2 Kasım 2015 Pazartesi

5 İlknur Birdal - Karanlığın Külleri


~~~*~~~
"Seninle ben olmayacak Devrim biz olacağız. Bir bütün olacağız. Hem de öyle güzel olacağız ki,
bakan hayran duyan aşık olacak."
~~~*~~~

Satılık kitabını okuduktan sonra Devrim hayatını deli gibi merak eden bir okur olarak Karanlığın Külleri'ni okumazsam olmazdı diyerek başlıyorum yorumuma.

Satılık kitabı ile tanıdığımız İlknur Birdal'ın heyecanlı kalemi Karanlığın Külleri ile devam ediyor. Açıkçası ilk kitaptan daha iyi olduğunu düşündüm diyebilirim. İlk kitapta olan heyecanlı atraksiyon kurgusu bu kitapta karakterlerin iç savaşları ve birbirleri ile savaşmalarında vardı. Köküne kadar aşk kokuyordu kitap resmen! Sevdim ben :D

~~~*~~~
Yeni bir yaşam vaat ediyor gibiydi bakışları. Aslında kendisini tutmayı bıraksa, o kadar kolaydı ki Afra'ya doğru akmak...
~~~*~~~


Detaylı yoruma ve alıntılara girmeden önce kitabın konusuna değinmek istiyorum; Karanlığın Külleri, Satılık kitabından tanıdığımız Devran'ın ağabeyi Devrim'e yıllardır aşık olan Afra'nın Devrim'in kalbine girme çabasını konu alıyor. Önce Devrim'e yakın olmak için iş ortaklığı kurmaya çalışıyor bu sırada da kalbine sıza bileceği ortamı yaratmaya çabalıyor. Ancak hesaba katmadığı şey ise Devrim'in Selin'e karşı olan duyguları, onunla yaşadığı tecrübe ve Selin'in geride bıraktığı enkaz... Her şeyle baş edebileceğine inanan Afra, aslında hiçbir şeyin sandığı gibi olmadığını anlıyor... Çok acı bir şekilde en savunmasız anında kalbi Devrim tarafından öyle bir kırılıyor ki... işte o an pes ediyor... ne yazık ki bazı insanların değeri kaybedilince anlaşılır hesabına Devrim, Afra'nın yokluğunda ona karşı olan duygularının farkına varıyor, ama iş işten çoktan geçmiş oluyor... Afra'nın sonsuz aşkı... Devrim'in yaptığı eşekliğe rağmen Afra'ya geç kalmama çabası...ve birbirlerine karşı verdikleri savaşın acı tatlı sonuçlarını bize sunan kitabın sonunda mutlu son vaadi ise pahabiçilemez!

Tamam farkındayım baya kitap içeriğine girercesine yaptım kitabın tanıtımını ama ne yapayım o an kendime hakim olamadım ve şuan da o kısımları düzenlemek istemiyorum :) çünkü o kadar güzel yazmışım ki kitabın konusunu ;) diyerek kendimi öveyim :D

Özellikle demek istediğim bir kısım var. Afra bir konuşma sırasında Devrim'e, "Umarım bana geç kalmazsın Devrim," diyor. Anlatılanların sonunda öyle bir yer var ki... Devrim.. Afra'ya geç kaldın be! diyesim geldi. Ki o acıyı da hak ettin Devrim diyerek de sinirimi kusma isteği uyandırdı bende.

~~~*~~~
İnsanların aşkından neden vazgeçtiklerini şimdi anlıyordu. Zorla bir şeyi var edemezlerdi değil mi? O kalpte yeri yoksa giremezdi. 
~~~*~~~

Kitapta ilk kitabın karakterlerinin de yer almasını oldukça sevdim, seri kitaplarda bu durumu çok seviyorum. İlk kitapta okuduğunuz karakterlerin ikinci kitapta evli mutlu çocuklu olması onların o aşk enerjisi kitaba ayrı bir hava katıyor. Burada da Hüzün ve Devran ile Umut ve Aysel'i okumak çok güzeldi. Daha fazla Emir ve Asi isterdim ama onların hikayesinin ayrı bir kitabı hak edecek kadar olaylı olduğunu düşünüyorum ki bunu ben Satılık kitabını okurken de düşünmüştüm.

Afra isminin anlamını okurken merak etmiş hatta ilk sayfalardan sonra bakmıştım da ve bunun kitaptaki konuya ince bir şekilde işlenmesi süperdi. Bu konuda İlknur Hanım'ı özellikle tebrik ediyorum.

~~~*~~~
"Sen böyle bana bakarsan yalnız kalmam ki ben. Düştüğümde sen elimi tut, üzüldüğümde okşayan sen ol saçlarımı.Sen de beni bırakma Devrim, daha fazla uçurumun yamacına itme beni."
~~~*~~~

Kitaba dair söylemek istediğim çok şey var... Devrim yaptıklarına kızmak, Afra'ya hak vermek gibi... detaylandırmak isterdim bu hislerimi ama kitap içeriğine girmek istemiyorum. Dolayısıyla yorumumu bitirmek en doğrusu sanırsam.

Tabi böyle bitirmiyorum sırada alıntılarımız var ;)




~~~*~~~
Hiç gelmeyecek birini bekler gibi yıllardır onu bekliyor, ondan başkasını düşünmek bile istemiyordu. Hiçbir erkek onun gibi dikkatini çekmemiş, ona duyduğu ilgilinin binde birini bile başka kimseye hissetmemişti.

Devrim onun ruhuna hitap ediyordu. Sanki tüm hücreleri ve duyularıyla ona doğru çekiliyordu.
~~~*~~~

~~~*~~~
"Afra isminin anlamını biliyor musun?"
"Ne alakası var şimdi?"
"Eğer anlamını bilseydin senin karanlıktan aydınlığa çıkış yolunun da ben olduğumu bilirdin. Umarım bana geç kalmazsın Devrim, çünkü sonunda o karanlığına ömür boyu mahkum kalabilirsin."
~~~*~~~

~~~*~~~
Devrim onun zehirli yanı, hayatının sınavıydı. Bir yanı nefretle, bir yanı aşkıyla cebelleşiyordu. İki duygunun ortasında kalmak tüketiyordu kadını. Afra içten içe ölüyor ama kimse görmüyordu.
~~~*~~~

~~~*~~~
"Gözlerimden önce yüreğim yüreğine vurulmuş Devrim, kırsan da senden gidemiyorum işte."
~~~*~~~

~~~*~~~
"Daha ne istiyorsun benden Allah aşkına? Bırak beni Devrim, yalvarırım uzak dur. İzin ver açtığın yaraları kendim sarayım çünkü sen sarmaya çalıştıkça ben daha fazla kanıyorum. Yaralarımı iyileştirmiyor daha fazla kanatıyorsun."
~~~*~~~


Ne kadar çok konuştum. Şu an bu yorumu yazıyorum ya diğer yandan da İlknur beni sıkıştırıyor hadı yorumunu merak ediyorum diye :D böyle baskı altında yorum yazıyorum sevgili takipçiler :P 

Onu biraz daha çatlatmak adına oyalanıyorum ama sanırım artık bitireceğim yorumumu :) ne de olsa alıntıları da yazdım geriye pek bir şey kalmadı. 

Ahh, unutmadan. Satılık'tan çok daha güzeldi bu kitap. Kurgu ve duygusal açıdan daha doyurucuydu ve İlknur Birdal'ın bu kitabıyla fark ettim ki kalemini daha iyiye götürmüş. Yazarın sıradaki kitabı yanılmıyorsam Tadımlık Aşk olacak, o bu iki kitabına nazaran romantik komedi türünde. Hikayesi şimdilik watpadde devam ediyor bir el atabilirsiniz bence ;)

Söyleyeceklerimi söyledikten sonra yorumumu kitabın son satırlarıyla bitirmek istiyorum :) 

~~~*~~~
"Nereye gidiyoruz?" Afra'nın sorusu ile karısına döndü ve çarpıkça sırıttı.
"Hayat bizi nereye sürüklerse oraya... Benimle gelir misin güzelim?"
"Seninle olduğum sürece nereye gittiğimiz umurumda değil." 
"İşte almayı beklediğim cevap. Bana daima bunlarla gel gönlümün ışığı. Bana hastane odasında ne dediğini hatırlıyor musun?" Afra bir an düşündükten sonra başını salladı.
"Seninle ben olmayacak Devrim biz olacağız. Bir bütün olacağız. Hem de öyle güzel olacağız ki bakan hayran duyan aşık olacak." Devrim karısının dudaklarına bir öpücük daha kondurdu.
"Hadi o zaman, herkesi kendimize aşık edelim."
~~~*~~~

Yazarın başka kitaplarında görüşmek üzere...ahh olmadı bu... Hey millet ben Tadımlık Aşk kitabını istiyorummm... :) ve biliyor musunuz oradaki baş kadın karakterin kız kardeşinin adı İnci :) daha ne olsun... hele bir de aşık olacağı adam... hayallerimin erkek'i :) 

Yorumumu artık bitiriyorum ancak şunu da söylemek istiyorum. Sakın bu kitabı okuyarak başlamayın yazarın kitaplarına. İlk kitap Satılık ikinci kitap Karanlığın Külleri. Sıralı okumak kurguyu anlamanız açısından daha önemli :) 

Artık yorumu bitirdim ve sustum :)

Serinin kitapları:


Kitabın adı      : Karanlığın Külleri
Kitabın yazarı : İlknur Birdal
Seri bilgisi        : 2. kitap
Yayınevi           : Postiga
Sayfa sayısı      : 424

Kitabın tanıtım yazısı :

Bir adam, küllerinden yeniden doğabilir mi? Ve bir kadın, zifiri karanlık bir yüreğe ne kadar dokunabilir?

Kalbini korumak için acımasız birine dönüşen bir adam ve aşkı için savaşmayı seçen bir kadın. Afra ve Devrim'in amansız mücadelesi…

Amansız bir mücadeledir aşk; kendinle savaşırsın, duygularınla savaşırsın, sevdiğinle savaşırsın. Bir an gelir ayrılıkla savaşırsın. Acısıyla, yokluğuyla, özlemiyle savaşırsın. Amansız savaşın hiç bitmez aslında. Âşık olduğunda savaşmayı göze almalısın.

"Seninle ben olmayacak Devrim biz olacağız. Bir bütün olacağız. Hem de öyle güzel olacağız ki, bakan hayran, duyan âşık olacak."

5 yorum :

  1. Canm bu harika yorumun için çok ama çok teşekkür ederim 😍😍😍

    YanıtlaSil
  2. Rica ederim, sıradaki kitabını bekliyorum canımcım :) :*

    YanıtlaSil

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın