5 Şubat 2018 Pazartesi

0 Hazel Gaynor - Sisli Hatıralar Rıhtımı / Bir Titanik Hikayesi


~~~*~~~
"Benim gibilerine göre Titanic, muhteşem yatak odalarından ve diğer gemilere kıyasla daha hızlı gitmesini sağlayan kazan dairesinden ibaret değildir. Bana göre Titanic, gerçek umutlar, gerçek yaşamlar ve geleceğe dair umutlar demek. Ve bu, okyanusun derinlerinde yok olmasını izlediğim şey..."
~~~*~~~

Veee Arkadya Yayınları, bence çok fena vurgun yapıp efsanevi gemi Titanik'in hikayesine dokunuş yaptı. Ama filmindeki gibi muazzam bir aşka dokunup bırakan bir hikayeye değil... Titanik'e binip yeni bir hayata yelken açmayı hedefleyen, geride sevdiklerini, ailelerini bırakan insanların hayatlarına dokunuş yapıyor.

Evet, aşk var ama aynı zaman da insanlar arasındaki sınıf ayrımına da değiniyor, büyük umutların yerle bir olmasına da değiniyor... ama her şeyden önemlisi gerçek karakterlerin yaşadıkları bir felakette değiniyor.

Ben Hazel Gaynor'un kaleminden çıkma bir kitabı ilk kez okudum ve sebebi de itiraf etmem gerekirse Bir Titanik Hikayesi olmasıydı. Çünkü filmi bir klasikken kitabı da aynı derecede olmalıydı benim nazarımda ve cidden öyle de oldu.

~~~*~~~
"Ancak seçeneklerimizin ne olduğunu bildiğimizde bir seçim yapabiliriz. Eğer geri çekilir, arkamızı döner ve saklanırsak, seçeneklerimizin ne olduğunu asla bilemeyiz. En sonunda yaşlandığında merak eder ve pişmanlık hissedersin. 
Ümit dolu bir hayat yaşa. pPişmanlık dolu değil.
~~~*~~~

Başlarda durgun giden, yolculuğun, sınıf farklılıklarının falan anlatılması biraz sıkmıştı beni ve itiraf etmem gerekirse bir ara yarım bırakayım diye de düşündüm çünkü ben kitaplarda hareket severim ve bunda o hareketi bulamamıştım ama tabi ki yarım bırakmam söz konusu değildi çünkü Titanik'in batmasının nasıl anlatılacağını o dehşeti nasıl ifade edileceğini de merak ediyordum. İşte o kısımda beklentimi karşılayan ve beni fazlasıyla etkileyiğ gözlerimi yaşartan satırları okudum.

Filmde gördüğünüz bir aşk hikayesiydi... muazzam bir aşk hikayesiydi... peki ya diğer hayatlar? O gemide 2000'e yakın yolcu varken diğerlerinin umutları, hayalleri ve hayatları... işte bu kitap o kısma da değiniyor.

Ve asıl vurgun kitabın teşekkür kısmında yazılan cümleler... kitap gerçek karekterleri, hikayeleri konu alıyor. 

Kitabın Titanik'in batmaya başladığı daha doğrusu buzdağına çaprtığı satırlardan sonraki her sayfası ayrı bir etkileyici ve göz yaşartıcıydı.

~~~*~~~
Yaşam kırılgan bir şeydir, köşeyi döndüğümüzde neyle karşılayacağımızı asla bilemeyiz. 
~~~*~~~

Batmaz denilen gemi batıyor ve kaybolan giden hayatlar, umutlar, hayalleri okumak... tüyler ürpertici ve daha da önemlisi etkileyici... ellerimin titediğini inkar edemem o satırları okurken.

Ben gerçek hayattan alınma kurguları severim. O kurguların yaşanmışlığındaki etkileyici taraf benim başka insanların hayatlarına dokunuyormuşum hissi vermesi paha biçilemez bir duygu. Bu kitapta da onu hissettim.

Ve bir gün İrlanda'ya gitme şansım olursa kesinlikle Titanik faciasında hayatlarını kaybetmiş o 11 kişinin yaşadığı yerlere ayak basmak isterim. Düşünsenize yaşadığınız yerden 14 kişi gidiyor ve sadece 3'ü kurtuluyor...

Çok fazla uzatmayacağım ama ben kitabı cidden çok sevdim. Dediğim gibi bailarsa sıkılsam da sonralarda öyle bir hal aldı ki kitabı elimden bırakamadım ve sonunda inanılmaz etkileyici bir kitabı bitirmiş oldum. 

~~~*~~~
"'Buz dağının görünen kısmı' diye bir atasözü vardır. Bir şeylerin yalnızca başlangıcı anlamına gelir. Eğer otuz metre yüksekliğinde bir buz dağı görüyorsan, denizin altındaki bölümü iki yüz elli, üç yüz metredir." 
~~~*~~~

Benim nazarımda 5 üzerinden 5 lik bir kitaptı ve bence bir el atmalısınız.


Kitabın adı    : Sisli Hatıralar Rıhtımı
Orijinal adı   : The Girl Who Came Home
Yazarı           : Hazel Gaynor
Çevirmen      : Filiz Çakır
Yayınevi        : Arkadya
Sayfa sayısı    : 400

Kitabın tanıtım yazısı:

En büyük hikâyeleri zaman anlatır, kaybolan hayallerinizi ise kalbiniz…

İrlanda 1912… Küçük bir köyün on dört sakini, Amerika’da daha iyi bir hayat kurma umuduyla rüyalar gemisi Titanic ile denize açılır. Ancak bu yolculuk, on yedi yaşındaki Maggie Murphy için acıdan ibarettir. Geleceği, bilinmeyenlerin ülkesine bağlıyken kalbi İrlanda’da, ardında bıraktığı sevdiğindedir. Batmaz denilen gemi okyanusun serin sularına gömüldüğünde, Maggie çok az sayıda kurtulan yolculardan sadece biridir. Amerika’da bir hastanede tek başına gözlerini açtığında hatırladığı şey, gemi batarken ortalığı kaplayan o korkunç gıcırtı sesi ve buz gibi suda donarak hayatını kaybeden masum insanların çığlıklarıdır… Hayatta artık tek başına yaşam mücadelesi verecek olan Maggie, bir daha o korkunç olaydan bahsetmemeye kararlıdır.

Chicago 1982… Babasının acı kaybıyla yasa boğulan Grace Butler, artık hayatına yön vermek zorunda olduğunun farkındadır.  Çok sevdiği büyük büyükannesi Maggie, tüm hayatı boyunca kalbinde taşıdığı Titanic hakkındaki içini sızlatan acıyı onunla paylaştığında, Grace artık nasıl bir yol izlemesi gerektiğini biliyordur. Belki de artık hayaletlerden kaçmak yerine onlarla yüzleşmesi gerekiyordur… 

Menekşeler Fısıldarken’in yazarı Hazel Gaynor’ın kaleminden dökülen Sisli Hatıralar Rıhtımı, gerçek hikâyeleri kapsamasıyla birlikte Titanic felaketinin kurtulanları ve sonraki nesli nasıl etkilediğini muhteşem bir dille anlatıyor. Kitabı okurken okyanusun serinliğini yüreğinizin derinliklerinde hissedeceksiniz…   

“Tarihi olaylarla yoğrulmuş, zengin içerikli bir roman. Titanic felaketini derinlemesine işleyen bu kitabı elinizden düşüremeyeceksiniz.”
Booklist

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın