Ben şuan da home Office çalışıyorum ve akşamları da okumaya devam ediyorum. Bu arada Fatih Murat Arsal'ın son kitabı aynı zamanda Tutku Serisi'nin 5. kitabı olan Kalbim Seni Unutmuşken kitabını okuyorum. Tabi Hakan ve Karmen'in hikayesi olmasına rağmen Tamer, Tahir, Doğan ve Akın'ı da görüyoruz. Onları özleyenler için bir alıntı bırakacağım size :)
Bu arada Fatih Murat Arsal'ın kitap bilgilerine dair bir post paylaştım. Linke tıklayarak ulaşabilirsiniz. TIKLAYINIZ!
"Hazır mısınız?"
Susturucu takılmış tabancasını kontrol eden yeşil gözlü adam alaycı bir sesle mırıldandı. "Bir orduya karşı mı?" Sonra daha da keyifli bir sesle ekledi. "Tabi ki hazırız! Ölmek için güzel bir gece!"
Tahir yan gözle arkadaşına baktı. "Saçmalama Doğan! Kimse ölmeyecek. Tıpkı Tamer gibi konuştun!"
"Ben onun gibi ölüme hasret bir çatlak değilim. Gerçekçiyim sadece."
"Tamer de ölme heveslisi değil!"
"O halde dikkati dağınık diyelim! O küçük cadı onu terk ettikten sonra ölmeyi bile umursamaz oldu. Tam on altı aydır ayrılar."
Mavi gözlü üçüncü adamın sırıttığı, sesindeki keyiften belliydi. "Zaman mı tutuyorsun sen?"
Doğan huzursuzca kıpırdandı. "Belki de on beş ay olmuştur. Ne bileyim ben. Öylesine söyledim," diye kıvırdı.
"Bırak şimdi! Onun için endişeleniyorsun!"
"Endişeleniyorum tabii! Bu aralar Yunanistan'a gidip o Natalia cadısını meşe sopası ile dövmek istiyorum. Kocaman bir adamın öfkeli bir Yunanlı karşısında erimesi hoşuma gitmiyor."
"Demek ki aşk böyle bir şey!"
"Hıh!" dedi Doğan. Maskesine rağmen alayla burun kıvırdığı belliydi. "Aşk saçma bir şey! Gerçi var olduğuna da inanmıyorum. Sen inanıyor musun yoksa Akın?"
"Daha hiç aşık olmadım!" dedi mavi gözlü adam. "Fakat aşık olmasaydı eğer, Tamer bu kadar acı çekmezdi." Gözleri Tahir'e çevrildi. Kır saçlı adam konuşmaya katılmadan, etrafını süzüyordu. Oysa onun her şeyi duyup her şeyin farkında olduğunu ikisi de çok iyi biliyordu. "Sen ne düşünüyorsun Tahir, aşk konusunda?"
Adam geniş cüssesiyle omuz silkti. "Benim de pek uzmanlık alanım değil."
Doğan alayla mırıldandı. "O sarışın ile olanlar ne peki?"
Tahir'in siyah gözleri Doğan'a çevrildi. "Kim? Güney mi?"
"Güney!" diye alayla onu taklit etti Doğan. "Başka kim olabilir?"
"O benim sekreterim sadece..."
"Özel asistanın..." diye düzeltti Doğan.
"Öyle olsun. Başka da bir şeyim değil."
Tahir sabırsızca saatine baktı. "Vakit tamam. Bu konuşmayı yarın yapsak?"
"Korkak!" Doğan her zaman alaycı bir adamdı. Hayata bakış açısı herkesten farklı olmuştu. Fakat dostları için canını feda edeceğini, onların mutluluğu için her şeyi yapacağını herkes bilirdi. Aşka inanmayan bir adam olarak arkadaşlarının mutluluğu için çok şey yapmıştı. "Ona ilgi duyduğunu belli etmelisin!"
"İlgi duymuyorum!" diye homurdandı Tahir.
"Emin misin?"
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın