~~~*~~~
"Yalnızlık güvende olmak değildir Maggie. Yalnızlık sadece tek başına kalmaktır."
~~~*~~~
Lisa Kleypas'ın çoook seneler önce bir kitabını okumuştum. Hatta historical romance'dı okuduğum kitabı ve nedense yazarın diğer kitapları için devamını getirmemiştim. Şimdi daha doğrusu bu sene yazarın bütün kitaplarını toplayamaya başladım ve bir iki eksiğin haricinde hepsi elimde var. Tekrardan yazarı okumaya başlayacakken yorumuna güvendiğim birkaç blogger ve kitapsever bana Friday Harbor serisi ile başlamamı çünkü bu serinin historical romanslarından bir tık aşağıda olduğunu söylemişti. Ben de onlara güvenerek yazarın kitaplarına Friday Harbor serisi ile başlayıp Nolan kardeşlerle tanıştım.
Öncelikle söylemek isterim ki yazarın kurgusunu sevdim. Kitap zaten kısacıktı ama şu kurguyu uzatıp, dallandırıp budaklandırıp, entrikalarla çevirebilirdi. Yapmamış, tadında bırakıp olması gerektiği gibi kurguyu ilerletmiş ve okurun yüreğine azıcık sihir, birazıcık umut ve güzelce de aşk ekip kitabı bitirmiş. Bu yüzden sevdim.
~~~*~~~
"Bir süre önce, Holly'ya aşkın seçim olduğunu söylemiştim," dedi Mark. "Hatalıydım. Aşk seçim değil. Tek seçim, onunla ne yapacağın."
"Lütfen," diye fısıldadı Maggie.
"Korkunu anlıyorum. Bunun senin için neden zor olduğunu anlıyorum. Bu riski almayabilirsin. Ama ben yine de seni seviyor olacağım."
~~~*~~~
Kitabı zaten bir gecede bitirdim. Kısacıkdı, çabuk okunuyordu ve su gibi akıyordu kurgusu. Bir baktım ki bitmiş.
Kendimi birazda romantik komedi tadında bir film izler gibi hissettim açıkçası... tam da bir filme konu olacak cinstendi kitap.
Alex, Sam, Mark Nolan'ın kardeş ilişkileri ve küçük yeğenleri Holly ile olan ilişkilerini okumak çok tatlıydı. Maggie'den tam da aileye yakışan gelin oldu. Serinin her bir kitabı bir kardeşi anlatıyor. Mark'ı mutlu sona ulaştırdık darısı diğer kardeşlerin başına ;)
~~~*~~~
Hayatında ilk kez kalp kırılmasının nasıl bir his olduğunu anlıyordu. Acıyla ya da aşkla ilgili bir kalp kırılması değildi bu. Kalbini saran kabuk kırılmıştı sanki. Daha önce böyle bir şey yaşamamıştı hiç, bir başka kişiyi mükemmel bir mutlulukla sarmayı hiç istememişti.
~~~*~~~
Ah bir de söylemezsem içimde kalırdı. Çevirmenleri bazen anlamıyorum... hadi çevirmen görmedi kitap edisyondan hiç mi geçmedi diye düşünmeden edemiyorum çünkü kitapta imla hataları vardı ki baya vardı bir yerden sonra önemsememeye karar verdim. Ama Sam'in üzüm bağının adını kitabın başında orijinal dilde yazıp sonrasında Türkçe'ye çevirmek nedir ya... azıcık dikkat ve özen istemek bence hakkımız olmalı...
Epsilon hiç yakışmıyor sana böyle hatalar...
Neyse... kitaba dair çok yorum yapmayacağım zaten kısacık bir şeydi ama sevdim çok mükemmel değildi belki ama güzeldi. Açıkçası 5 üzerinden 4 veririm ben buna.
~~~*~~~
"Sam bir akşam Holly'yi arabadan eve taşırken "Bunun nasıl bir şey olduğuna dair hiçbir fikrim yoktu," demişti.
"Neyle ilgili?"
"Etrafında bir çok olmasının. Seni seven bir çocuğun olması yani."
~~~*~~~
Orijinal adı : Christmas Eve at Friday Harbor
Yazarı : Lisa Kleypas
Çevirmen : Sibel Coşar
Seri bilgisi : Friday Harbor #1
Yayınevi : Epsilon
Sayfa sayısı : 181
"Umutlar, deneyimler karşısında galip gelsin..."
Altı yaşındaki Holly yağmurlu bir akşam, aile olarak bildiği tek kişi olan annesi Victoria'yı kaybettikten sonra konuşmaz olmuştu.
Mark Nolan'ın hayatında ihtiyaç duyduğu son şey ise altı yaşındaki bir kız çocuğuydu. Ancak o da kaybettiği kardeşinin bu sessiz çocuğunun hayatını güzelleştirmek için her şeyi yapabileceğini fark edecekti.
Kız kardeşinin ona son tavsiyeleri açıktı. "Her şeye onu sevmekle başla. Gerisinin geleceğinden eminim."
Maggie Conroy ise bir senelik eşini kaybettikten sonra, tekrar âşık olmaktan korkuyordu. Yine de hayal gücünün sihrine inanıyordu. İşlettiği oyuncakçı dükkânında Holly Nolan'la tanıştığında, bu küçük kızın sihre ihtiyacı olduğunu o da anlayacaktı.
"Tatlı, romantik ve eşsiz… Tatil için ideal." -Publishers Weekly
"Baştan sona büyüleyici." - Library Journal
Altı yaşındaki Holly yağmurlu bir akşam, aile olarak bildiği tek kişi olan annesi Victoria'yı kaybettikten sonra konuşmaz olmuştu.
Mark Nolan'ın hayatında ihtiyaç duyduğu son şey ise altı yaşındaki bir kız çocuğuydu. Ancak o da kaybettiği kardeşinin bu sessiz çocuğunun hayatını güzelleştirmek için her şeyi yapabileceğini fark edecekti.
Kız kardeşinin ona son tavsiyeleri açıktı. "Her şeye onu sevmekle başla. Gerisinin geleceğinden eminim."
Maggie Conroy ise bir senelik eşini kaybettikten sonra, tekrar âşık olmaktan korkuyordu. Yine de hayal gücünün sihrine inanıyordu. İşlettiği oyuncakçı dükkânında Holly Nolan'la tanıştığında, bu küçük kızın sihre ihtiyacı olduğunu o da anlayacaktı.
"Tatlı, romantik ve eşsiz… Tatil için ideal." -Publishers Weekly
"Baştan sona büyüleyici." - Library Journal
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın