcolm artık değişmiş, sevdiği kadın için her şeyi göze alabilecek kadar olgunlaşmıştır. Bütün bu savaşın sonucunda ya Malcolm kazanacak ve aşk dolu evlilikleri için bir şansları olacaktır ya da Sera kazanacak ve ayrılık olup her ikisi de kendi yollarına gidecektir.
~~~*~~~
"Biz birbirimizi hep çok sevdik, Malcolm. Ama birbirimizi o kadar çok incittik ki hiçbir şey bunu telafi edemez."
~~~*~~~
Bir historical romans serim daha bitti. Açıkçası en merak ettiğim kitaptı ve beklentilerimi karşılayan bir kurgusu vardı. Tam da Dük Haven'dan beklediğim bir kitaptı ve tam da Sera'dan beklediğim bir kitap.
Kitap bir geçmiş bir gelecek olarak ilerliyordu. Yani mevcut gün ile başlayıp çiftin üç yıl önce neler yaşadıklarına gidip gelen bir hikayesi vardı. Bu yüzden hem geçmişlerinde neler yaşadıklarını ve bu zamana nasıl geldiklerini okuyorduk hem de mevcut zamanda neler yaşadıklarını okuyorduk. Bu geçişi sevdiğimi itiraf etmeliyim.
Geçmişte Malcolm ile Sera'nın tanışması, birbirlerinden etkilenmeleri çok güzeldi. Evet bazı konularda Sera'da annesinin oyununa geldi, gelmeseydi her şey daha iyi olabilirdi. En azından Malcolm ile evliliğinde kaybettikleri 3 yıllık kayıp olmazdı ama Sera'nın böylesi bir aşkı yaşaması, hissetmesi çok güzeldi. Malcolm'un düklüğün dışında kendi kişiliği ve kimliği ile ilgilenmesi, genç adamın en çok ilgisini çeken ve daha da önemlisi kalbini çalan detaydı. Bu kısımlar çok güzeldi. Hatta öyle ki Malcolm'un bu konudaki duyguları çok güzeldi.
Sera'nın güçlü kişiliği, savaşçı kişiliği ve daha da önemlisi içerisinde yer alan cesaretin dışarıya vurması çok güzeldi. O cesur hamleler zaten Malcolm'un duygularını çevreledi, kalbini çaldı ya neyse... 😇
Sera ve Malcolm'un evliliğinin ilk zamanlarında yaşananlar çok fenaydı. Her ikisi için de aslında bir hayal kırıklığı oldu bu evlilik ama ne yazık ki bence aralarındaki iletişimsizliğin sonucu bu evliliğin sonunda böyle bir ayrılığı getirdi.
Malcolm'un içindeki kırgınlığın hırs ve intikama dönüşmesi en çok da sevdiği kadının kalbini kırmasına sebep olurken dolaylı yoldan kendi kalbini kırdı. Elindeki fırsatları kaçırması da aslında kendi hatasıydı. Ama geç de olsa anladı tabi anladığında Sera gitmişti.
Sera'nın her şeye rağmen Malcolm için çaba harcaması güzeldi ama bir yere kadar... Sera'da en büyük kırgınlığını ve acısını yaşarken, bebeğini kaybettiğinde, Malcolm'un yanında olmayışının sonucunda gitmesi güzel bir detaydı. Gerçi Malcolm gelmişti ama geç kaldı ne yazık ki...
Sera'nın kendine bir hayat kurması, orada arkadaşlıklar kurması ve daha da önemlisi daha güçlü ve dik geri dönmesi müthişti. Sen müthiş bir detaysın Sera dedirtti.
Malcolm'un Sera'nın dönüşüne verdiği tepki, karısını geri istemesi ve onun için savaş vermesi çok güzeldi.
~~~*~~~
Haven Dükü dikkatini karısından başka kimseye veremiyordu. Tabii Sera da, geçmişleri ne kadar kötü, gelecekleri ne kadar imkansız olursa olsun, dükün sevmekten hiç vazgeçmemişti.
~~~*~~~
Malcolm'un madem boşanacağız bana bir sonraki düşesim bul, deyip bir oyun oynaması Sera'nın kalbine yine dokunma çabası, karısını geri alma çabası çok güzeldi. Ama planlar elinde patladı...
Sera'nın kardeşleri, Talbot kızların da aktif olarak görünmesi çok güzeldi. Kızların ablalarını tanımaları ve bunların yanında Malcolm ile Sera'nın ilişkisini ve aralarındaki dinamiği görüp de ona göre davranmaları çok güzeldi.
Malcolm'un mitolojik olarak yaptırdığı göldeki ev, cam tasarımları, heykeller çok güzeldi. Yavaş yavaş Sera'nın duygularına dokunmayı amaçladı ve zaten başardı da... Hele kızı için yaptığı heykel süperdi. Oradaki detaylar, duygu yoğunlukları ve hikayeler çok güzeldi.
Düşes olma amacıyla gelen kızların tavırları, annelerinin halleri ve oradaki bazı hamlelerde Malcolm'un duruşu çok güzeldi. Özellikle de Sera'yı ezdirmemesi de süperdi.
Malcolm'un en olası iki adayla yaptığı gezide ve kaledeki konuşmalar çok güzeldi. Kızlarının karşısında bir dük olmasına rağmen her ikisinin de aslında dükün karısına aşık olduğunun farkında olması ve ona göre konuşmaları, davranmaları çok güzeldi.
Kitabın sonunda Lordlar Kamarası'nda boşanma görüşülürken kimsenin boşanmayı onaylamayacağını düşünürken aslında Malcolm'un arka planda çaba harcaması, Sera'ya bu fırsatı vermesi, genç kadına seçme şansını tanıması çok güzeldi. Ama en güzeli boşanma oylamasında eşit oylar çıkıp da Malcolm'un oyuna kalması, orada Sera ve Malcolm'un arasında geçen konuşmalar çok güzeldi.
Zaten o oturumun sonucunda boşanma gerçekleştiğinde Sera ve Malcolm'un sonrasında hamleleri çok güzeldi. Aşkları için ikinci şansı yakalamaları çok güzeldi.
Son bölümse... off çok tatlıydı. Sera ve Malcolm'u evli, mutlu ve dört çocuklu görmek süperdi. Malcolm'u baba okuma çok tatlıydı.😇
Kitap her ne kadar sadece Sera ve Malcolm olsa da Talbot Kızlarının en küçük kızı Sessily'nin ablasının hem iş hem de yakın arkadaşı Caleb'e hamleler yapması kitabın en hareketli sayfalarındandı. Keşke onlarında hikayesi olsaydı. 😇
Sophie'nin görünmesi, kardeşlerinin evliliklerine değinilmesi çok güzeldi. Onları da mutlu görmek süperdi. Özellikle de Sophie'nin hamile olması çok güzeldi.
Kitaba dair puanım 5 üzerinden 4 veriyorum. 🌟🌟🌟🌟
~~~*~~~
"Sana bir gelecek vermek istiyorum, Malcolm. Mutlu bir gelecek. Bu evliliği ikimizi de sonsuza kadar cezalandırmak için istiyor olamazsın."
~~~*~~~
Scandal & Scoundrel Serisi
Kitabın adı : Karanlık Dokunuş
Orijinal adı : The Day of the Duchess
Yazarı : Sarah MacLean
Çevirmen : Yasemin Büte
Seri Bilgisi : Scandal & Scoundrel #3
Yayınevi : Nemesis Kitap
Sayfa sayısı : 440
Kitabın tanıtım yazısı:
Asla Unutamadığı O Kadın...
Haven Dükü Malcolm Bevingstoke, son üç yılını gönüllü bir yalnızlık içinde geçirmiştir. Genç adam asla geri alamayacağı bir hatanın ve bu hata yüzünden onu terk eden karısının yasını tutuyordur. Yine de aşkından vazgeçmez ve dünyayı adım adım dolaşması gerekse bile sevdiği kadını bulmaya ant içer. Bir gün,hiç ummadığı bir yerde onunla karşı karşıya gelir ancak hayatının sürprizinin onu beklediğinden habersizdir.
Asla Unutamadığı O Adam...
Haven Düşesi Seraphina, sürgün yıllarından sonra Londra'yatek bir amaç için dönmüştür. Hayatını geri alacak, mutluluğu bulacak ve kalbini kıran adamdan yani eşi Malcolm'dan sonsuza kadar kurtulacaktır. Malcolm bu isteklerine kavuşabilmesi için ona bir teklifte bulunduğunda Sera hemen kabul eder: Genç kadın geleceğinin kontrolünü artık eline alacaktır ancak bunun için yerine geçecek yeni bir düşes bulması gerekir. Bu da istemediği fakat nedense karşı koyamadığı kocasıyla aynı evde bir yaz daha geçirmek zorunda kalacağı anlamına gelir.
İkisinin De İnkar Edemediği Bir Aşk…
Dükün, çok sevdiği karısını tekrar baştan çıkarmak ve onu hayatında kalmaya ikna etmek için sadece üç ayı vardır. Genç adam hüzün dolu geçmişlerine rağmen eline geçen bu şansı değerlendirmek için her şeyi yapmaya hazırdır. Geçmişin gölgesi aralarında dururken, Malcolm karısına duyduğu büyük aşkı ispatlayabilecek midir?
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın