2 Mart 2015 Pazartesi
2 İlknur Birdal - Satılık
İlknur Birdal yeni Türk yazarlarımızdan biri. Kendisinin ilk kitabı Satılık çıktı ve açıkçası kapak tasarımını çok beğendim. Her ne kadar kapaktaki kızın kitaptaki kadın karakterden daha büyük göründüğü bir gerçek olsa da tema olarak kitaba uygundu bence.
İlknur Hanım'ın akıcı bir dili vardı, kurgusu merak uyandırıcıydı ve aralara hafif hafif heyecan katarak kitabı oldukça hareketlendirmişti ve bu kısmı beğendim diğer türlü fazla yavan olur gibi geliyor.
Kitaba dair beğendiğim yerler de vardı beğenmediğim yerler de... Kendisi yeni yazarlarımızdan biri ve okurların her yorumuyla kendini geliştirip daha iyi işlere imza atacaktır diye düşünüyorum.
İlk önce kitabın kısaca konusuna değinmek istiyorum. Üvey babasının borcu yüzünden bir...ımmm.. nasıl derler...her neyse toparlayamadım :)) üvey babası borcu karşılığında satılan henüz 17 yaşındaki bir kız, Hüzün ve satıldığı bardaki ilk gecesinde Devran tarafından kiralanır ve geceyi onunla geçirmek zorunda kalır. Hüzün'ün ilk erkeği olduğunu öğrenen Devran kendini suçlu hissederek, genç kızı oradan çıkarmaya çalışır tabi bunu tek bir yolla yapar, Hüzün ile evlenerek! Devran, Hüzün'ü oradan kurtarır kurtarmasına ama ne Hüzün'ü çalıştıran bar sahibi Kazım onların peşini bırakır ne de Devran'a kin besleyen psikopat eski sevgili...
Kazım ve psikopat kadın kısımları kitaba hareket katan kısımlardı ve en sevdiğim kısımlardı. Kitaplarda hareket severim ben sırf aşk olsun istemem, azıcık adrenalin iyidir diyenlerdenim :)
Kitapta beğenmediğim kısımlardan bahsederek yorumuma devam etmek istiyorum. Hüzün'ün yaşı cidden çok küçük geldi bana, zaman zaman okurken rahatsız etti bu durum.Tamam biliyorum böyle gerçekler var ve eğer yaşı biraz daha büyük olsaydı kendisinden altı yaş büyük biriyle beraber olması rahatsız etmezdi belki ama... arkadaş 17 yaş yaa... bazı gerçekleri kitaplarda görmek bir yerde beni hep rahatsız eder,bu sadece bu kitaba özgü bir durum değil. Tabi bu tamamen benim 'zevkimle ve düşüncelerimle' alakalı bir durum olduğunu söyleyeyim, siz beğenmiş olabilirsiniz.
Kitabın başlarda ve bazı yerlerde fazla Türk Filmi havasına büründüğünü hissettim, hatta bazen fazla mı dram yüklendi ne dedim de.
Kitapta beğendiğim kısımlarsa dediğim gibi, heyecan verici detaylardı. Kazım ve Selin'in yaptıkları, heyecan katmıştı kitaba ve bu kısımlar hoşuma gitti. Hüzün ve Devran ikilisinin balayı kısımları çok sevimliydi. Sadece Devran ve Hüzün'e bağlı kalmayıp Aysel ve Umut'a ve Emir ve Asi çiftlerine de değinilmesi, onlarında hikayelerine dokunuşlar yapılması çok, çok güzeldi. Sonuçta hayat sadece Devran ve Hüzün arasında gitmiyor diğer karakterleri de göstererek onların da hayatlarındaki değişimlere değinildiği kısımları çok sevdim. Emir'in Asi'nin evine gidip de Selin ile olan konuşmalarını duyduğu kısıma bayıldım! :) Kitaplarda, özellikle yan karakterlerin hayatlarına dokunuşu çok severim,İlknur Hanım bunu yaparak bir okur olarak gönlümü kazandı :)
Kaza sahnesi süper bir kurguydu ama Devran'ın hastanede yattığı kısımlarda biraz ruhani gibi görünen sayfalar bence olmamıştı... Hani o kısımları çıkarsak kitaptan bence süper olurdu :) tabi bunlar benim nacizhane görüşlerim katılmayabilirsiniz.
Kitabın kurgusuna dair yapacağım başka yorum kalmadı, zaten demediğim bir şey de kalmadı sanırım. =)
Dediğim gibi bunlar benim düşüncelerim, yazarlarımızın daha çok yazmaları ve Türk yazarlarının da büyük başarılar elde etmelerini istiyorum ve okuduğum kitaplarda beğenmediğim kısımları söylemeliyim ki yazarlarımız başarıya daha emin adımlar atabilsinler. Bütün okurlar bunu yapmalı bence!
İlknur Hanım, yolunuz açık olsun, dilerim daha nice kitaplarınız olur, herkesin beğenerek okuyacağı daha bir sürü kitabınız olur. :))
Kitabın tanıtım yazısı:
Her aşk kendi sınavıyla cebelleşir.
Devran ve Hüzün...
Onların yolu bir bar kapısında kesişti. Kader hiç ummadıkları anda, hiç ummadıkları bir yerde onları bir araya getirdi. Hayatın karşısında yeteri kadar kırılan kalpleri yeni bir serzenişi daha kaldırabilecek miydi?
Hüzün'ün korumak istediği kalbi, Devran'ın hayatını karmaşalar içine sürükleyen sırları vardı. Pis bir barın üst katında sahip olduğu kızın hayatının bilmecesi olacağını hiç hesaplamamıştı.
Sırlar ortaya çıktıkça değişen hayatlara, her aşkın kendi içinde verdiği savaşlara şahit olacaksınız.
"Sana sahip olmak hayatımda yaptığım tek doğruydu. Söylemesi biraz tuhaf olsa da, hayatım boyunca satın aldığım en güzel hediyesin."
"Sen benim başıma gelen en güzel yanlıştın. Seni Seviyorum Devran... Mutluluk benim için senin dudaklarının arasında ve sen bu gece sadece beni sevdiğini fısılda..."
Etiketler:
Aşk Romanları
,
İlknur Birdal
,
Postiga
,
Satılık
,
Türk Yazarlar
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
Yorumun için çok ama çok teşekkür ederim. Heyecanla okudum yorumu. Eleştirilerini dikkate alacağım ve kalemime katacağım mutlaka. Okuyup yorumladığın için teşekkür ederim :)
YanıtlaSilİlknur abla bunu daha önce internet ortamında yayınlıyordu sadece evlendikleri kısma kadar okumuştum. Tabi ki eksilerini dile getirmemiz gerekiyor ki düzeltme imkanı verelim. :) Aynen katılıyorum, ilk hikayelerinden bu yana kendini bizim yorumlarımızla geliştirmeye devam ediyor. Daha da geliştireceğine inanıyorum. :) Güzel bir yorum olmuş :)
YanıtlaSil