Karşınıza Yabancı Yayınları'nın yeni kitaplarından biri olan Sahte Balayı'nın yorumuyla geldim. Öncelikle eğlenceli bir kitap okuduğumu itiraf etmeliyim. Kapak tasarımı da tam kitabın konusuna uygun buldum da :)
Öncelikle yazarın kaleme aldığı kurgu, eğlenceli, romantik, kardeş ilişkilerine ve aile ilişkilerine fazlasıyla değinen, okurken zaman zaman eğlendiren zaman zaman da kaşlarınızı çattıran ve yürü be kızım tarzında tavırları takınmanıza neden olacak detaylarla süslü bir romanstı.
Özellikle tam romantik komedi tadında bir film izliyormuş gibi hissettirdi ve su gibi aktığı için de hemen okunup bitiyor. Yani bunaldığınızda hemen elinize alıp okusanız bir günde bitirebilirsiniz.
Kitabın konusundan kısaca bahsetmek gerekirse; Olivie'nin ikiz kız kardeşinin düğününde damat ve gelin dahil bütün herkesin zehirlenmesi ve sadece damadın kardeşi Ethan ve Olivie'nin zehirlenmemesi sonucunda gelinle damadın yerine Ethan ve Olivie ayarlanmış balayı tatiline giderler. Çünkü tatil ne ertelenebiliyor ne de mazeret kabul edebiliyordur. Tanıştıkları andan beri anlaşamayan Ethan ve Olivie, balayı tatilinin onlar için işkence gibi geçeceğini düşünse de işler planladıkları gibi gitmez. Çünkü otele kayıtları gelin ve damadın adıyla yapılmış ve gelen çiftin de yeni evli çift olması beklenirken kardeşlerinin kimliklerine bürünerek evli rolü yapmak zorunda kalırlar. Bir de orda Olivie'nin yeni patronu ve Ethan'ın eski sevgilisiyle de karşılaşınca işler iyice karmaşıklaşır ve bir çift olarak davranmak ve ona göre aktivitelere katılmak zorundalardır. Bu süre zarfında birbirlerinden hoşlandıklarını fark eden Ethan ve Olivie, beraber geçirdikleri zamanlarda bütün yaşadıkları nefret hikayeleri, yanlış anlaşılmalar ve duygular ortaya döküldüğünde zamanla filizlenmeye başlayan aşk da kendini gösterir. Ancak çok büyük bir sorunları vardır çünkü Ethan, kardeşi Dane'ın sırlarını biliyordur ve bu sırlar hem kendi ilişkisinde hem de Dane'in evliliğinde sorun açacak sırlardır. Olivie büyük bir sınav verecektir. Öğrendiği bu sırları kardeşine anlatıp Dane'in pisliklerini ortaya döktüğünde ona inanmayı reddeden kardeşi ve sevgilisiyle büyük bir savaşa girer. Bu savaş sonrasında kimin kazanacağı ve aşklarının ne olacağını okuyoruz.
Öncelikle Ethan'ın kitaplarda tanıdığımız o çapkın, girişken ve utanmaz karakterlerden olmaması çok hoşuma gitti. Bazen çekingen olması, bazen utangaç olması çok güzeldi. Hatta bazen bazı şeylerin gizli kalması konusundaki tutumu da çok tatlıydı. Bu yüzden Ethan gibi bir karakteri okumak çok güzel bir değişiklik oldu.
Olivie ise... bütün o şanssız olduğu inancına rağmen duruşunu bozmadan göze aldıkları çok cesurcaydı. Bütün gerçekleri ortaya döktüğünde geri adım atmadan durması çok iyiydi. Sonunda kazanan olsa da bir süreliğine herkesin cephe aldığı kişi olması takdirlikti. Yürü be kızım dedim. Bir de bu lafı Ami'ye söyledim. Dane'in oyununu ve bütün pisliklerini ortaya döküşü muhteşemdi. O cesur duruşu, içten içte parçalansa da karşısında yıkılmadan duruşu muhteşemdi. Aferin sana Ami!
Dane zaten pisliğin tekiydi konuşmaya değmez!
Olivie ve Ami'nin ailesi çok güzeldi. Her yerde bitmeleri, her şeye dahil olmaları falan çok güzeldi. Eğlenceliydi cidden.
Olivie ve Ethan arasındaki diyaloglar çok eğlenceliydi zaman zaman. Eğlendiğim muhabbetler vardı. Kahkaha attırmıyordu ama gülümsetiyordu.
Tabi ki kitabın sonunda aşk kazandı. Ethan'ın Olivie'ye evlenme teklif etme sahnesi de komediydi :D
Genel olarak kitabı sevdim. Eksikleri vardı bunu inkar edemem ama okurken eğlendim, sıkılmadım da bu da artıdır bence.
Romantik komedi, romans severlere tavsiye ederim deneyin :)
İki düşman kendilerini romantik bir balayında bulunca her şey olabilir – aşk bile…
Olive Torres ikizlerin şanssız olanıydı. Kardeşi Ami ise daima kazanırdı ve hatta hayallerinin erkeğiyle evleneceği düğününü, gelinliğini, balayını bile bedavaya getirmeyi başarmıştı. Evini ve işini kaybedip dibe vurmuş Olive ise tüm düğünü sağdıç (ve en büyük düşmanı) Ethan Thomas’la geçirmek zorundaydı.
Fakat düğündeki herkes –Olive ve Ethan hariç– korkunç bir gıda zehirlenmesi yüzünden hastanelik olunca Hawaii’de her şey dahil (bedava) balayı tatilini kaçırmamak için ateşkes imzaladılar. On gün boyunca birbirlerini olabildiği kadar az görmeye kararlılardı ama Olive her zamanki şanssızlığıyla müstakbel patronuyla karşılaşınca tüm planları altüst oldu.
Yeni evli numarası yapmak onları fazlasıyla yakınlaştıracak ve düşmanlıklarının ardındaki nedenler birer birer ortaya çıkacaktı.
“Kahkaha atmadan duramayacaksınız. Tam da Sally Thorne hayranlarına göre.” —Booklist
“Kaçırılmaması gereken sıcak bir yaz hikâyesi.” —Library Journal (starred review)
“Romantik komedilerin vazgeçilmez konuları –nefretten doğan aşk, evlilik numarası, hatta boy farkı– muhteşem bir şekilde harmanlanmış ve ortaya her kelimesine bayılacağınız bir roman çıkmış.” —Publishers Weekly (starred review)
“Bu düşman âşıklar bize hayattaki en güzel şeylerin her şey dahil ve iade edilemez oldukları kadar bedava da olduklarını kanıtlıyorlar.” —Kirkus (starred review)
“Sivri dilli ve komik diyaloglar sayesinde her sayfasında kahkahalara boğulacaksınız.” —Helen Hoang
“Yanaklarınız ağrıyana kadar gülmek istiyorsanız doğru kitabı seçtiniz.” —Jasmine Guillory
paylaşım için teşekkürler .....3
YanıtlaSil