6 Ocak 2020 Pazartesi

0 Büşra Toraman - Zincirlenmiş Kalpler (Amazon Efsaneler #1)


~~~*~~~
Gregg gözlerini birden ona çevirdi. Aleka bakışlarına karşılık verirken öfkesini ve nefretini salamadı. Gregg de öyle.
"Artık düşman takımlardayız, prenses."
"Hep öyle değil miydik zaten?"
~~~*~~~


Yoruma kitabın son cümlelerinden bir alıntıyla başlıyorum. Hani bazı filmlerde son gösterilir de merak edersiniz o sana nasıl gelindiğini bilmek için izlemek gerekir ya öyle olsun dedim :) Kitap bu şekilde bitiyor bu yüzden 2. kitabı almadan başlamayın. Seriyi tamamlayıp peş peşe okuyun ;) 

Amazon Efsanesi'nin ilk kitabı Zincirlenmiş Kalpler'in yorumuyla karşınızdayım. Hazır kitaplar yeni kapaklarıyla çıkmışken okuyayım dedim ve bunca zaman neden okumadım diye kendime kızdım. 

Büşra Toraman'ın çıkan birçok kitabı olmasına rağmen benim yeni tanıdığım Türk yazarlardan biri. Akıcı, merak uyandırıcı ve sürükleyici bir kalemi olduğunu hissettim. Diğer kitapları nasıldır bilmiyorum ama bu kitap fazlasıyla merak uyandırıcıydı. 

Türk yazarlardan böylesine güçlü fantastik kurgular okumak muhteşem bir şey. Aslında komple de fantastik değil günümüzü fantastik detaylarla taçlandırmış ve bambaşka dünyanın kapılarını açmış bize.

~~~*~~~
"Acil bir durum olmadığı sürece, en az iki saat dinlenmeden beni uyandırmaya  kalkma. O zaman gerçekten sinirli olabiliyorum."
"Yani şu andaki gibi mi?"
Aleka gözlerini devirirken elini salladı. "Acil durumda kastım, evin yanması ya da balıklara bir şey olması. Tehlikede olan sensen, lütfen sessizce acı çek!"
~~~*~~~

Zincirlenmiş Kalpler kitabının kısaca konusuna değinmek gerekirse; FBI ajanı olan Gregg üniversite öğrencileri cinayetlerini araştırırken gizemli bir kadınla yani Aleka ile karşılaşır. Kadın bir amazon gibi giyinmiş olmasının yanında hızı, görüş mesafesi ve gücü Gregg'in amazonlar hakkındaki gerçeklik şüphesine düşmesine neden olurken cinayetlerin altında da sıradan bir seri katil olmadığını düşünmeye ve inanmaya başlamıştır. Bu cinayet döngüsü içerisinde hem katili yakalamaya hem de kendisi hakkındaki gerçekleri öğrenmeye çalışırken çok daha şaşırtıcı şeyler öğrenip daha büyük bir savaşın ortasına kalır. Geçmişini araştırmak için ve gerçekten insan değilde Koper olup olmadığını öğrenmek için Aleka ile onun vatanına giden Gregg hayatına dair bütün geçmişini etkileyecek gerçekleri öğrenir ve bu da devamında büyük bir savaşım kapısını açar.

Gregg'in ajan olması ve cinayetleri çözerken ki tutumları kendimi sıkı bir polisiye okuyormuşum gibi hissettirdi. Her ne kadar cinayetlerin ardındaki sırlar bambaşka olsa da polisiye detayları ve Gregg'in tutumları çok iyiydi. Yazar kesinlikle iyi bir polisiye okuru ya da izleyici diye düşündüm. O detayları ve kurgunun o kısmını çok sevdim. 

Öğrencilerin cinayetleri ve o sıradaki kargaşa, gizem süper yazılmıştı. Hiç beklenmedik anda olan ölümler ve adli tıp detayları çok iyiydi.

~~~*~~~
"Herkes heyecan için dağlara tırmanır ama ben Amazonların arasına gidiyorum."
"Cesur bir adamsın," dedi Aleka, Gregg arabaya bindiğinde. 
"Olaylar sona erdiğinde, cesur ve ölü bir adam olmamayı umuyorum."
"Öyle bir ihtimal de var tabi," dedi Aleka, Gregg hangi yoldan gideceklerini sormuş gibi sıradan bir sesle.
~~~*~~~

Aleka'nın amazon olması ve insanların arasına ilk defa karışması ile ilgili detaylar da çok iyiydi. Resmen gülümsetti o kısımlar. Teknolojiyi bilmemesi, bizim sevdiğimiz lezzetleri sevememesi ve bize normal ve rütin görünen birçok detayın ona yabancı olması... bunlara verdiği tepkiler çok iyi yazılmıştı.

Her ne kadar amazonların erkeklerle ilişkilerinin olamayacağı gerçeği olsa da Aleka ve Gregg arasında bir şey olmasını bekledim. Aslında olurdu da Gregg'in geçmişindeki o sırlar olmasaydı. 

Aleka ve Gregg'in öpüşmeleri, öpüşme muhabbetleri sanırım en eğlenceli satırlardı. Yani Aleka'nın ciddiyetinin yanında Gregg'in muzırlığı çok güzeldi.

Kitabı okurken Koperlerin de amazonlar gibi olacağını düşünmüştüm ama beni yanılttı. Gregg'in koperlere katılacağına dair hep bir şüphe vardı içimde va bu konuda da yanılmadım çünkü onların yaşam tarzı daha insancıldı en azından.

Kitabı okurken fantastik olup olmayacağı konusunda çok tereddüt ettim ama denizkızlarını görünce direk dedim fantastik diye. Öyle güzel bir kurguydu ki fantastik olamaz gerçektir falan diye okuyordum hep. Denizkızları hoş bir detay oldu kitapta. 

Ahh bir de kitabın sonu... eğer okumaya niyetiniz varsa -ki bence olmalı- seriyi komple alıp okuyun çünkü öyle bir son var ki ilk kitapta damdan düşmüş gibi kalıyorsunuz ve hani ikinci kitap falan diyorsunuz.

~~~*~~~
"Erkekler beni dişi bulmaz ki neden beni beni öpmek istiyorsun?" Kafasının karıştığı açıkça belli oluyordu. Bu sefer kaşlarını öfkeyle değil, merakla çatmıştı. "arkadaşlarım benim Amazon'dan çok Koper olduğumu bile söylüyor.
"Bir erkek olarak garanti veriyorum ki, sen mükemmel derecede dikkat çekicisin. İspatlamamı ister misin?"
~~~*~~~


Mutlaka okuyun bence seversiniz. Büşra Toraman resmen günümüzü ve fantastik dünyayı muhteşem bir şekilde birleştirmiş ve içerisine aşkı ve polisiyeyi serpiştirmiş. Ben sevdim keşke 2. kitap elimde olsa da başlasam dedim. 

Tavsiye ederim okuyun.






~~~*~~~
Aleka'yı öperken hissettiği şey güvenlikten ziyade, hayatı son sürat giden bir arabada yaşamak gibiydi. Sonunda ölümün olduğu bir sürüşü geciktirmek gibi. Tehlikeli olabilirdi ama heyecanlıydı. Bu öpücükte baştan sonra heyecan veren ve tüketen bir şeyler vardı. 
~~~*~~~


Kitabın adı        : Zincirlenmiş Kalpler
Yazarı                : Büşra Toraman
Seri Sıralaması : Amazon Efsaneleri #1
Yayınevi             : Ephesus Yayınları
Sayfa sayısı        : 484

Kitabın tanıtım yazısı: 

Cinayetler, yalanların ve hırsların arkasına saklanmıştır. Tıpkı bazen aşkta olduğu gibi. O yalanı yaşamak mı isterdiniz, yoksa kaybedeceğinizi bile bile gerçeği haykırmak mı?

FBI Ajanı Gregg Reese sekiz yıl sonra, acı bir şekilde ayrıldığı evine geri dönüyordu. Blacksburg'deki Virginia Tech Üniversitesi'nde seri cinayetler işleniyordu. Dört erkek öğrenci öldürülmüştü ve katilin durmaya niyeti yoktu. Ortağı Kyle'la beraber Blacksburg'deki cinayetleri çözmeye gönderilmiş olan Gregg'in ilk görevi, üniversitede öğretmen rolüne bürünmekti.

Ve bir kadın Gregg'e yardım etmeye gelir. Gizemli, yabani ve ilgi çekici bir kadın... Belanın kaçınılmaz olduğu bir kovalamaca ve bulmacanın içine düşen Gregg, doğruyu bulmak için gizemli kadının yardımını kabul etmeye karar verir. Yalanlarla örülmüş olan olayların arasında en az yalan olanı bulmaya çalışan Ajan Reese, çok geçmeden elinde olan doğruları da kaybetmeye başlar.

Tüm bu yalanların içinde gerçek aşkı bulmak ve onu bulduğuna inanmak o kadar kolay mıydı sahiden? Peki ya amazonlara ve daha birçok doğaüstü yaratığa?

Her AŞK kendi hapishanesini yaratır. Ya MAHKÛMU olursunuz, ya gardiyanı…



Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın