~~~*~~~
O sıcak öğle sonrasının, o olağanüstü gecenin tek bir saniyesini bile unutmaktan korkmuyordum.
~~~*~~~
Aşırı yoğun bir iş temposunda olduğumdan dolayı, uzun kitaplara başlamaktansa klasik okuyayım diye düşündüm, aslında daha yorucu olur klasik diye düşünebilirsiniz ama bence öyle olmadı. Çünkü Zweig kitapları eni yormuyor bu yüzden de seviyorum. Bu kitabı da o yüzden tercih ettim ve keyifle okudum da.
Zwieg'in birkaç kitabını okudum ve kalemini biliyordum da bu yüzden bu kitaba dair ne beklememe gerektiğini biliyordum. Kitabın hikayelerinin ardındaki mesajlar çok iyiydi bu yazarın okuduğum her kitabında denk geldim ve bu kitabında da bunu hissettim.
Kitabın içeriğine dair yorum yapmayacağım, zaten arka kapak yazısı yeterince açılmıyor daha fazlası spoiler olur gibi geliyor.
Kitabın başlangıç şekli yaşanmışlık kokuyordu açıkçası bunun yanı sıra da altındaki mesajlar... hani sublimal mesaj dedikleri şey var ya bu kitapta bunu çokça görüyoruz.
~~~*~~~
Doğrudan yakınımda olan şeylerle bile aramda camdan bir duvar vardı ve kendi irademle onu yıkacak gücü bulamıyordum.
~~~*~~~
O dönemlerde yaşanılan toplumsal sınıfların, ayrımcılığın ve yaşam standartlarının sağladığı avantajları öyle bir ortaya koymuştu ki bu durum aslında okurken şuanda da böyle değil mi dedirtti.
Anlatıcı olan adamın yaşadığı deneyim, bazen hatta çoğu zaman "o hayatı sen de bir yaşa da o şartların altından kalk hadi" dediğimiz noktaydı.
Her şeyin önüne altın tepsiyle sunulan bir adamın, amaçsızlaşmasını ki kitapta duygusuzlaşması olarak yansıtılmıştı ama benim gözümde her istediğine ulaşabilmenin verdiği amaçsızlık ve tatminsizlik hissini yaşarken ve hayattan zevk alamadığı noktada keşfettiği şeylerle nasıl da hayatına bir amaç edinmesini anlatıyor. Bunun yanında da sınıf farklılıklarının nasıl da çifte standart olduğunu göstermekten de geri kalmıyor.
Bütün bunların yanında da her şeye rağmen insanların, kendi gibi olan insanların değil, hayatın zorluklarına rağmen amaçları-sevgileri-hedefleri olan insanların küçük şeylerle nasıl mutlu olabildiğini de göstermesi bir yanda hayatı da sorgulatan bir detaydı.
Severek okudum... Ciddi anlamda insana dersler çıkarmasına sebep olacak şekilde hayatı sorgulatan bir kitaptı da...
Hep söylerim senin için önemsiz gibi görünen bir şey başka birinin hayatının önemli bir dokunuşu olabilir diye ve bu kitapta bunu da gördük.
Kitaba puanım 5 üzerinden 5 yıldız. 🌟🌟🌟🌟🌟
~~~*~~~
Yeniden hissetmeye başlamıştım, kurumuş dal yeniden yeşermiş tomurcuk veriyordu.
~~~*~~~
~~~*~~~
İnsanları sevindirmenin bu kadar iyi ve kolay olduğunu niçin daha önce hiç anlamamıştım!
~~~*~~~
~~~*~~~
Bir kez kendini bulmuş olan kişinin bu yeryüzünde yitirecek bir şeyi yoktur artık. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan bütün insanlar anlar.
~~~*~~~
Kitabın adı : Olağanüstü Bir Gece
Orijinal Adı : Phantastische Nacht
Yazarı : Stefan Zweig
Çevimen : İlknur İgan
Yayınevi : Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Dizi Sıralaması : Modern Klasikler Dizisi - 66
Kitabın tanıtım yazısı:
Olağanüstü Bir Gece, seçkin bir burjuva olarak rahat ve tasasız varoluşunu sürdürürken giderek duyarsızlaşan bir adamın hayatındaki dönüştürücü deneyimin hikâyesidir. Sıradan bir pazar gününü at yarışlarında geçirirken, belki de ilk kez burjuva ahlakından saparak "suç" işler. Böylece yeniden "hissetmeye" başladığını, kötücül ve ateşli hazları olan gerçek bir insan olduğunu fark eder. İçindeki haz dolu esrime, aynı günün akşamında onu gece âleminin son atıklarının arasına, "hayatın en dibindeki lağımlara" sürükleyecek, varış noktası ise ruhani bir uyanış olacaktır.
sevdiğim bir kitaptır benim de
YanıtlaSil