18 Aralık 2021 Cumartesi

0 Melekber Deniz - Menümüzde Aşk Var



~~~*~~~
Bu dünyada değer biçilerek değil, değer gösterilerek büyütülen bir evlattan daha anlamlı hiçbir şey olmasa gerekti.
~~~*~~~

 

Aşk Benim Hamurumda Var kitabıyla başlayan Reyhan ve Eren'in hikayesi bu kitapla devam ediyor. O kitapla çiftin sevgili ve evlilik konusunda ilk adımları atması yolunda giden hikayelerini okumuştuk. Bu kitapla da onların evlilik hazırlıkları ve evlilik sonrası hikayelerini okuyoruz. 

Öncelikle yazarın akıcı, yormayan, sıkmayan bir kalemi olduğunu söylemeliyim. Diğer kitabını okumadım ve nasıldır bilmiyorum ama bu ikisi için bunu söyleyebilirim. İlk kitapta değil ama bu kitapta tam da işlerimin aşırı yoğun olduğu döneme denk gelmesi ve doğum günü haftam olması bütün bu yorgunluğun ve yoğunluğun arasında yormadan okunması tam da ihtiyacım olan şeydi açıkçası bu yüzden de çok iyi gitti. 

Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Eren ve ailesi tam dört kere Reyhan'ı istemenin sonucunda Reyhan'ın babasının da onayıyla kızı almış ve İstanbul'a dönmüşlerdir. Şimdi nişan ve düğün hazırlıkları başlamıştır. Tüm bunların arasında Reyhan hem mimarlık işini hem de hayali olan aşçılığı öğrenmek için gittiği kurslarla zamanı geçerken bir yandan da nişan ve düğünle uğraşmak zorundadır. Bütün bu koşuşturmalarının arasında da Eren'e de aman ayırması gerekmektedir. Bunların yanı sıra evlendiklerinde de hayatlarını nasıl olduğunu ve yaşadıkları sorunlarla, ilişkilerini nasıl canlı tutabildiklerini okuyoruz. 

Şunu söylemeliyim ki yazar ilk kitap ile sonrasını okurun hayal gücüne bırakmayarak devamını yazmış ve size mutlu evlilik hayatıyla karakterlerimi sunuyorum demiş. Kitaplarda mutlu sonların sonunda neler olduğunu hayal ederiz ya belki de kendi kurgularımızda yaşatırız onu, Reyhan ve Eren'in hikayesi bu kitap ile bize zaten onların hayatının nasıl olduğunu gösteriyor. Sonrasında da zaten evli mutlu çocuklu modunda mutlu olsunlar bir zahmet :D 


~~~*~~~
"Seyhan çoğu zaman seni acayip kıskanıyorum biliyor musun?"

"Herhalde kızım, şaşırdım desem yalan olur. Ama bunu şuanda sana itiraf ettiren tam olarak hangi mükemmel özelliğim, merak etmedim değil."

"Merakını çarçabuk gidereyim canım abicim. Aklın hiç karmaşık değil ve az kullanılmış. Benimki öyle mi? İçinde devinim halinde binlerce düşünce aynı anda miadı dolmuş buzdolabı motoru gibi gürültüyle durmadan çalışıyor. Şimdiden ikinci el oldu. Seninki doktordan temiz araba gibi. Çok şanslısın."
~~~*~~~

Reyhan'ın ağabeyleriyle olan ilişkisini ilk kitapta zaten çok sevmiştim ki bunda da o ilişkiyi tekrar okumak çok güzeldi. Açıkçası kardeş ilişkileri çok eğlenceli ve birbirlerine değer verdikleri çok belli oluyordu okurken. En sevdiğim şeydir kitaplarda böyle detaylar okumak çünkü kendi kardeşimle de aramdaki ilişki böyledir.

Aile ilişkileri çok güzeldi ayrıca diğer Türk yazarların kitaplarına kıyasla bunda örf adetlerin yapılması ve bu konudaki anlatımlar çok güzel, değişik detaylardı. Normalde okumadığımız için bunları okumak hoş bir değişiklik oldu. 

Okurken çoğu zaman Reyhan bir sus ya, çenen kopsun kızım senin tarzında iç sesimin serzenişleri olduğunu itiraf etmeliyim. Hatta bir ara Allah Eren'e peygamber sabrı vermiş falan da dedim. Öyle bir çene var kızda :D 

Kitapta sevmediğim detay, Eren'in birçok konuda aman Reyhan üzülmesin diye yaptığı fedakarlıklardı. Resmen sırf Reyhan mutlu olsun diye elinden geleni yaptı ve bu yüzden Eren'e acıdım hatta fazla ezildi adam yazık ya dedim de. Bence Eren, her ne kadar sevse de Reyhan'la evlenerek başını yaptı ben diyeyim. :D 

Her neyse fazla uzatmayacağım, romantik komedi tadında bir kitaptı. Okumak zevkliydi. Ama yine de dürüst olmak gerekirse, ben normalde bu tür kurgularda kitapların devamının olmasını pek istemem. Şöyle ki zaten ilk kitapta mutlu sona ulaşılmış, her ne kadar babası erkek tarafını süründürse de kızının mutluluğu için evet diyecek modda olduğundan dolayı Reyhan ve Eren zaten mutlu sonlarını yazmışlardı bu yüzden bu seviyeden sonra devam eden kitaplar bana hiçbir zaman ilk kitaptaki hazzı ve zevki vermiyor. O yüzden her ne kadar okurken sıkılmasam da yorulmasam da eğlensem de hep olmasa da olurdu hissinden pek kurtulamam. Bunda da bunu hissettim ne yazık ki.

Düşüncelerimi hiçbir zaman kendime saklayamadım ve burada da yazmazsam sizlere yanlış fikir vermiş olmaktan korktuğumdan dolayı söylemek istedim. Ha sevmedim mi? Sevdim. Okumak keyifli miydi? Evet. Ama dediğim gibi olmasaydı da olurdu veya keşke devamı olsaydı demezdim açıkçası. 

Üzgünüm böyle düşündüğüm için ama hislerim bu şekilde. Kitaba da puanım 5 üzerinden 3. 

Kitap Aşk Benim Hamurumda Var  kitabının devamı olduğu için size tavsiyem önce onu okuyun sonrasında bunu okuyun. Bu arada ilk kitabın kapak tasarımını da sevmiştim bunun da onunla uyumlu olmasını çok sevdim. 


~~~*~~~
"Reyhan... Sen yürüyen özgüvenin sözlük anlamıyken, benim için aynı zamanda güven kelimesinin eş anlamlısısın. Kalbimizi birine emanet etmek zorunda kalacağımız bir an gelse, saniye düşünmeden çıkarır avuçlarına bırakırım."
~~~*~~~



Eren ve Reyhan'ın Hikayesi



~~~*~~~
"Ben bu dünyaya hayal kurmaya gelmişim." Bir de çok konuşmak için. "Sanki sen de hayallerimi gerçekleştirmek için doğmuşsun... Çünkü o hayalleri gerçek kılan hep sen oluyorsun."

"Hayallerini seviyorum. Erva'nın büyüdüğünü kabullendiğim an kurduğu bir cümle vardı: 'Onun hayalleri daha güzelse demek ki gönüllü sürükleniyorum' demişti. Sen sadece kendine Müslüman değildin. Benim hayallerimin de mimarısın."

"Charles Bukowski demiş ki: Sevmek belki iyi bir şeydir ama sevildiğini bilmek çok şeydir. Bana sevildiğimi hissettirdiğin tüm anlar için sana minnettarım Eren."
~~~*~~~


Kitabın adı     : Menümüzde Aşk Var
Yazarı              : Melekber Deniz
Yayınevi           : Pika Yayınları
Sayfa sayısı      : 326

Kitabın tanıtım yazısı: 

Aşk Benim Hamurumda Var ile başlayan macera Menümüzde Aşk Var ile devam ediyor. Kendinden emin ve istikrarlı, bir o kadar da konuşkan ve girişken Reyhan, bir mimar olarak aşçılık hayallerinin peşinden geldiği İstanbul’da hiç hesapta yokken hayatının aşkı Ali Eren’le de tanıştı. Ve şimdi Gaziantep’ten İstanbul’a uzanan hikâye, kocaman bir aile eşliğinde devam ediyor. Hem en iyi arkadaşı hem de sadık aşkı Ali Eren ile daha fazlası olmanın eşiğindeki Reyhan için her şey yeni başlıyor. Çünkü Reyhan’ın hayal menüsünde henüz tamamlanmamış maddeler var. Ve en az onlar kadar zamansız çıkagelen sürprizler... İyi kalabilenlerin dünyasında hayallerin gerçekleşme yolu mutlaka vardır. Sonuçta bu restoranda menüyü her daim, usta bir aşçı olma yolundaki Reyhan Sever hazırlar. 






Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın