Kitabın yorumu için tıklayınız!
Ayağımla ayağına hafifçe vurdum. "Hadi söyle."
"Bir şey söylemek üzere olduğumu nereden anladın?"
"Anlıyorum işte."
Phillip elini saçlarında gezdirdi. "Amerika'da tanışsaydık benden hoşlanmazdın, bunu düşünüyordum işte."
"Nereden biliyorsun? Ben buna inanmakta güçlü çekiyorum."
"Hakikat bu," dedi Phillip.
"Eh, bizim orada tanışsaydık sen bana dönüp bakmazdın bile, o yüzden sanırım eşitiz."
"Phillip kaşlarını çattı. "O ne demek."
İçeceğimden uzun bir yudum aldım. Alev almış kahve tadındaydı. "Önemli değil," dedim. "Sanırım iyi ki Barbados'ta tanıştık demek oluyor. Tatil hallerimizle."
Dudaklarımı nazikçe öptü, yavaşça çeneme doğru indi. "Bunu beklemiyordum Eden. Seni beklemiyordum."
Sırtımdan yine bir ürperti geçti ve kesinlikle üşüdüğüm için değildi. Sırılsıklam giysilerimizle, vücutlarımız birbirinin izini çıkararak dururken hiç bu kadar ısınmamıştım.
"Ben de," dedim. "Tam bir sürpriz oldun."
Phillip alnını alnıma dayadı. İkimiz de nefes nefeseydik. imse bizi izlemiyordu, rol yaptığımız kimse yoktu.
"Biz ne yapıyoruz?" diye fısıldadım.
"Hiçbir fikrim yok," dedi Phillip. "Bütün bu tatil boyunca ne yapıyordum, bilmiyorum."
"Tatil halimiz," diye mırıldandım.
Phillip parmaklarını ıslak saçlarımda gezdirdi, sonra boynumda durdu. "Belki de," dedi sessizce. "Ya da sen belki de sadece benim ve sadece sensin."
*****
Bir adım atarak ona yaklaştım. "Burada olduğuna gerçekten inanamıyorum. Haftalar boyunca hiç umurunda değil zannettim. Bana hoşça kal demek senin için kolay sandım."
"Değildi işte," dedi Phillip ve parmaklarıyla yanağımı okşadı. "O sırada kolay değildi, ardından gelen günlerde de kolay değildi. Seni bulmak zorunda olduğumu biliyordum."
"Buldun da."
"Buldum da," dedi Phillip ve parmaklarıyla yanağımı okşadı. Hassas bir dokunuştu, sanki henüz bana dokunmaya izni yoktu. "Beni tutan sadece bir şey vardı."
Elini sıcaklığına kendimi bıraktım. "Öyle mi?"
"Sen, senin deyiminle benim tatil halimle tanıştın. Normal halimi de sevecek misin, bundan emin değildim."
"Öğrenmenin tek yolu var."
"Ben çok çalışıyorum Eden. Çalışmayı seviyorum."
"Biliyorum."
"Daha önce hiç kimseye karşı böyle hissettim mi, bilmiyorum."
"Ben de," diye fısıldadım. "Ben de hep seni düşündüm. Hakkımda o sözleri söylediğini sanıp senden nefret etmeme rağmen."
"Seni şüpheye düşürdüğüm için özür dilerim," diye mırıldandı Phillip. Başımı hafifçe arkaya yatırdı, bakışlarındaki yoğunluk nefesimi kesti. "Sen hayatımda rastladığım en harika şeysin. Hayatımda buna bol bol ihtiyacım var."
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın