Sonunda Çıplak Yumruklu Piçler Serisi'ni sonlandırdım. Son kitabını bitirdim ve rafta yerine koyuyorum ama tabi öncesinde sizin yorumunu ve alıntılarınız gelecek.
Öncelikle serinin 3.kitabı olduğunu söylemeliyim. Seride her ne kadar her kitap farklı karakterler olsa da kurgu bütünlüğü açısından sıralı okunması gereken serilerden. Çünkü olay döngüsü öyle ki sıralı bir şekilde kurgulanarak gitmiş yazar dolayısıyla sıralı okumak sizler için daha iyi olur böylece kopukluklar veya neden, niçinler olmaz aklınızda.
Detaylı yoruma geçmeden önce şunu söylemek istiyorum ki, bu kitaba dair beklentilerinizi asla diğer iki kitapla bir tutmayı çünkü asla aynı değil. Daha ağır, sıkıcı ve nedense beklentiyi karşılayacak şekilde bir kurgu da değil. Diğer kitaplardan sonra oluşan Grace ve Ewan çiftinin hikayesi değildi gibi... Neyse detaylı olarak yorumumda değineceğim zaten...
Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Grace, Ewan'ı limandaki patlamadan kurtardıktan sonra ondan intikam olmak için bir dövüş ister ve o dövüş sonrasında da Ewan'ın sonsuza kadar gittiğini düşünerek hayatına devam eder. Her ne kadar adama dair duygularını bastırdığını ve intikam duygusunun altında bastırıldığını düşünse de aşkı her an gün yüzüne çıkmak üzere saklanmıştır. Bir gün sahibi olduğu kulüpte kadınların konuşmasından Ewan'ın geri döndüğünü öğrenir üstelik düzenlediği maskeli balodan kendine eş aradığı söylentileri de duyurulur. Bunu duyan Grace, aniden bir plan yaparak bu baloya katılır. Ewan'ın kendi planları vardır tıpkı Grace'in planları gibi... Ewan, Grace'in kalbini çalabilmek, onunla olabilmek için her şeyden vazgeçmeyi göze alabilmektedir ancak Grace onu affetmeyi göze alabilecek mi? Bütün yaşananlardan sonra intikamından vazgeçebilecek mi?
İşte kitapta bunları okuyoruz. İkilemleri, intikamlarını, sevdikleri için verdikleri savaşı okuyoruz...
Öncelikle bu kitapta Whit ve Devil'i okumak çok güzeldi özellikle onların aile ilişkilerini ve evli mutlu çocuklu halleri çok güzeldi.
Grace'i ilk kitaptan beri büyük bir gizemi vardı, güçlü, savaşçı ve kendi ayakları üzerinde duran, çoğu kadının o dönem başaramayacağı bir şeyi başarmış bir kadın okuduk ve burada onun iç dünyasını okumak çok güzeldi.
Ewan'ın Grace için göze aldıkları, kardeşleri için aldığı riskler, her şeyden vazgeçercesine tavırları ve daha da önemlisi özlemini duyduğu, hasretini çektiği şeyleri kardeşlerinin sahip olması ve elindekilerle yetinmeyi kabullenir halleri de çok iyiydi.
Grace'in elinde barındırdığı güç, çevresindeki kadınların sahip oldukları yetenekler ve daha da önemlisi normalde historical romans kitaplarda görmediğimi şekilde kadınların dövüşmesi, güçlü duruşu ve erkeklere taş çıkartan halleri çok iyidi...
Ancak bütün bunların yanında kitapta bir şeyler eksik gibiydi. Akmıyordu... gitmiyordu... değişik bir şekilde okurken sıkıyordu. Bir şeyler eksik ya da olmamış hissi veriyordu ne yazık ki. Tam olarak neydi böyle hissettiren bilemiyorum ama okurken çok zorlandım. Normalde bu türde bir kitap benim elimde en fazla 3 gün durur ki o da çalıştığımdan dolayı ancak bu kitap 5 günde bitmek bilmedi... çoğu zaman elime alasım da gelmedi neden böyle oldu bilmiyorum ama kitapta bana hissettiren bir şeyler vardı.
Ewan'ın sebepleri böylesine bir intikam için çok sıradan, tahmin edilebilir geldi... daha büyük bir şey bekledim...
Grace'in daha ağır bir intikam almasını bekledim. İlk kitaptan beri intikam deyip durdular, Ewan'ı süründürmek istediler falan bu muydu yani dedim...
Ama sonu güzeldi. Sonrasında aşk için göze alınanlar, mutlu aile tablosu falan çok güzel kurgulanmıştı o kısımları çok sevdiğimi söylemeliyim. Özellikle son bölüm...
Genel olarak çok severek okuduğum bir seri olsa da son kitabı çok sevdiğimi söylemeyeceğim. Zaten uyarılmıştım son kitap iyi değil diye ama dinlememiştim keşke dinleyip beklentimi düşürseydim dedim.
Ben nazarımda 5 üzerinden 3'lük bir kitaptı ne yazık ki :(
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın