15 Temmuz 2023 Cumartesi

0 Aslı Karabulut - Ateş ve Buz



~~~*~~~
Her acı bitiyordu, bir şekilde geride kalıyordu. Bu da bitecekti, biliyordu. Sadece biraz güvene ve desteğe ihtiyacı vardı.
~~~*~~~


 Eski bir kitap yorumuyla geldim. Bu kitap bana ısrarla tavsiye edilmişti. Halime mutlaka okumam gerektiğini söyledi ve hatta kendi kitabını bana gönderdi okumam için. Ve bende üzerinden zaman geçmiş olsa da okudum. Yorumuyla da karşınızdayım 😎

Yazarın okuduğum ilk kitabı değildi ve öncesinde Kan Kırmızı ve Eylül Çıkmazı kitaplarını okudum. Hatta Kan Kırmızı kitabını wattpadde yayınlanırken okumuştum yazarın cüretkar kalemini de sevmiştim. Zaten o kalem kendini burada da gösteriyor. 

Kitabın +18 değil aslında +25 falan olduğunu dile getireyim. Erotizm fazlasıyla detaylı bu yüzden rahatsız olan okumasın, olmuyorsanız deneyebilirsiniz. 

~~~*~~~
Akın o an hiç hissetmediği şeyler hissediyordu Kollarındaki bu küçük kadın kendini ona teslim etmişti. Hayatına girmiş diğer kadınlar gibi sadece bedenini değil; ruhunu, aklını ve kalbini de teslim etmişti. 
~~~*~~~


Kitabın kısaca anlatmak gerekirse; Miray, Pelin ve Lal çok yakın arkadaşlar ve aynı zamanda bu üç kız ev arkadaşlarıdır aynı zamanda. Hepsi farklı mesleklerden olsalar da kardeş gibilerdir ve bu şekilde hayatlarına devam ediyorlardır. 
Tenis Eğitmeni olan Miray, bir gün kendisinden özel ders almak için gelen Akın ile bir arkadaşlığa başlar. Aslında başta zengin bir züppe olan Akın, Miray'ın tavırlarına terslense de diğer kadınlar gibi kucağına atlamaması genç adamın ilgisini çeker, bir de arkadaşlarıyla iddiaya girmesi sonucu Miray ile arkadaşlığa başlar. İkilinin arasındaki dinamik ve kimya çıtırdamaya başladığı noktada filizlenen aşk da kendini gösterir ama iddia büyük bir problem olacaktır ikilinin hayatında. 
Bir avukat olan ve Londra'dan yeni dönen Pelin ise amcasının aracılığıyla oldukça iyi bir şirkette iş başı yapar. Patronu ve aynı zamanda şirketin sahibi olan Kenan'dan etkilense de genç kızın daha büyük problemleri vardır. Çünkü Pelin'in ailesinin şirketi iflasın eşiğindedir ve bir ortaklık kurulacaktır. Ortalıklığı iyice sağlamlaştırmak için de Pelin ile ortak olacakları şirketin oğlu Cem için bir evlilik planlanmaktadır. Şu andaki işinde oldukça iyi ilerleyen Pelin, bir de ailesinin planlarından habersizce Kenan'a aşık olmaya başlar. Genç adamın tavırları her ne kadar sert olsa da onun da kendisine olan ilgisinin farkında olmasa da kendini ona kaptırır. Ancak Cem'in varlığı ve Kenan'ın kendini geri çekip duygularını kabullenmemesi ortalığı iyice karıştırır. Bu durumda Pelin'in vermesi gereken büyük bir savaş vardır. Hem sevdiği adamla hem de ailesiyle. 
Oldukça başarılı bir editör olan ve çalıştığı dergide de fark edilen ve ses getiren Lal, derginin bir sonraki baskısı için ünlü iş adamı ve kimseyle kolay kolay röportaj yapmayan Mert ile röportaj yapmak ister. Başta yakalasa da fırsatını gelişen olumsuzluklar ve Lal'ın kendisini tutamamasının sonunda iptal olur. Ancak sonrasında bir şekilde bir fırsat daha yakalayan Lal, Mert ile bir anlaşma yapar. Bir hafta boyunca Mert'e istediği her şeyde eşlik edecektir. Ancak bunu sadece yemek olarak algılayan Lal, genç adama karşı her ne kadar bir cinsel çekim hissetse de yemekle sınır kalmasını sağlar. Ama aralarındaki kimya o kadar ileri düzeye çıkar ki sonrasında aralarında yaşanan tutku sonucunda ikilinin arasındaki dengeler alt üst olur. Çünkü Lal, genç adama aşık olduğunun farkındadır ve bir hafta dolduğunda gitmeye de kararlıdır. Süre dolduğunda bir şekilde kendi hayatına geri dönen Lal'ın hesaba katmadığı şey ise bu anlaşmanın gazetelere yansımasıdır. Çünkü bir şekilde medyanın haberi olmuş ve manşet haline gelmiştir genç kadın... Bu durum genç kadının bütün hayatını alt üst ederken olaylar kontrolden çıkar. 
Üç genç kadının hayatlarının bu yönünde ve aşklarındaki savaşını okuyoruz. Üstelik oldukça tutkulu ve zaman zaman da eğlenceli olarak. 


~~~*~~~
Aynada kendisine bakarken ne gördüğünü bilmiyordu. Bu karşısındaki adamı tanıdığından emin değildi. Sanki hiçbir şey hissetmiyordu. Keşke cesaret olsaydı da Lal'e hissettiklerini söyleyebilseydi. Otuz iki yaşında fazlasıyla tecrübeli bir adamdı. Ama iş kalbe gelince... İşte onun ne işe yaradığını bilmiyordu. Kalple ilgili bildiği en iyi şey, kalp kırmaktı!
~~~*~~~


Öncelikle üç kadının da güçlü ve ayakları üzerinde durabilen kadınlar olması çok hoşuma gitti. Kitaplarda kariyerli kadınları okumaya bayılıyorum. 

Miray benim üç kadın arasındaki favorimdi. Neden bilmiyorum ama çoğu zaman Miray'ın verdiği tepkileri bende verirdim dedim. Hele ki iddiayı öğrendiğindeki tutumu çok güzeldi. Coolsun kızım sen dedim. Yürü be... işte bu... müthişti o tepkisi. Nasıl da süründürdü Akın'ı ama... off seviyorum böyle detayları ve duygularına rağmen güçlü kadınları 😎

Pelin'i fazla çocuksu buldum. Neden bilmiyorum ama Kenan ona birkaç beden büyük gelir gibiydi hep ve bence öyle de... Ama Pelin'in panik atak kısımlarıyla ilgili kurgular çok güzel anlatılmıştı. Sevdim o detayları. 

Lal ise... sevdim mi sevemedim mi bilemedim. Asla yapmam, kızım saçmalama diyeceğim tepkileri verdi ve hamleler yaptı ama bunların yanında da güçlü duruşu ve savaşma çabası da takdirlikti. Ayrıca Mert'in yanına da yakışırdı Lal gibi bir kadın 😎

Mert, Akın ve Kenan... üç farklı, bambaşka karakter ama bir arada görmek çok güzeldi. Kenan ve Mert'in ağırlığı, tehlikeli havası ve erkeksiliğinin yanında Akın'ın sempatikliği, zaman zaman züppeliği, sevimliliği çok güzel bir tezatlık ve kombindi. 😍


~~~*~~~
Açıkça Pelin'den hoşlanıyordu ama bu sert yapısıyla bir kadına kolaylıkla açılan bir adam değildi. Evet, seks hayatında gayet başarılıydı. Ama konu duygulara gelince...
~~~*~~~


Kitaba dair eleştireceğim yerler de var... azıcık daha duyguların ön planda olmasını isterdim evet cinsellik detayları ve o kimya, duygu güzel anlatılmış ama onun haricindeki duygular çok da ön planda değildi. Bu konuda eksikliği hissettim açıkçası. Tutku kısmında değil ama daha duygusal kısımlarda. Mesela Miray'ın her şeyi öğrendiği sabah Akın'ın ruh halinin, pişmanlığının anlatım şekli çok güzeldi. Ama bunun yanında Pelin'in Cem tarafından alıkonulduğu kısımda duygu anlatımı, o korkunun anlatımı kısmında olmamış bir şeyler var gibiydi. 

Kitabı genel anlamda okumak keyifliydi. Hızlı okunan, hızlı akan, yormayan bir kurgusu vardı. Ama çok büyük beklentiyle okunacak bir kitapta değildi benim için 🙈

Ayrıca çoğu yabancı yazarın erotik-romans kitaplarında görebileceğimiz bir kurguydu. 

Kitaba dair puanım 5 üzerinden 3,5 veriyorum. 🌟🌟🌟/🌟


~~~*~~~
Hayat hep böyleydi zaten. Biz hep bir yerlere yetişmeye çalışıyorduk. Bizden istenenleri yerine getirmek için çırpınırken kendimi kaybediyorduk.
~~~*~~~




Kitabın adı      : Ateş ve Buz
Yazarı             : Aslı Karabulut
Yayınevi          : Müptela
Sayfa sayısı     : 440

Kitabın tanıtım yazısı: 

Lâl, Pelin ve Miray…

Düz yolda yürürken birdenbire uçurumun kenarına gelip uçmaya hazırlanan üç kadın… Bu yola çıktıklarında ne içinde yanacakları ateşten ne de buz tutacakları kar fırtınasından haberdardılar.

Mert’in acımasızlığı, Kenan’ın sertliği ve Akın’ın can yakan çekiciliğiyle karşılaştıklarında akıllarında sadece aşk vardı ve tek dertleri kalplerini korumaktı.

İnat ettiler, can acıttılar, tutkuyla seviştiler… Birbirinden farklı hayatlar yaşayan üç çift, dünyanın en eski hikâyesinde buluştular. Cennetin ve cehennemin tam ortasında olsa da nihayetinde sadece âşıktılar.

Alev alev, cüretkâr ve şehvetli bir hikâye…









Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın