28 Ağustos 2012 Salı

3 Attila Şanbay - Aynadakiler


Bir Türk yazardan beklenenin ötesindeydi kitap bence. Her ne kadar Türk isimlerine fantastik olayları henüz yakıştırmakta zorlanıyorsam da okumak güzel ve zevkliydi. Başlarda okurken tüylerim ürperdi hatta yarım bırakmalımıyım acaba diye de düşündüm. Çünkü biliyorum huyum, aynaya bakmaya korkacaktım bir süre ama inatla okumaya devam ettim. İyi ki devam ettim dedim. Evet başlarda ürperdim belki ama kitabın yarısından sonra da ayrı bir merak ve heyecanla okudum. "Ne olacak, ne yapacaklar, başaracaklar yoksa kaybedecekler mi?" heyecanıyla okudum kitabı.

Sonu tahmin ettiğim gibi değildi. Volkan'ın başından geçenler kitabın sonunda içimi burktu. Zümrepaşa Köşkü'nde olanları okumak gerçekten üzücüydü. Ama son sayfayı, İstiklal Caddesi'ndeki kısmı okuyunca da "hadi be!" dedim. :) Böyle bir son beklemiyordum kabul. :)

Volkan'ın iç sesi ile çok eğlendim. bazı satırlarda güldüm bile. Kitabın gerilimini biraz hafifletmişti bu iç ses ve ben bu yüzden çok sevdim. Biraz takıntılı olduğum düşünülürse iç ses olmasaydı uzun süre aynalara psikopat gibi bakardım da içinde bir şey görebilecek miyim diye :)

Kitabın içindeki iki şiirde çok güzeldi. Gerçekten o ana uygunlardı ve daha fazla duygu katıyorlardı. Ama özellikle son şiir, "Bir Meleğe" çok hoşuma gitti.

Sonsöz'de yazarın yazdıklarından anladığım kadarıyla araştırarak yazılmış. Bazı bilgiler gerçeğe dayalı. İşte bu gerçekten emek verildiğini gösteriyor. Bu da tabi kitabı ayrı bir güzel yapıyor.

Okumayanlara okuyun derim. Değişik, ilginç, heyecanlı ve biraz da gerilim yüklü bir kitap. Ahh bir de fantastik kategorisini unutmamak gerek. Ben sevdim ve gelecekte bir gün muhtemelen bir daha okurum diye düşünüyorum... Kitaptaki benzetmeler, betimlemeler harika olduğunu ve bazı yerlerde de anlayana güzel mesajlar verdiğini de köşeye sıkıştırayım.

Kitabın konusunu ise arka kapak yazısından yazmak istiyorum.

"Dosyasını yayın evlerinin beğenisine sunmaktan bıkkın şair Volkan Güzey, açıklanamaz olaylarla kendi gerçekliğini yitirmektedir. Kaçırılıp götürüldüğü yitiklikte bambaşka bir hayatın içinde tanıştığı Melodi, ona bilmesi gerekenleri anlatır. Bu dünyadaki yansıması Volkan'a aslında kim olduğunu ve nerede olmak istediği konusunda çelişkiler yaşatacaktır.Aynaların gerçek sırrını, en büyük kötülüğün bile küçücük bir aynadan geçebileceğini ve güzeller güzeli Melodi'nin ondaki etkisini anladıkça Volkan'a şaşkınlığı büyür.
Eğer Kötülük Ekspresi makas değiştirip, o gün sizin hayatınızın içinden geçmeye karar vermişse, yapabileceğiniz tek şey her vagonun son vagon olması için dua etmek olur ve bana inanın, bu ekspres, yük trenlerinden bile daha uzundur.O gün Kötülük Ekspresi, Volkan Güzey'in haatından geçiyordu. Daha doğrusu, aynı anda pek çok kişinin hayatından...


3 yorum :

  1. İnci açıkçası yorumladığın tüm romanlara karşı ilgimi uyandırıyorsun. Beni ciddi anlamda masrafa sokacaksın :P :D

    YanıtlaSil
  2. :) Hatun bence gir masrafa bu kitabı oku derim. Cidden çok beğendim ve gerçekten değişikti.

    YanıtlaSil
  3. Söylemeden geçmeyelim, kitap cidden makul bir fiyata arkadaşlar :)

    YanıtlaSil

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın