20 Mart 2022 Pazar

0 ALINTILAR // Jennifer Royce - Asil Serseri (Gypsy Serisi #2)

Zayıf bir kadın değildi o! Bir erkeğe sırtını dayamak istemiyordu ancak sevilmek, zayıf düştüğü anlarda o güçlü kolların arasında kendini toparlamak, bir adamın sevgiyle şifa bulmak, yalnız kalmayacağından emin olmak, varlığıyla bile huzur bulabileceği birine sahip olmak istiyordu. 


*****

Kalbi, sahip olduğunun farkına varmadığı acı kaybının yasını tutuyordu. Kırgınlığı, parçalara ayrılan kalbinin kırıkları arasına karışmıştı.


*****


"Bazen sevdiğin insanların iyiliği için acı çekmeyi göze almak gerekir. Tıpkı senin onu doğurmaya karar verdiğinde diğer insanlardan gelecek aşağılama ve hakaretleri göğüslemeyi kabullendiğin gibi..."

"Çekeceğim acıya bir de oğlumu kaybetmenin acısını eklemeyeceğim."


*****


Jael'in, "Bir bilmece gibisin... Seni çözmekte neden zorlanıyorum?" dediğini işittiğinde ona kısa ve ciddi bir bakış attı. "Yanılıyorsun, ben çok kolay okunurum. Anlaşılması ve okunması kolayım."

"O zaman ben kitabı ter tutuyor olmalıyım, okuyamadığıma göre..."

"Ya da kapağına bakmaktan okuma yetini kaybetmiş olabilirsin," dedi Trisha alayla.

Atılan taşın farkına varan Jael, kısık sesle güldü. Kızın aklını çelen büyüleyici gülümseme, kadınları vaat dolu bir hayal dünyasına sürükleyecek kadar çekiciydi.      Daha önce gördüğüm kapaklarla seni kıyaslamam bile... Yaldızlı ciltlere zaafım olduğunu fark ettim."

"İçindekileri merak edip okumuyorsan cildin yaldızlı olmasının bir değeri yok."

"İnan bana, merak ediyorum ancak..." Jael kollarını çözüp kıza doğru eğildi. "Sen, yüzlerce yıl önce yasaklanmış ve özel olarak kilitlenmiş bir kitap gibisin. Anahtarını bulamamak beni deli ediyor." Bakışlarında oynaşan imalı pırıltılar Trisha'nın kızarmasına neden oldu. "Asıl merak ettiğim seni çözmeme izin verecek misin? Anahtarı bulmama yardım edecek misin?"


*****


"Kayla ile aranızdaki ilişki değişmiş," dedi. "Onu incitmeye cüret edebileceğini sanmıyorum. Yanılıyor muyum?"

Falcon, içinde tehdit barındıran bu cümleye sinirlense de kuzeni için endişelenen adama hak veriyordu. "Evliliğimizi devam ettirmeye karar verdim."

"Neye dayanarak? Ona aşık mı oldun? Bir süre önce aşağıladığın kadını hayatında tutma kararını yadırgadım."

"Bu kararımın aşkla ilişkisi yok. Romantik duygulara sahip bir adam değilim. Gerçeklerle ilgileniyorum. Kayla'yı hayatımda istiyorum."

"Farklısınız, bu evlilik ne kadar süre devam eder?"

"Farklı olması başımı döndürüyor. Sıradan bir kadın değil, bir baş belası ve benim rutin hayatımı kaosa çevirdi."

"Bütün bu söylediklerine rağmen onu hayatında istiyor musun?"

"Sıraladığım bu nedenler için hayatımda istiyorum. O, temiz bir hava gibi... Nefes almamı sağlıyor, yaşadığımı hissettiriyor." 


*****


"Amacım seni üzmek değildi. Seni kaybetmek istemiyorum. Benden kaçtığın sürece peşinden geleceğim." Yanaklarından kavradığı kızın yaşlarla ıslanmış gözlerine ve yüzüne baktı. "Anlamıyor musun, yolumu kaybettim ben. Girdiğim her çıkmaz sokak sensin ama sana ulaşamıyorum. Seni tanıdığım andan itibaren hiçbir kadına dönüp bakmadım. Hiçbiri beni deli eden bir Çilli olamazdı. Onlarla zaman öldürmek yerine bana sonsuzluğu vadeden gözlerinin peşinden geldim."

Genç kadın, ağlamasına rağmen kıkırdadı. "Arsız Çingene'nin içinden bir şairin çıktığına inanamıyorum."

Jael de istemsiz güldü. "Yıllardır içimde biriktirdiysem demek ki seni bulmayı bekliyormuşum."

"Artık ağlamak istemiyorum, canım yansın istemiyorum. Beni yeniden üzeceksen şimdi gitmeni tercih ederim."

Jael, hala ayrılıktan bahsede kızı sarstı. "Sana söylediklerimi anlamamış görünüyorsun. Senden başka kadın yok, olmayacak da... Handaki o gece, seni düşünüyordum ve itiraf ediyorum oldukça azmıştım. Ben seninle ilgili hayaller kurarken kadın aniden kucağıma oturdu ve sertliğimin kendisi için olduğunu sandı. Üzerimden atıncaya kadar da şaşkınlığımdan faydalanarak dudaklarıma yapıştı." Kızın gözlerini kaçırması çok sevimliydi. Jael onun çenesinden tutarak kendisine bakmasını sağladı. Kalçasını ona bastırırken, "Gördüğün gibi sana yakın olmam bile sertleşmem için yeterli.. Uzak olsam da fark etmiyor, yine seni düşünürken bir mızrağa dönüşüyorum," dedi arsızca. "Zıvanadan çıkmış erkekliğim seni yanıltmasın. Evet, seni istiyorum; her şeyini, gülüşünü, bana bakışını, gururunu, soğukluğunu hatta sivri dilini bile... seni seviyorum." Kızın onu çağıran dudaklarına yapıştı ve nefesini kesene kadar öptü. Geri çekildiğinde kendisi de nefes nefeseydi. "Bu gece gideceğim, geri döndüğümde bana ait olduğunu bütün dünyanın duymasını sağlayacağım."


*****


Ne zaman bir hayal kursa ertesi gün kırıklarını topluyordu. Yaşadığı kalp kırıklığı için sadece kendini suçlayabilirdi. Sonuçta bu ihanet tamamen Trisha'nın eseriydi. Geçmişte yaşadıklarına rağmen güvenerek, sevildiğine inanarak kalbini açmıştı ve hayal kırıklığından oluşan yapbozuna bir parça daha eklemişti. 

"Ama bu çok acıtıyor!" diye fısıldadı karanlığa doğru.


*****


"Hayatım boyunca hiç yapmadığım kadar senden özür diledim. Aptallık ettim. Benim hayatım yanlışlar ve hatalar üzerine kurulu. Yaptıklarımı telafi etmek için bir şans istiyorum. Seni kaybetmekten ölesiye korkuyorum..." diye fısıldadı. 

Trisha, "Daha kaç kez şans vereceğim, Jael? Amacımın seni süründürmek olduğunu mu sanıyorsun? Senin bizden vazgeçtiğin gibi senden vazgeçtim! Sonsuza kadar! Öyle kırıldım ki bir başka adamın karısı olmayı kabullendim!" diye bağırdı. 

Genç adam, kollarının arasına çektiği kızın başını göğsüne yasladı. "Hayır, bizden vazgeçmedim! Sen de vazgeçemezsin. Kızgınlık nedeniyle istemediğin şeyler söylüyorsun. Ben seni incittim, dediğin gibi defalarca... Sende beni kalbimden vurdun. İntikamını aldın. Sence de artık yetmez mi?"

Genç adamı tekrar itti Trisha. "Neden anlamak istemiyorsun? İntikam almaya çalışmıyordum. Senden gerçekten de vazgeçtim ben! Yoksa mutsuz olacağımı bile bile neden bir adamın karısı olmayı kabulleneyim?"

Kızın uzaklaşmasına izin vermeyen Jael, onu yeniden kendisine doğru çekerken, "Sakın... Sakın bir daha benden vazgeçtiğini söyleme!"


*****


"Geriye dönüş mümkün olsaydı hatalarımı telafi etmek için her şeyi yapardım, Trisha. Sevmeyi bilmeyen yüreğimin acemiliği sana olan hislerime bir isim koyamadı.  Ben, Nana dışında hiçbir kadına güvenmedim. Gerçek bu... Şimdi anlıyorum ki sana karşı beslediğim aşkın içinde güvensizlik de varmış. Beklentilerine cevap bile veremiyorsa seni kaybetmeyi hak ettim. Her şey istediğin gibi olsun. Ne istiyorsan, nasıl istiyorsan... Sadece tek ricam var, yanımda kal. Her gün sabah yatağımdan kalkmak için bir amacım olsun. Sonsuza kadar yüzüme bakmamana bile razıyım. Benden nefret etsen de bundan sonraki hayatımda senden başka kadın olmayacak. Sen benim gümüş flütümsün. Bana daima umudu hatırlayacaksın. Ölüme bile bu umutla seve seve gidebilirim."



 






Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın