"Bazen zekamla alay ettiğini zannediyorum," dediğimde güldü İhtiyar, elindekiyle uğraşmayı bıraktı.
"Alay edilecek bir zekan var. İnsan normal olmayan şeylerle dalga geçer ve senin zekan normal olamayacak kadar korkutucu." Üstün dememişti, korkutucu demişti.
Korkunçtu zihnim. Çoğu zaman öldürme arzusu olan vahşi bir hayvan gibiydi. Sanki normal bir insan olmak için değil, bunun için doğmuştum. Av bulmayı, onu yakalamayı ve yok etmeyi seviyordum.
*****
"V asla durmuyor. Tamam, adam katil falan ama öldürdüğü herkes azılı şerefsiz," dedi Deniz öfkeli bir tonda. "Sempatizanları artmasın diye medyaya düşürmemeye çalışıyor teşkilat, yine de hayranı çok. Medya işin içinde olsaydı para ödülü bile gelirdi şimdi."
"Öldürdükleri şerefsizse bırakın öldürmeye devam etsin," dedi Tarık gözlerimin içine bakarak.
"Bu ülkenin bir sistemi, polisi, askeri ve adaleti var. Bir serseri çıkıp kahramanlık yapamaz," dedi sert sözleriyle Deniz. V'den nefret ediyordu.
Öyle miydi sahi? Var mıydı adalet? Adalet olsaydı, V doğmazdı. V, Aşkın'ın haykırışlarından doğmuştu. V sadece Aşkın'ın değil, birçok kadının haykırışında doğmuştu. O haykırışlar bitmedikçe kinlenmişti, güçlenmişti ve daha da acıkmıştı şerefsizlerin kanına.
V çok güçlüydü.