Çıktığından hatta duyurusu yapıldığından beri radarımda olan serinin 1. kitabı Kalpsiz'in yorumuyla karşınızdayım.
Üç kitabın peş peşe çıkması, her ne kadar kutulu setleri sevmesem de kutulu setle çıkması ve uygun fiyatı sebebiyle bekletmeden almıştım ve şimdi de peş peşe okuyacağım. Eee yayınevi peş peşe çıkarırsa biz okurlar niye öyle okumayalım değil mi?
Yazarın kaleme aldığı kurgu, akıcı, yormayan, sıkmayan, su gibi giden, gereksiz uzatmaları olmayan, çok yoğun ve yorgun olduğunuzda ilaç gibi gelen bir kitaptı. Aşırı bir iş yoğunluğum var ve bu kitabın çerezlik bir kitap olması aşırı hoşuma gitti. Evet, kitap çerezlik bir kitaptı. Aşırı beklentilerle okumadığınızda seversiniz.
Bu arada seri 3 kardeşi konu alıyor. En büyük kardeşin hikayesi buydu.
~~*~~~
Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Aidy, yağmurlu bir günde bir evin verandasına sığındığında bir günlük bulur ve kendini onu okumaktan geri alamaz. Günlük bir adamın bir kadına duyduğu aşkı anlatmaktadır. Ancak öyle kaleme alınmıştır ki Aidy okurken hem adamla aşkı hissetmiş, o aşka özenmiş hem de adamla kadının sonunun ne olduğunu merak etmişti. Ancak ablası Wren'in de baskılarıyla günlüğü sahibine vermek zorundadır. Bu yüzden günlüğü bulduğu eve gittiğinde küçük çaplı bir şokla karşılaşır. Çünkü ev sahibi olan adam Alessio ya da spor dünyasında tanındığı isimle Ace, o günlüğün kendisine ait olmadığını iddia etmektedir. İkili arasında küçük bir atışma olur bu konuda ve arkalarını döner giderler. Ardından ikinci, üçüncü ve birkaç kez daha karşılaşınca ikili arasında başka arkadaşlık gibi başlayan ilişki adı konulmamış bir şekilde sevgili moduna girerler. Birliktelikleri başlamasına rağmen aralarında sırlar vardır özellikle de Ace'in... çünkü günlükle olan bağlantısı Aidy ile olan ilişkisini sarsacaktır.
Dediğim gibi tam çerezlik bir kitaptı. Eğlenceli, romantik ve tutkuluydu. Daha da güzeli gereksiz uzatmaların olmaması ve araya entrikaların girmemesi kitabı daha da güzel hale getirmişti benim açımdan.
Ace'in yaşadığı olaylar, kaza ve sonrasında gelen psikolojik çalkantılara rağmen duygularını kabullenir halleri ve kaybetme korkusu yaşaması çok güzeldi. Özellikle de sevdi mi tam sevip, vazgeçememesi, bütün benliğiyle ona odaklanması ve bağlanması çok şekerdi. Öyle bir adam tarafından sevilmek isterdim açıkçası ;)
Aidy ise... kız tam bir bombaydı. Neşesi kesinlikle bulaşıcıydı, cesareti ve korkusuzca attığı adımlar da çok güzeldi.
Ace'in sonra üzülse de Aidy'nin yeğeni Enzo'yu kırması ama sonra onu telafi etmesi çok şekerdi.
Aidy ve Wren arasındaki ilişki çok şekerdi.
Açıkçası günlükle ilgili sırlar ortaya döküldüğünde entrika falan olur diye bekledim ama Ace'in Aidy ile olan ilişkisine bağlı kalması, aşkına sahip çıkar tavırları hoşuma gitti.
Kitaba dair çok fazla detaya girmeyeceğim çünkü daha fazlası spoiler olur ;)
Bu tür kitapları seviyorum. Evet çok büyük beklentilerle okunmaması gerekiyorlar falan ama okurken keyif veriyor. Şimdi ikinci kitaba başlayacağım, şimdi değil aslında yarın başlayacağım. Amato Kardeş'lerden bir diğerini okuyacağım.
Sizlere de çerezlik, sevimli, romantik ve tutkulu kitapları seviyorsanız tavsiye ederim :)
Ah bir de Martı Yayınları'nı da tebrik etmek gerekir seride orijinal kapakları kullanmaları çok iyi oldu. Çünkü Ace tam da kapaktaki gibi bir adamdı :D
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın