6 Nisan 2019 Cumartesi

0 Film Yorumu // Nicholas Sparks'ın Uzaktaki Anılar (A Walk To Remember) Filminin Değerlendirmesi


Biraz  önce kitabını bitirdiğim ama yıllar önce onlarca kere izlediğim Uzaktaki Anılar orijinal adıyla A Walk To Remember filminin değerlendirmesiyle karşınızdayım. 

Biliyorsunuz ki sadece kitaplardan uyarlama olan film ya da dizi değerlendirmeleri yapıyorum. Uyarlama harici olanlar hakkında yorum yapılmayacak burada diye küçük bir hatırlatma yaptıktan sonra yorumuma başlıyorum. 

Öncelikle genel bilgi kısmına gelmeden yorumumu eklemem gerekiyor ki o da şu kitabını da okumuş biri olarak diyebilirim ki ilk defa bir filmi kitabından daha iyi buldum. Önce filmi izlediğimi söylemeliyim ve ondan sonra yıllarca aramamın üzerine kitabını buldum. Kitabını yeni bitirdim hatta yorumumu bir önceki postta görebilirsiniz ama daha kolay ulaşmanız adına buraya da link bırakıyorum => Yorum için tıklayınız. 

Kitabı da güzeldi ancak duyguları hissetme bakımından film kadar iyi değildi. Filmin yarısından itibaren salya sümük ağladım, gözlerim kıpkırmızı olmuştu. Ancak kitabında sadece gözlerim doldu o kadar. Beklediğim kadar iyi duygu anlatımı yoktu kitapta. 

Ancak film muhteşemdi. Sizin fikriniz ne bilmiyorum ama oyunculuk, senaryo hepsi çok çok iyiydi. Bayılmıştım. 

Mandy Moore ve Shane West'in baş rollerini paylaştığı film Uzaktaki Anılar adıyla internette bulunuyor. Film 2002 yapımı ve tam anlamıyla gençlik filmi. Ama bence her yaşa da hitap eder bu film. En azından ben otuz yaşındaki biri olarak hala izleyebiliyorum :)

Lise çağlarındaki gençlerin hayatlarına dokunuşları olmasının yanında muhteşem bir olay döngüsü ile arkadaşlık, aile ve aşka dokunuyor. İnançları sorgularken, mucizeleri gösteriyor. 

Bütün bunların yanında sizin öyle duygularınızı sarsıyor ki salya sümük ağlıyorsunuz.

Ancak bunun yanı sıra senaryo kitaptan oldukça farklıydı.  Ana fikir ve ana olay döngüsü aynıydı evet ama içerik, detaylar farklıydı. Mesela filmde Landon ceza alıp da Jamie ile aynı yardım kuruşlarında bulunuyordu ama kitapta bunları tamamen kendi seçimleriyle yapıyordu. Jamie'nin ölmeden önce yapılacaklar listesi vardı filmde ama kitapta tek hayali evlilikti. 

Bunun gibi birkaç şey daha söyleyebilirim ve sanırım filmi asıl vurucu yapan da bu kitapta olmayan detaylardı. Çünkü  kurguya daha bir duygusallık ve dram katmıştı. Kitapta ne yazık ki bu durumun eksikliğini hissettim. 

Yemin ediyorum filmi izlerken ağladığım kadar ağlamadım kitabı okurken sadece gözlerim doldu diye tekrar söylüyorum. 

Şu günü tarihe not alın çünkü bu bir ilk... ilk defa bir filmi kitabından daha iyi buldum. 

Kitabı 2000 basımı ve Altın Kitaplardan çıktı ve ne yazık ki yeni basımı yok. Bulunması oldukça zor eğer yeni basımı olmazsa. Okumak isteyen sahafları iyice takip etmeli ve uygun fiyata bulduğunda kaçırmamalı. 
164 sayfalık incecik birkaç saatte biten bir kitap o yüzden okumaktan zorlanmazsınız. 

Bence mutlaka deneyin. Ancak kitabı bulamama ihtimaliniz yüksek olduğundan dolayı filmini mutlaka izleyin ama mendillerinizi öncelikle yanınıza almayı unutmayın. 

Film izlerken IMDb puanlarını baz alanlar için şuraya onun notunu da bırakayım. Filmin IMDb puanı 10 üzerinden 7,4 




Filmin fragmanını sizinle bırakıp gidiyorum.
Filmi alt yazılı ya da dublaj olarak internetten izleyebilirsiniz :) 



Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın