9 Mart 2023 Perşembe

0 ALINTILAR // Tessa Bailey - Seninle Tanışana Dek (Bellinger Sisters #2)




"Beni düşündüğün için teşekkürler ama araya girmene hiç gerek yok. Biri benimle ilgilendiğini belli ederse kendi başımın çaresine bakabilirim."

Fox'ın gözü seğirdi. "Nasıl bakacakmışsın peki?"

"Hayır mı evet mi diyeceğime karar vererek. Bu kadarını kendi başıma yapabilirim."

Genç balıkçı onu mikroskopta inceliyormuş gibi baktı. "Bana bunu neden yapıyorsun?"

"Ne yapıyorum? Blöfüne meydan okumamdan mı bahsediyorsun?" Hannah bir kahkaha atarken Fox'ın çenesi kırılacakmış gibiydi ve gözlerinde acınası bakışlar vardı.  "Eğer kıskanıyorsan," diye devam etti kısık sesle. "Kıskandığını söyle Fox."

Genç adamın yüzünde duyguların savaşı vardı adeta. İhtiyat ve hüsran ağırlıklıydı. Sonra savaşı sona erdirip tüm dürüstlüğüyle, "Evet, deli gibi kıskanıyorum," dedi. Nefes almakta güçlük çekiyormuş gibiydi. "Sen... benim Hannah'msın biliyorsun değil mi?"




*****


"Geçen yaz seni buraya getirmek istemiştim. Plak fuarına gittiğimiz hafta sonuydu. Ama önermekten korktum."

Hannah gözlerini açıp onu inceledi. "Korktun mu? Neden?"

Omuz silkti. "Westport'a ablan için gelmiştin. Bar yenilemek için günlerce çalışmak ve o tozlu, küçük dairede yaşamak özveri gerektiren bir şeydi ve... kendine ait bir günü hak ediyordun. Hoşuna gidebilecek bir şey bulabilmek için günlerce araştırma yapıp o fuarı keşfetmiştim. Üstüme bir de Ses Bahçesi'ni görmeye getirirsem kendimi açık ederim diye endişelendim."

Suyun kenarında saçları esintiyle dudaklarına doğru uçuşan ve günbatımının etkisiyle parlayan Hannah'dan daha güzel bir manzara olamazdı. "Kendini açık etmek mi?" diye tekrar etti gözlerini kırpıştırarak. 

Devam et. Her şeyi itiraf et.
Hannah'ın Los Angeles'a giden bir otobüse bindiğini düşün.

"Sana fena tutuldum, Hannah. Fuar bunu açıkça ortaya koymadıysa Fleetwood Mac albümü koyar diye düşünmüştüm." Sesi hafifçe tekliyordu. "Sana çok aşığım. Gerçekten..." Derin bir nefes alıp verdi. "... gerçekten aşığım."



*****


"Herkesin beni... aklı fikri sekste olan ahlaksız bir serseri olarak görmesine alıştım. Ama konu sana gelince Hannah... Tanrı'ya yemin ederim ki karakterimden şüphe duymalarına katlanamam. Bu beni mahveder, anlıyor musun? İnsanların ilişkiyi ne zaman batıracağımı görmek için beklemelerine, benimle birlikte olduğun için sana acıyarak bakmalarına dayanamam. Neler diyeceklerini şimdiden duyabiliyorum. Kız aklını kaçırmış olmalı. Fox asla bir kişiyle yetinmez ki. O tek eşli bir adam olamaz. Böyle şeyler söylediklerini duyacağıma ölsem daha iyi. Seni hedef alan alaycı sözlere asla tahammül edemem."

Hannah'ın göğsü sanki on kilometre yüzmüş gibi hızla inip kalkıyordu. "Fox, birlikte olsaydık yalnızca benim güvenime sahip olman yeterliydi. Ve ben sana güveniyorum. Çünkü kim olduğunu biliyorum. Eğer diğer insanlar seni tanıyamadılarsa bu onların kusurudur. Bu bizim değil, onların sorunu."

Fox boğazındaki dev yumruyu yuttu. "Bana güveniyor musun?"

"Evet."



*****


"Fox, beni dinle. Kaç farklı yatağa girdiğin umurumda değil. Benim yatağıma ait olduğunu biliyorum. Ben de seninkine aitim ve önemli olan tek şey bu. Başkalarının aptallığı ve dar görüşlülüğü yüzünden ta üniversitedeyken yaşadığın bir şeyin acısını bizden çıkarıyorsun. Sana yaşattıkları acılar gerçek, biliyorum. Ama hayatta aldığın kötü dersleri, karşına çıkan tüm iyi şeylerde kendine engel olarak göremezsin. Seninle sahip olduğumuz bu şey asla kötü değil. Aksine çok, çok iyi." Sesi çatallandı. "Sen harika birisin ve ben seni seviyorum. Anladın mı seni ahmak? Bu yüzden biraz düşün ve kafanı inatçı k*çından çıkardıktan sonra gel beni bul. Çünkü sen beklemeye değersin."









 

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın