18 Nisan 2021 Pazar

0 ALINTILAR // J. J. McAvoy - Dokunulmazlar (Ruthless People Serisi #2)

Vee Dokunulmazlar bitti ve ben de şaşkınlık ve hayretle buradayım. Bir alttaki postta yorum var ve içimi boşalttım. Keşke üçüncü kitap çıkmış olsaydı da hemen okusaydım diyorum. Çok merak ettirecek şekilde bitti. 

Bu kitapta da Liam ve Melody'nn hikayesi devam ediyordu ama ne devam etti be... Off muhteşemdi. 

 Neyse...

Ben çok sevdim bu seriyi umarım çok beklemeyiz ve devam ederiz seriye. 

Seri kesinlikle +18 olduğunu söylemeliyim. Okurken buna dikkat edin. 

Size seri sıralamasını paylaşacağım ardından birkaç alıntı bırakıp kitabımı okumaya gideceğim. 


Ruthless People Serisi
  1. Acımasızlar
  2. Dokunulmazlar
  3. American Savages
  4. A Bloody Kingdon


Şimdi sizleri alıntılarla baş başa bırakıyorum. 
 



Liam, sırtımda dolaşan elini aşağılara doğru kaydırarak, "Yoksa kıskandın mı, aşkım?" diye sordu. "Sakın böyle aptalca bir şey yapma. Ben sana aşığım, sadece sana."

Sakin bir sesle, "Bu, bu gece bana aşık olduğunu beşinci söyleyişin. Sen de biliyorsun ki ne haltlar karıştırdığını öğrendiğim anda gözümü bile kırpmadan seni geberteceğim," dedim. O, bana tavrımı değiştirecek bir neden vermedikçe sakinliğimi korumaya kararlıydım. Aslında ağzındaki baklayı çıkartana kadar onu yumruklamak istiyordum ama böyle bir şeyin, hasta herifin çok hoşuna gideceğini biliyordum.

İçini çekti. "Evet, aşkım, sana anlattığım zaman beni öldüreceksin."



*****



"Arkandan iş çevirdim çünkü sana söylemeden tüm detayları öğrenmek istedim. Sana yarım yamalak bilgilerle gelmek istemedim. Neden mi? Çünkü senin aşırı tepki vereceğini biliyordum da ondan!"

Aşırı tepki verdiğimi mi düşünüyor bu ahmak?

"Sana aşırı tepki verdiğim halimi göstereyim!" diye bağırıp silahımı ona doğrulttum.

"Mel..."

Tetiği çektim.

Lanet olsun sana! Hepinize lanet olsun!




*****



"Tanrı'nın affetmesin istediğin, pişmanlık duyduğun bir günahın var mı?"

Birkaç saniye düşünüp, "Kocamı vurdum," dedim.

"Hayatta mı?" Pederin sesinde bu sefer hafif bir gülümseme vardı.

"Evet." Şimdilik hayatta. "Çok öfkelendim ve onu vurdum ve bunun için üzgünüm. Aslında çoğu zaman ona kötü davranıyorum."

"Ama pişman gibi görünmüyorsun."

"Pişmanım." Ve bu yalan değildi. "Onu.. Onu seviyorum. Ama kendimden başka insanlarla ilgilenmeye, onların ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmaya, onlara sevgimi sunmaya alışık değilim. Her geçen gün daha fazla, çok daha fazla sesin bile onun ilgisini azaltmadığını hissediyorum."

"Neye karşı ilgisini azaltmadığını hissediyorsun?"

Aslında buraya kendimi hazırlayarak geldiğimi düşünüyordum ama şu anda kendimde bu soruyu cevaplayacak gücü bulamadım. 

Peder, kendi sorusunu kendisi cevapladı. "Sana olan ilgisini sanırım. Onu seviyorsun ama sürekli bir şeyler kaybettiğin bir hayat yaşıyorsun. Onu incitmek istemiyorsun. Onu sevmek istemiyorsun. Bence sen onu kaybetmekten korkuyorsun ve eğer kaybedersen, senin kontrol ettiğin bir şekilde kaybetmek için onu kendinden uzaklaştırmaya çalışıyorsun."



*****



Elimi tutan Liam endişeyle, "İyi misin?" diye sordu. 


"Evet, iyiyim. Sadece... Neyse boş ver. O adının hayatımdan çıkmasını istiyorum Liam. Onun ve ailesinin hayatımdan çıkmalarını istiyorum. Onu gördüğümde, hayatımda ilk defa korktuğumu hissettim. Eğer ben eski Melody olsaydım onun sesini duyduğum anda o odaya dalardım. Ama..."  Sustum ve bakışlarımı büyüyen karnıma çevirdim.

"Mel..."

"Korku bana göre değil. Ben korkmayı bilmem. Bu benim doğamda yok ama korktum, Liam," diye mırıldandım. 

Kocam, ellerimi avuçlarının arasına aldı ve dudaklarına götürdü. "Sen korkmadın, aşkım. Sadece artık bir annesin. Çocuğumuzu korumak için öfkeni, öç alma isteğini bastırdın. İşte sen böyle mükemmel bir annesin."






Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın