~~~*~~~
Birine aşık olmak isterdim ben de. Sevmek... Eğlenmek... Flört etmek... Sevişmek... Özgürce, içimden geçen duygulara uyum sağlamak...
Bunların hepsini elimden almıştı.
~~~*~~~
Sanki asırlardır elimde olan ve okumayı hep ertelediğim bir kitaptı. Hatta kitap serisiydi çünkü yazarın diğer kitapları da elinde :)
Artık okudum ben de ki diğer iki kitabı da okuyacağım.
Öncelikle yazarın akıcı, sıkmayan, yormayan bir kalemi var. Bir de fazlasıyla cüretkar :) bir Türk yazardan +18 sahneler okumaya alışık değilim dolayısıyla bu tür sahneler bana oldukça büyük bir sürpriz oldu.
Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse, Cemre bir yıl içerisindr geçirdiği ameliyatlar sonrasında vücudunda taşıdığı izler yüzünden kendine güveni sarsılmış hayatına onu izleri ile kabul edecek bir erkeğin giremeyeceğine inanmış bir genç kadındır. Tamer ise, babasının bıraktığı işin başına geçmek için Türkiye'ye gelmiş yeni hayatını burada kurmaya çalışmaktayken ortağının kızı Cemre işe başlar. İşte tam o anda olaylar başlar. Ruhu yara izleri yüzünden yaralanmış kalbi bir kere kırılmış olan Cemre tekrar bir erkeği hayatına almak istemez. Kalbini korumaya çalışırken Tamer ile aralarındaki o kıvılcım çoktan harmanlanmaya başlamıştır.
~~~*~~~
Sıradan bir kıvılcım alevlere dönmeden, yüreğim aşka düşmeden önce bu yörüngeden çıkmam gerekiyordu.
~~~*~~~
Kitabın konusu klasik gibi gelse de diğerlerinden farkı gereksiz entrikalar, kıskançlık krizleri ve ayrılıkların olmamasıydı. Ki benden bu yüzden bir puan aldı.
Eski sevgili kıskançlıklarından ayrılık sebebi artık sıkmaya başlamıştı ama bunda onu görmemek beni memnun etti.
Cemre'nin Hakan, Mert, Emel ve Ada ile olan arkadaşlığı bana kendi üniversite arkadaş grubumu hatırlattı. Gerçek dostluk hiçbir şekilde bitmiyor, tecrübeme dayanarak söylüyorum.
Sıla ve Kadir vakasını başka bir yazar büyük bir entrikaya çevirirdi ama Zeynep Işıklar, farkını koymuş ve aşkı güvenle işleyerek öyle yapmamış. Sevdim bunu.
~~~*~~~
Ağzından yuvarlanıp biçimli dudaklarının arasından çıkan her sıcak hitap şekline tapıyordum. Kendimi çok fena kaptırmış gidiyor, önümü göremiyordum.
~~~*~~~
Aşağıdaki şarkı nedir diye sorarsanız Cemre ve Tamer'in dans ettikleri şarkı :) aşklarına ortak olursak onların duygularını doruklara çıkaran şarkıyı paylaşmak istedim :)
~~~*~~~
Ne o beni sevdiğini söylüyordu ne de ben. İkimiz de bunu biliyorduk bence ama söylememekte direniyorduk.
~~~*~~~
Cüretkar kısmına değinmek istiyorum. Bu kitap kesinlikle +18 uyarısı olması lazım. En az bir yabancı yazarın yazdığı kadar detaylandırılmış sevişme sahneleri var dolayısıyla eğer bu sahneleri okumaktan rahatsız oluyorsanız bu kitaba el atmayın sonra gereksiz yere gömüp durmayın kitabı. Uyarımı çok sert yaptım sanırım. Ama o kadar uyarılmaya rağmen okuyup kitabı yere gömenlere sinir oluyorum
Neyse konudan saptım :)
Araya sıkıştırmak istiyorum Tolga'yı çok sevdim. Tamer sizin olabilir ben Tolga'yı alayım :)
Kitap her şeyiyle mükemmel değildi bence eksik olan bir kısmı vardı. Arda mevzusu... açıkçası ben daha büyük bir olay patlatmasını tercih ederdim ya da daha büyük bir ekşın olmasını... yani mesela giriştiği kaçırma işlemini gerçekleştirebilir ama korumalar onları takip edebilirsi falan... ne bileyim daha bir aksiyon olurdu o kısım fazla yüzeysel geldi bana. Çok fazla oldu bittiye geldi ve o kadar mesaj ve koruma vukuatından sonra daha büyük bir olay olmalıydı dedim.
~~~*~~~
Uyuşturucu bağımlısı gibi tenim teninden ayrılmasın, ona dokunmadan bir saniye bile geçirmeyeyim istiyordum. Bu normal miydi? Sevdiği zaman böyle mi hissederdi insan?
~~~*~~~
Özellikle değinmek istediğim bir kısım var... Tamer'in Cemre'nin yara izleri hakkında verdiği tepki... adamım valla aşık olasım geldi... nasıl da güzel bir sahneydi o öyle :)
Kitap genelde Cemre tarafından anlatılıyordu ama arada birkaç bölüm Tamer tarafındandı ve bu kısımlar hoşuma gitti. Çünkü bazı detayları bu şekilde öğrendik.
Son bölüm favorimdi :) evli mutlu çocuklu sonları seviyorum arkadaş :)
Kitabı sevdim, okurken çok zevk aldım. Bir yazardan cüretkar sayfalar okumak şaşırtsa da bizim yazarlarımızında yabancı yazarlar gibi bu tür detayları yazabiliyor olmasına sevindim :)
Mevsim ve Bal Köpüğü kitapları da elimde var onları da kısa zamanda okuyacağım :) özellikle Mevsim'i merak ediyorum. Ne de olsa Tolga'nın kitabı :)
~~~*~~~
Ruhum, eşini bulduğunu belli edercesine ona doğru süzülüyor,
bir an önce o ruha temas etmek için sabırsızca titreşiyordu içimde.
~~~*~~~
Bu arada kitapları sırasıyla okumanızı tavsiye ediyorum. Ben o şekişde tavsiye aldım siz de öyle yapın.
Kitabın adı : Sen misin Eksik Parçam
Yazarı : Zeynep Işıklar
Yayınevi : Müptela
Sayfa sayısı : 456
Kitabın tanıtım yazısı:
Mevsim ve Bal Köpüğü'nün ardından; üçleme, Sen Misin Eksik Parçam? ile tamamlanıyor. Zeynep Işıklar üçüncü kitabıyla hikâyenin başlangıcını anlatıyor. Skolyoz hastası bir kadının bedenindeki yaraların ruhuna yansıyan kısımlarını iyileştirmesini, kendi bedenini sevmeyi öğrenişini anlatan bu kitabı da diğer iki kitap gibi severek okuyacaksınız.
Zaman...Kimine yara kimine çare olurken, Cemre'ye yalnızca hiçbir şeyin iyileştiremeyeceğine inandığı yaralar bırakmıştı. Tüm canlılığını yitirmiş, hayata dair tüm renklerden sıyrılmıştı. Tamer...Kapkara gözleriyle bir anda Cemre'nin hayatına giren adam... Sert ve soğuk duruşuna rağmen tüm yaralarına iyi gelecek bir ateş yakabilir miydi?
"Seneler boyunca gözlerimi kapadığımda, tek bir şey canlandı gözkapaklarımın ardında. Belki rüya belki anı... Onca sene, tek bir yüz hayat buldu zihnimin derinliklerinde."
İyi bir kitaba benziyor.Teşekkürler yazınız içiin :)
YanıtlaSilBravo. Çok güzel bir yorum olmuş.
YanıtlaSil