23 Şubat 2015 Pazartesi

3 Jennifer Royce - Gözlerinin Esareti (Yorum + Özel Sahne ) // HİSTORİCAL HUNTERS BLOG TURU \\




Historical Hunters J.Royce imzası taşıyan Gözlerinin Esareti kitabının turunda... :)) 

İlle Kitap olarak ben yorum ve özel sahne paylaşacağım ve Historical Hunters'ın de diğer paylaşımlarının linkleri aşağıda yer alıyor :) Özel sahne ve yorum için de daha da aşağıya inin. 


~~~*~~~~ Kitap + Yazar Tanıtım ve Ön Okuma => Kördüğüm Hayaller

~~~*~~~~ Tanıtım ve Alıntılar + Çekiliş => Kitaplarım ve Ben 


~~~*~~~~ Alıntılar => Kitap Soluğu 


~~~*~~~
"Sizin ruhunuzu şeytana satmış olmanız, karşılaştığınız herkesin ruhunun satılık olduğunu göstermez."
"Benim şeytanlarım, ruhumla tatmin olmayacak kadar açgözlü. Belki de o yüzden senin ruhunu ve bedenini bu kadar istiyorum."
~~~*~~~



ÖZEL SAHNE







YORUM



~~~*~~~
"İstediği neydi, Tanrı aşkına? 
Ömrü savaş alanlarında geçiyordu. Böylesi büyüleyici bir çiçek,
bir süre sonra onun ellerinde solup giderdi. 
Yine de içindeki ses,  onu hala istediğini söylerken
bırakamazdı."
~~~*~~~

Nedense inatla wattpad'den hikayelerini okumamak için direndiğim, kitabı çıksın okuyacağım dediğim yazar Jennifer Royce'un sonunda kitabı çıktı! Ama...ama... ama... nasıl çıktı!

Bu kadarını beklemiyordum cidden! Diline, kalemine, üslubuna oldukça yabancı olan ben kitabı okurken sanki yaşıyormuş gibi hissettim. Kadın... nasıl bir şeysin sen yav! Nasıl bir şey yazdın öyle? :)

Özellikle belirtmek istiyorum ki, kitabın üzerine Jennifer Royce yazmasalar cidden okurken J. Garwood, M.McCarty veya P.Clare yazmış derdim. J.Royce, bu üç yazarın Türkiye şubesi gibi... Yalnız şunu söyleyeyim o yazarlardan esintiler yok kaleminde öyle algılamayın sadece onlar kadar iyi bir kalem demek istiyorum :D Bir Türk yazar, bu türü bu kadar mükemmel yazardı!
Evet, bu kadar iddialı diyorum! Okuyun ne demek istediğimi anlarsınız ;)

Kısaca kitabın konusuna değinmek gerekirsek, babasının saygısını kazanmak için babasının düşmanı olan yenilmez, acımasız savaşçı Kayran'ı öldürmeye giden Keira, Kayran tarafından yakalanır ve esir tutulur. Vahşi, asi, ele avuca sığmayan Keira, Kayran'a her daim karşı çıkma çabasında olsa da Kayran onu kadını yapmaya kararlıdır. (çaktırmayın yapıyor da zaten). Farkında olmadan birbirlerinin kalbine sızıyorlar ve bir aşk alevleniyor!

Böyle tanıştılar ve olaylar patlak verdi,daha fazla konuya girersem
ne yazık ki kitap içeriğine girmiş olacağım o yüzden kısaca söyleyip geçiyorum :) Hehe ağzınıza bir parmak bal çalıp kaçtım biliyorum ama devamı gelmeyecek :D :kötükadıngülüşü: hehehe =)

Ahh, tabi kitap sadece Kayran ve Keira'nın hikayesini anlatmıyor. Kayran'ın en yakın dostu Kral Rodolfo'nun da hayatına değiniyor. Rodolfo av sırasında bir kızla tanışıyor, Almira... istemsizce aralarında oluşan çekim daha onlar farkına varmadan alevleniyor ve ateş bacayı sarıyor... tabi aralarındaki aşağılama şeklinde gelişen olay silsilesinden dolayı kırgın olan kalpler her ne kadar aşklarını itiraf etmelerine müsaade etmese de sonunda aşk kazanıyor! :)

Bir çoğunuz kitabı okurken Kayran diye ölüp biteceksiniz, belki bitiyorsunuzdur bilemiyorum ama ben Rodolfo'yla tanıştığımdan beri Rodolfo diyorum. Adamda beni çeken ne bilmiyorum ama ne istediğini bilip de onun için her şeyi yapması -ki bu şu demek oluyor adam Kral olduğu halde saraydan hiçbir asker almadan Almira'nın peşinden Fransa'ya gitmesi- işte benim gönlümü feth etti.

Onların aşkını, Almira ve Rodolfo, okumayı daha çok isterdim. Keşke kitap daha uzun olaydı da onları daha uzun uzadıya okusaydım, dedim.


~~~*~~~
"Demek, küçük esir hayatı bana zindan edeceksin?"
"Hımm,evet, eminden geldiğince."
"Bunu sana ödeteceğimi biliyorsun, değil mi?"
"Tabii ki biliyorum. Fakat önemli olan, benim de karşılık vermeden durmayacağımı 
sen biliyor musun?"
~~~*~~~


Allah'ım şuan kitaba dair o kadar çok şey anlatmak istiyorum ki ama ne yazık ki anlatamıyorum çünkü gerçekten böyle bir kitabı okuyup tatmanız gerektiğini düşünürken kitap içeriğine girerek sizin hevesinizi kaçırmak istemem. Tabi ki kendimi tutamayıp bir iki şeyi söylemek istiyorum ondan önce uyarıyorum, bakın uyarmadı demeyin! :) italik yazan yer kitap içeriğidir :)

Sadece iki sahneyi söyleyeceğim... Biri Kayran diğeri Rodolfo tarafından... Kayran, Keira'yı kırbaçladığın an... içim gitti ya nasıl kıydın dedim, nasıl vurabildin... gerçi pişmanlığını yaşadı ve ömrü boyunca o izlere dokunuşuyla da yaşayacak... o da senin cezan olsun! Rodolfo... sen... kalbimin kingi... zindanda Almira'ya yaptığının da sonrasındaki sözlerinin de affedilir yanı yok! Ben olsam affetmezdim diyeceğim ama en azından biraz burnundan geldi de mutlu olabildin bu da yeter :) Mutlu sonu severim... her ikisi içinde mutlu son olması çok iyi oldu :)

Yorumumu uzatırsam çok daha fazla detaya girmeden bitiremeyeceğim o yüzden kısa kesiyorum ve historical romance türünü seviyorsanız mutlaka okumalısınız diyorum!
Hele ki bir Julie Garwood, Monica McCarty ya da Pamela Clare hayranıysanız Jennifer Royce hayranı da olup çıkacaksınız cidden kadın çok iddialı ve kusursuz!

Şahsen 5 üzerinden 5 veririm ben bu kitaba! O kadar yani ;)


Kitabın tanıtım yazısı: 

Sevgiye aç bir kadınla… 

Küçüklüğünden beri aradığı sevgiyi bulamayan Keira Destina'nın tek bir dileği vardı; kendisini gerçekten sevecek bir kalp. Babası tarafından sürekli hor görülüp, sevgisiz ve korumasız bir hayat süren Keira, şeytanla yaptığı anlaşma sonucu Karanlıklar Lordu'nu öldürmeye kalkıştığında, hayatının altüst olacağından habersizdi. Herkesin, önünde korkuyla titrediği Karanlıklar Lordu tarafından esir alınan genç kız için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.

Kalbi buz tutmuş bir adam… 

Karanlıklar Lordu Kayran için, bu namı almak hiç de kolay olmamıştı. Katıldığı tüm savaşlardan galibiyetle ayrılmış, düşmanlarının korkulu rüyası haline gelmişti. Karanlık ruhunun bir tek savaş meydanlarında ışığa kavuştuğuna inanan bu adam, bir gece çadırına gizlice sızan, asil ama hırçın bir güzelin ölümcül saldırısından kendisini korumak isterken, onu bekleyen sürprizin farkında değildi. Gözlerine ilk baktığı an, bu kızın tanıdığı tüm kadınlardan farklı olduğunu anlamıştı. Genç kızın öfkesinin ve cazibesinin ateşi Kayran'ın buz tutmuş, karanlıklar içindeki kalbini sarmıştı. Genç adam için artık tek bir gerçek vardı; bu asi güzel ona ait olmalıydı!

Tutkuyu keşfettiklerinde, dönüşü olmayan bir yola girmek zorunda kalırlar...


3 yorum :

  1. waaaaauuuuv çok iyiydi be yaaa emeğine sağlık kuzum :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen yaz ben sana hep vuhuuuluk yorumlar yazarım :D

      Sil
  2. Kitap listeme eklendi! :3 Ellerine sağlık!!

    YanıtlaSil

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın