~~~*~~~
"Bu evde yaşama sebebim belliyken, bana her dokunduğunda, beni her öptüğünde, sonunu getirmeyeceğini biliyorum."
"Geçen gece, bacaklarını belime dolamış halde masada yatıyorken, hiç de böyle düşündüğünü sanmıyorum."
~~~*~~~
Kaşıbeyaz kitabını çok sevdim, detaylı bir şekilde yorumu bir sonraki postta görebilirsiniz ya da buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Çok sevdiğim kitaplardaki alıntıları fazlasıyla sizle paylaşmak istiyorum. Hep yoruma birkaç tane ekleyip diğerlerini boş veriyordum sonra vazgeçtim böyle postlarla sizlerle paylaşmak istiyorum :)
Bu da bir alıntı postudur :) Alıntılarla fazlasıyla spoiler içerebilir ;)
~~~*~~~
Birbirimize ait olma noktasına kadar gelmişken, bu oyuna devam edemem. Sen istinasız, her erkeğin etkileneceği bir kadınsın ama aramızda sırlar var. Ben bunları ortaya çıkardığımda, ya da sen itiraf ettiğinde öyle bir durumda olacağız ki belki de geri dönüşü olmayacak. İnsanı en çok, kalbini tamamen açtığı kişiden gelen darbeler yaralar. Ne mutlu ki biz o noktada değiliz."
~~~*~~~
~~~*~~~
"Bu yalnızca benim hatam olarak kalsa, olmaz mı?"
"Ben güvenilirliğime leke sürdürmem Hazal, o yüzden benim çatım altında bunu yapanı mutlaka bulacağız! Sen, hile konusunda hayatımdaki tek istisnasın."
~~~*~~~
~~~*~~~
Gülümsemesi, avına pençesini geçirmiş bir kaplan edasındaydı. Ona bu fırsatı ben vermiştim. Önünde bütün gardımı indirmiş ve tüm çıplaklığıyla ruhumu uzatıp avucuna koymuştum. Farkında değildi belki ama tek bir cümleyle ben zaten onun olmuştum.
~~~*~~~
Yorum postunda Frank Sinatra'nın Strangers in The Night şarkısını paylaşmıştım Akın ile Hazal'a anısı var diye... şimdi de yorumlara başlamadan önce Elvis Costello'nun She şarkısını bırakıyorum buraya. Sözlerinin anlamına bakın derim çünkü tam da Akın ile Hazal'ın arasındaki iplerin gerildiği, kopma noktasında gerildiği zamanlarda Akın'ın dinlediği şarkı :) Sonrası ise... karşısına çıkan ilk alıntı ile anlarsınız ;)
~~~*~~~
"Bir an için bile, doğruyu söylemiş olabileceğini düşünmemiştim."
"Herkes yanılabilir."
"Tecrübesiz olduğunu anlasam da senin gibi bir ateş parçasının ilk erkeği olacağımı hayal bile edemezdim."
Çok yumuşak ve etkileyici bir ses tonuyla konuşuyor olsa da beni kendimden geçiren şey, kısa bir es verip devam etmesiydi.
"Ve de son!.."
~~~*~~~
~~~*~~~
"Sende en çok neyi seviyorum biliyor musun?"
Ne olduğu hiç önemli değildi. İçinde sadece seviyorum kelimesi geçmesi bile yeterliydi.
"Neyi?"
"Kendinden emin bir kadın gibi başladığın her işi, küçük bir kız çocuğu mahcubiyetiyle tamamlıyorsun."
~~~*~~~
~~~*~~~
Ailemle yaşadığım hayata geri döneceğimi sanmıştı. Halbuki benim evim, onun kalbiydi artık. Tek sorun, teklifsizce yerleştiğim kalbinde bana yer olup olmadığını bilmememdi.
~~~*~~~
~~~*~~~
Doğru düşünmeye en uzak olduğum an, onun kolları arasında olduğum andı. Birçok kaygı dolu düşünce ve soru işareti aklımdan şimşek hızıyla geçse de o uçurumun kıyısına neden gözü kapalı gittiğimi biliyordum. Çünkü Akın, asla düşmeme izin vermezdi.
~~~*~~~
~~~*~~~
"Daha önce bir kumarhanede nikah kıymamıştım."
"Neden? Bence çok uygun bir yer! Evlilik de bir çeşit kumar değil mi?"
Nikah memurunun cevabıyla ilgilenmeyen Akın, bana dönerek birkaç saniye içime işleyen derinlikte bakıp, konuştu.
"Öyle bile olsai ben bu oyunda en başından kazandığımı biliyordum!"
~~~*~~~
~~~*~~~
Ara sıra kaybetmeyi bilmeyenler, asla kazanamazlar. Seninle oynadığım oyunu kaybetmek, yenilgilerin en güzeliydi."
~~~*~~~
~~~*~~~
Birçok insan için hayal kırıklığı demek olan kumarhane, benim hayal bile edemeyeceğim bir aşkı bulmamda başrol oynamıştı. Her ne olursa olsun, asla pişman olmayacağım tek gerçek buydu.
~~~*~~~
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın