29 Nisan 2020 Çarşamba

8 Karen Marie Moning - Sisli Dağların Ötesinde (Highlander #1)



~~~*~~~
"Benim için biraz olsun ümit varsa Adrienne, bana seslen! Adımı bile söyleyemezsen sevgini kazanmak gibi şansım olamaz!"
~~~*~~~

Karşınıza bu sefer yine bir İskoç kitabıyla çıktım. Ama bu seferki çok sevilen bir yazar olan Karen Marie Moning'in kitabı :) 

Bu kitap serisi bana inanılmaz derecede tavsiye edildi, elimde olmasına rağmen okumayı hep erteliyordum ama aşırı ısrar edilince - itiraf ediyorum mahalle baskısı gördüm - okuyayım dedim. İyi ki okumuşum, şimdiye kadar neden okumamışım bilemiyorum. 

Kitabın, aslında türü hem historical romans hem time travel hem de fantastik dokunuşlarının harmanlanmasıydı. Yani kitapta yok yok :D 

Öncelikle, yazarın kurgu yeteneğini sevdiğimi söylemeliyim. Akıcı, merak uyandırıcı, aşk dolu ve ihtiraslıydı :) Sıkmadı, burası olmasaydı olurdu demedim, sonu nasıl olacak acaba diyerek de okudum. Çünkü time travel kurgusunda hep bir ayrılık teması olur ama buradaki buluşma da çoook güzeldi. 

~~~*~~~
Adrienne, Hawk'ın bir gün sahip olabileceği hayalini kurduğunu, sonraysa sadece aptal bir delikanlının hayali diyerek vazgeçtiği her şeydi. 
~~~*~~~

Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; klanının iyiliği, refahı için on beş yıldır Kral James'in her istediğini yapan Hawk, artık görevinin süresinin bitmesine üç gün kala Kral'ın son hamlesiyle ömrü boyunca hayalini kurduğu hayata veda etmesine ramak kalmıştır. Kral James'in Hawk'tan intikam almak için verdiği bütün görevlerin sonunda, son vuruşu yapıp Deli Janet ile evlenmesini ister. Hawk'ın mutlu evlilik hayatı, çocuk sahibi olma hayalleri bu şekilde baltalandığında asıl aşkın kapısının açıldığını tahmin edemeden kendini istemediği bir evliliğe hazırlarken doğa üstü güçlerin hayatına dokunuş yapacağını tahmin etmiyordu. Hawk'ın efsanevi yetenekleri Periler dünyasına ulaşmış ve Peri Kraliçesi hem kralını hem de soytarısını kıskandırmak için Hawk'ın yeteneklerinden ihtirasla bahsetmesi sonucunda Kral ve Soytarı Adam bir oyuna başvurur ve kalbi yakışıklı erkeklerden yanmış olan bir kadını Hawk'ın karşısına çıkaracaklardır ve Hawk'a bolca hayır demesini sağlayacaklardır. Bu sefer kalbi kırılan Hawk olacaktır. Soytarı tam istediği gibi bir kadın bulur. Adrienne… yirminci yüzyılda kendi yaşamından kalbi kırılmış, fazlasıyla yaralanmış ve genel olarak erkeklere özellikle yakışıklı olanlara güvenini kaybetmiş olan Adrienne, kendini bir anda 1500'lerin İskoçya'sında bulur. Hem de düğün arifesinde ölen bir kadının yerini alacaktır. Deli Janet'in… 

Hawk, Adrienne ile evlenirken hayatının aşkını bulduğunu fark etmesine rağmen bolca aldığı hayırların sonunda aşkını elde edecek mi? Adrienne, gelecekten geldiğini kanıtlayabilecek mi? Soytarı, Hawk'tan intikamını alabilecek mi? Bütün bunların yanında aşk kazanabilecek mi bunları okuyoruz. 


~~~*~~~
"Ahi kalbim, bir bedeli var-"
"Senin bir kalbin yok," dedi Adrienne göğsüne bakarak.
"Doğru," diye onayladı Hawk. "Onu çaldın. Dün gece sen onu parça parça ederken önünde acı içinde diliyordum."
~~~*~~~


Kitabın en güzel taraflarından biri,  Hawk'ın duygularını saklamaması, anlaması, devamlı bıkmadan usanmadan kadının peşine gitmesi çok güzeldi. Bütün bunların yanında da Adrienne'in güçlü duruşu, korkmadan verdiği cevapları çok güzeldi. Böyle kitaplarda güçlü kadın karakterleri okumayı severim. 

Kitapta Hawk'ın Adrienne'in sadakatini kazanmak için yaptıkları, Soytarı'nın atılımları, her iki adamında Adrienne için çırpınması çok eğlenceliydi. Tabi Soytarı bir peri olduğundan - bu arada kendini Adam diye tanıtıyordu - özel yeteneklerini kullanması adil savaşmadığını söylemeliyim ama tabi aşık bir kadının yüreği, sevdiği adamı tanır ;) 

Hawk'ın savaşçı, ihtiraslı adam görünüşünün ardındaki o anlayışlı, sevecen, flörtöz halleri, hayalleri için bebek odasında yaptıkları falan çok tatlıydı. 

Zaman yolculuğu detaylarını sevdim, hatta kitabın sonundaki o ayrılığı, sonrasında Hawk'ın sevdiği kadını geri getirebilmek için çırpınması falan çok güzel kurgulanmıştı. Hatta Soytarı Adam ile Hawk'ın son sahnelerinde Peri Kraliçesi'nin de devreye karışması çok eğlenceliydi. 

Yazarı ayrıca tebrik ediyorum, normal bambaşka türleri oluşturan kategorileri tek bir kurguda böylesine güzel bir araya getirmesi çok iyiydi. Ben bu konuda tam olarak tatmin oldum diyebilirim. Bu kurguya bu olmasaydı, öyle yazılmasaydı burada şu eksikti falan diyebileceğim hiçbir şey yoktu. 

Ben çok sevdim, serinin diğer kitaplarına başlayacağım. Zaten yayınlanan üç kitabı var serinin üçünü de peş peşe okuyacağım :) Umarım Epsilon diğer kitapları da çevirir de yazarın kitaplarını doyasıya okuruz. En azından seriyi bitiririz.


~~~*~~~
Onların aşkı gibi bir aşk söz konusu olduğunda, ne kendi geçmişi ne de Hawk'ın geçmişinin bir önemi yoktu.
~~~*~~~



Highlander Serisi


~~~*~~~
"Geleceğin uzak kıyısından gelmiş bir kadınken, bir adamın kucağına düştün, benimle daha yüzümü bile görmeden evlendirildin ve bana gelmeden önce de bir sürü cehennem azabı atlattın. Ben de sana bir cehennem dolusu acı daha yaşattım. Sırf kendi... Of, karım, ne yaptım ben? Tanrım, sana ne yaptım ben?"
"Beni sevdin."
~~~*~~~


Kitabın adı      : Sisli Dağların Ötesinde
Orijinal adı     : Beyond the Highland Mist
Yazarı              : Karen Marie Moning
Çevirmen        : Özge Burçak Aydınalp
Seri bilgisi       : Highlander  #1
Yayınevi           : Epsilon
Sayfa sayısı      : 400

Kitabın tanıtım yazısı: 

Ona sahip olmak için her şeyini, hatta ruhunu vermeye hazırdı…

Baştan çıkarıcı bir İskoç lordu…

O, savaş meydanındaki ve yatak odasındaki meziyetlerinden dolayı bütün krallıkta Hawk olarak bilinirdi. Hiçbir kadın onun dokunuşuna karşı koyamazdı ama içlerinden biri bile onun kalbine ulaşamamıştı – ta ki intikam peşindeki bir peri tarafından günümüz Seattle’ından Ortaçağ’ın İskoçya’sına getirilen Adrienne de Simone’a kadar. Ait olmadığı bir yüzyıla hapsolan, fazlasıyla cesur, çok konuşan bu kadın bir 16. yüzyıl çapkını için gerçek bir sınavdı. Hawk ile evliliğe zorlanan Adrienne, onu kendisinden uzak tutacağına yemin etmişti ancak yakışıklı lordun tatlı baştan çıkarışı yeminini bozmasına sebep olacaktı.

Zamanda tutsak olmuş bir yabancı…

Adrienne’in kusursuz dudaklarında zampara lord için kusursuz bir ‘hayır’ cevabı vardı ama Hawk, ona adını tutkuyla söyleteceğine ve onu arzuyla yalvartacağına dair ant içmişti. Ne farklı zamanlardan gelmeleri ne de aralarındaki mesafe onun aşkını kazanmasına mani olacaktı. Adrienne tutkulu kalbinin telkinlerine uymak konusunda tereddüt etse de tüm çekinceleri Hawk’ın kararlılığı karşısında eriyip gidecekti…





8 yorum :

  1. Yazarın diğer serisini sıkça görüyorum ama bu seriyi sayende öğrendim abla. Sen tavsiye ediyorsan şans veririm kesinlikle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok güzel bir seri kuzum, hem fantastik hem hsitorical tavsiye ederim :) bir çırpıda bitiyor :D

      Sil
  2. Öncelikle şahane yorumun için teşekkür ederim. Gerçekten kitabı hemen şuan okumak istiyorum. Aklıma Tanrıça serisinden, Efsane tanrıçası kitabı geldi ki ben tüm seriyi çok severek okumuştum. En son yorumlarından etkilenerek Nora Roberts Ölüm serisine dalmıştım hala çıkamadım okuyorum edindikçe ki ilk yorumunu okuduğumda yeni baskılar yoktu, sahaflardan edinmeye çalışmıştım, ne uğraşmıştım ama değdi, Roarke diyorum :) Demem o ki birde bu serinin batağına düşecek gibiyim :) çok merak ettim çook.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahh Roarke ahh, insanda öyle bir etki bırakıyor, bak bahsedince bu ay okumadım bari bir iki kitabını okuyarak özlem gidereyim ben de :D Tanrıça serisi P.C.Cast'in olan mı? Oysa okumadım ben ne yazık ki ama tavsiye edersen deneyebilirim?

      Sil
    2. Evet mutlaka okumanı tavsiye ederim :) Bende Sisli Dağların ötesinde'yi okudum çok beğendim. Devamını da edinince okuyacağım, pek kolay değil bulmak:)

      Sil
    3. Ne yazık ki kolay değil ben çok tesadüfi olarak bulmuştum. Tamamdır bu seriye mutlaka el atacağım, hatta alacaklar listesine yazıyorum da :D

      Sil
  3. Ahh bu kitabı nasıl istediğimi anlatamam! Artık basmıyorlar ve bu konuda çok üzgünüm... Devamını da çıkarmıyorlar zaten. Epsilon Moning serilerini harap etmeye çok kararlı sanırım, bari birileri yayın haklarını alıp baştan sona güzelce bassa şu seriyi. Malum dolar aldı başını gidiyor, illa yurt dışından aldırtmasınlar bize :D

    Not: Bu arada, ZAMAN YOLCULUĞU mu?! Bundan hiç haberim yoktu, şu an iki kat daha fazla istiyorum bu seriyle tanışmayı...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık ki artık telifi Epsilonda değilmiş keşke alsalar, belki bir umut alırlar devam ederler.
      Ve evet zaman yolculuğu var, periler var neler var daha. Am bu seriyi okuyabilirsin her kitap başka karakter olduğu için devam etmese de okunabilinir.

      Sil

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın