0 Christina Lauren - Vahşi Kalpler

~~~*~~~

Dünyayı yeterince görene kadar dünyanın küçük olmasına izin verme.

~~~*~~~

Yeni çıkan kitaplardan biri olan Vahşi Kalpler'in yorumuyla karşınızdayım. Öncelikle daha öncesinde okuduğunuz Christina Lauren kitaplarıyla bu kitabı karıştırmayın çünkü sonucunda ben ne okuyorum moduna girersiniz. Tecrübeyle denendi, ben girdim. Çünkü diğer kitaplarına hiç de benzer bir kurgusu yok kitabın. Bu sefer okurları şaşırtan bir kurgu sunulmuş bizlere.

Öncelikle kitap seri değil, tek kitap. Kurgusu bu kitapla birlikte bitiyor. Sıradan bir aşk romanı da değil, western kurgusu gibi hissettiren, heyecanlı, macera dolu, gizemli ve bilmecelerle dolu, romantik bir kitap diyebilirim. Klasik bir aşk romanı etiketi bu kitaba hakaret gibi geliyor şuanda. 

~~~*~~~

"Neyin daha kötü olduğundan emin değilim," dedi Leo anlayışlı bir şekilde, "birini aniden mi yoksa uzun bir hastalığın ardından kaybetmenin mi?"

"Yakın olduğun anne babanı kaybetmek daha kötü."

~~~*~~~

Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Lily ve Leo henüz gençken tanışıp birbirlerine aşık olmuşlardır. Lily bir çiftlik kızı olmasının yanında babasının o çiftliği hiç sevmemesinin sonucunda bir gün gidecek ve çiftliği ona bırakacağını düşünerek yaşamaktadır. Zaten Lily 19 yaşındayken babası maceracı ruhunu desteklemek amacıyla tekrardan hazine avına çıkar. Onun ardından Leo ile yalnız kalan ve ikisinin mutlu mesut çiftlikte yaşayacağın düşünürken Leo'nın annesinin kazası sonucunda ailesinin yanına dönmek zorunda kalan Leo ile Lily iyice yalnız kalır. Ardından Leo'nun geri dönmemesi ve babasının çiftliği sattığını öğrenmesi sonucunda iyice yalnız ve kimsesiz kalan Lily aynı zamanda beş parasız olarak hayatına devam eder. Aradan geçen 10 senenin sonucunda Lily, arkadaşı Nicole ile babasının defterini de kullanarak maceraperestlere kanyonlarda hazine avına götürür. Leo ve arkadaşları da bu maceraya katılırlar. Lily, Leo'nun ekip de olduğunu bilmemesine karşılık Leo'da son ana kadar nereye ve ne yapmaya gideceklerini bilmeden geldiğinde Lily'i karşısında gördüğünde aynı şoku yaşar. Geçmiş yaşanmışlıklar ve yanlış anlaşılmalar bir bir ortaya dökülürken birbirlerine karşı olan duyguları da tekrardan alevlenir. Çünkü geçmişten yarım kalmış bir aşk vardır, ikisi de birbirlerini unutamamış, atlatamamış, duygusal anlamda hayatlarına devam edememişlerdir. Ama en büyük problemleri bu değildir. Çünkü Lily'nin babasının ünü o kadar yayılmıştır ki gerçekten adama ait defterde bir harita ve sonucunda da hazine olduğuna inanan kişiler yüzünden gezileri yörüngesinden çıkar bir hazine avına döner. Üstelik bu sefer hayatları da işin içindedir. Peki bütün bu kovalamacanın ardında gerçekten hazine yoksa? Kimse buna odaklanmazken Lily'nin babasının bıraktığı şifreler, bilmeceler ve belki de sadece Lily'nin bildiği detaylarla yola koyulduklarında neyle karşılaşacaklarını bilmeden çıktıkları bu yolda elleri boş dönseler de Lily ve Leo'nun hayatlarını yoluna koyma konusunda yardımcı olurken yolun sonundaki olması beklenen hazine de hayatlarını aynı zamanda tehlikeye de sokmaktadır. Peki ya gerçekten bahsedilen hazine var mı? Ya yoksa? 

Yorumun başında da dediğim gibi klasik bir aşk romanı gibi bir düşünceyle başlamayın bu kitaba... ya da yazarların diğer kitaplarıyla kıyaslamayın. Çünkü oldukça farklı bir konusu var... 

~~~*~~~

Açıkçası, o yeniden yanında odluğu sürece her şeyle yüzleşebileceğini düşünmüştü.

~~~*~~~

Kendimi resmen western filmi izler gibi... Clint Eastwood izler gibi hissettim okurken. Ki küçüklüğümden beri pazar sabahlarımızın klasiğidir western filmler çoğunu da izlemişimdir de bu yüzden bu kitabı okurken hem nostaljik hissettim hem de gözümde canlandırmak da o kadar zor olmadı. Sanki orada bir hazine avındaydım ve içerisine de aşk harmanlanmış gibi hissettirdi. Değişik bir deneyimdi ve sanırım sevdim de. 

Bir de itiraf etmek gerekirse Jeofizik Mühendisi olarak eğitim hayatımın dört yılında jeoloji dersleri aldım, bu yüzden de bu kitaptaki bazı detaylar, kanyonların ya da oluşumların anlatımları, detaylarını okumak da çok güzel geldi. Kendimi mesleki eğitimimi işin içine katarak okuduğum bir kitapta biliyorum bunu dememe sebep oldu. Bu da hayal etmemi daha da kolaylaştırdı. 

Sanırım hem mesleğim hem de western film izlemişliğim dolayısıyla kitabı okumak çok güzel ve değişik bir deneyim oldu benim için.

Bütün bunların yanında da kitaptaki bilmeceleri, Lily'nin babası Duke'ün zekası, küçüklüğünden beri kızını yetiştirdiği şifreler, bilmecelerle ilgili detayları çok güzel yazılmıştı. Kitaba resmen bir zeka sıkıştırılmıştı ve bunu sevdim. Her şeyin yanı sıra da her ne kadar Duke'ün defteri işe yarasa da sonucunda sadece Lily ve babasına ait anılar ve detayların da şifrelere gizlenmesi, sadece ikisinin bildiği bir şekilde sonlanması da çok iyiydi. 

Her ne kadar Duke'e kızsam da sonunda kızına bıraktığı mektup bütün kitap boyunca kızmalarımı unutturdu. Çünkü haklıydı. 

Bütün o macera boyunca olan olaylar, arkadaşlar arasındaki diyaloglar çok güzeldi. Özellikle de gezi rehberinin iki kadın oluşu ve erkeklere üstünlük sağlamaları süperdi. 

~~~*~~~

Leo onun kıvılcımı olmuş, hayatına bir parça sevgi, kahkaha ve güvenlik getirişti ama gidişi zaten bildiği bir şeyi, iyi şeylerin uzun sürmediğini kanıtlamıştı. 

~~~*~~~

Bütün bunların yanında Leo ise harika bir detaydı. Leo'nun şifre çözme becerisi, algoritmik bir zekaya sahip olması ve Lily'nin yetmediği noktalarda kendisinin devreye girmesi de çok iyiydi. 

Lily ve Leo'nun arasındaki problem kitabın başlarında çözülüyor, konuşup anlaşıyorlar. Bunu sevdim. Çünkü karakterlerimiz yetişkindi ver ergence triplerden çok konuşup anlaşmaları hoşuma gitti. Zaten kitabın devamında da aralarındaki o ateşkes ve sorasında aşkın harlanması da içimdeki romantiği tatmin etti. 

Leo'nun arkadaş grubundaki Terry'nin hep bir olay çıkaracağını düşündüm ve tetikteydim ama açıkçası Bradley beni şaşırttı. Bu beklemediğim bir şeydi ve kitaplarda beni şaşırtan detayları çok severim. 

Hazinenin varlığı gerçek bu arada, kitabın sonuna kadar varlığına hep şüpheyle yaklaşıyorsunuz ama sonunda bunu çözüyorsunuz. Bir adam... bir baba... öylesine bir hazineyi sizce başkaları bulsun diye saklar mı? Tabi ki hayır! İşte bütün o hazine avının sonunda elde edilen tek bir bilmece... şifre... kod... sonuçları Lily'e bağlıyor ve sadece Lily'nin bildiği detaylarla, anılarla gizlenmiş bir şekilde çözümleniyor. Aslında bir tek Lily'nin bildiği bir sonuca bağlı olarak hazine saklanmış. 

İşte o son detaylar çok güzeldi. O kısmı ayrı bir sevdim. 

Neyse çok uzatmayayım. Kitabı sevdim. Beklediğimden çok farklı çıktı, beni şaşırtan detaylarla doluydu. Evet bazen okurken şifreleri çözmek ve detayları durağanlıktan dolayı sıkılır gibi oldum yalan söyleyemem ama genelini sevdim. Filmi olsaydı bence çok sevilirdi. 

Kitaba dair puanım 5 üzerinden 4 veriyorum. 🌟🌟🌟🌟

~~~*~~~

Bu çiftlik, bu adam ve bir zamanlar sadece başkalarının başına geldiğini sandığı ışıl ışıl, doyumsuz aşk onundu.

~~~*~~~

Kitabın adı     : Vahşi Kalpler

Orijinal adı     : Something Wilder

Yazarı            : Christina Lauren

Çevirmen        : Kübra Tekneci

Yayınevi         : Yabancı Yayınları

Sayfa sayısı    : 312

Kitabın tanıtım yazısı: 

Macera, hazine ve elbette aşkla dolu, eğlenceli bir roman…

Hazine avcısı bir babanın kızı olarak büyüyen Lily Wilder, ne babasının maceraperest mesleğine ne de sürekli içine düştüğü parasızlığa tahammül edebiliyordu. Kendi yolunu çizmekte kararlı olan Lily, babası Duke Wilder’ın eski, el çizimi haritalarını kullanarak Utah’ın kanyonlarında sahte hazine avları düzenlemeye ve turistlere rehberlik etmeye başlamıştı. Heyecan verici bir iş değildi belki, ama en azından faturalarını ödüyordu.

On yıl önce Lily’nin kalbini paramparça eden Leo Grady ise bir grup arkadaşıyla birlikte hazine avına katıldığında, Lily’nin istediği son şey eski duygularının yeniden filizlenmesiydi. Ancak yolculuk çok farklı bir hâl almaya ve Duke’un haritaları beklenmedik gerçekleri gün yüzüne çıkarmaya başladıkça, Lily ve Leo’nun geçmişe gömdükleri aşkları tehlike, ihanet ve sırlarla dolu bir labirentte tekrar alevlenecekti.

“Heyecan verici, hızlı tempolu, son derece duygusal ve ateşli bir romans.” —The Oprah Daily

“Vahşi Kalpler muhteşem. Bir kitapta olmasını istediğim her şeye sahip.” —Sarah MacLean

“Christina Lauren, Utah’ın kızıl kayalıklarını ve kanyonlarını çok iyi biliyor ve onları baştan sona detaylıca anlatıyor. Vahşi Kalpler, Lily ve Leo yeniden sevmeyi öğrenirken gerilim, entrika ve eğlenceyle dolu bir dünyanın kapılarını aralıyor.” —BookPage

“Romantik heyecanlar arayanlar için mükemmel, gözalıcı bir kaçış.” —Kirkus

“Lauren, beklenmedik bir şekilde dramatik, çağdaş bir romansla geri dönüyor. Tehlikeler çoğaldıkça ve olay örgüsü ilginç karakterler, detaylandırılmış manzaralar ve heyecan verici cinsel çekimle doldukça, eserin tonu romantik bir komediden yüksek oktanlı romantik bir gerilime dönüşüyor.” —Publishers Weekly

“Vahşi Kalpler tam da şu anda hepimizin ihtiyacı olan şey… Macera, yeniden alevlenen bir romantizm ve ikinci şanslarla dolu bir kitabın sayfaları arasında, gerçek hayattan bir kaçış niteliğinde. İnanın bana, Lily ve Leo ile birlikte bu yolculuğa çıkmak isteyeceksiniz.” —Jodi Picoult

“Christina Lauren; aksiyon, macera ve hazine avıyla dolu, merakla beklenen bir serüvenle geri dönüyor.” —Country Living

“Lauren, Utah’ın Canyonlands Ulusal Parkı’nda geçen bu heyecan verici çağdaş romantizmde yine bir altın vuruş yapıyor. Bulmacalarla dolu, heyecan verici bir macera ve ateşli bir ikinci şans hikâyesini bir arada sunan bu sinematik, Vahşi Batı romantik komedisi mutlaka okunmalı.” —Booklist