Size çok sevdiğim bir seri olan Asil Korsanlar Serisi'nin ilk kitabı Esir Yürek'ten birkaç alıntı getirdim. Tabi ki yorum bir sonraki postta yer alıyor ama daha kolay ulaşmanız adına ben sizlere alıntılardan önce bütün serinin yorumlarına kolaylıkla ulaşabilmeniz için link bırakacağım. Tabi seri sıralamasıyla beraber :)
Bir aşk hikayesi olmasının yanında aile ilişikileri, arkadaşlık ilişkilerini okuyoruz ve tabi bununla kalmıyor aynı zamanda iki gencin özgürlük için çırpınışlarını da okuyoruz.
Bu arada bu seri bilmeyenler için belirteyim historical romans türünde bir seri.
Serinin sıralaması aşağıdaki gibidir.
Asil Korsanlar Serisi
Şimdi sizlere alıntıları paylaşıyorum :)
"Bitti, artık özgürsün, meleğim! Kanatların şimdi kopmuş olsa bile bir gün gelecek, yerine daha pırıltılı ve güçlüsü çıkacak. Sonsuza kadar özgürlüğe uçacaksın."
*****
Ümitlenmek, zaman tırmanmaya çalışmak kadar boş bir çabaydı. Kayıp düşeceğinizi bile bile yeniden denemekse aptallıktı.
*****
"Konuş benimle, Sagirah! Daha önce yaptığın gibi bağır, çağır, çığlık at! Gerekiyorsa vur bana ama bir şeyler söyle! O cıvıldayan neşeli sesini özledim..."
*****
"İnsanlar küçümseyemeyeceğin kadar değerlidir, Sagirah. Konumundan dolayı onlara farklı isimler versen de özünde her insan değerlidir."
Onun kısık ve boğuk sesini dinleyen Ayrin, gerçekten kırıldığını düşündü. "Seni küçümsemedim. Sadece örnek vermek istemiştim." Konuşurken sesi titrek ve ağlamaklıydı.
"Biliyorum ve seni affediyorum…"
*****
Fahid, tam karşısına geldiğinde uzun uzun onun yüzüne baktı. Değdiği her noktayı kızıl alevlere veren bakışlardı bunlar. "Yapamıyorum Sagirah, senden uzak durmuyorum."
"Benden uzak durmanı istemiyorum."
"Durmalıyım! Senin için yanlış adamım! Bunu bilmek ve yine de senden vazgeçmemek, ne demek bilmiyorsun!"
Yerinden kalkan Ayrin, yeni tıraş olmuş yanağının kayganlığını parmak uçlarında hissederek okşadı. "Kaderde payına düşen bensem, neden karşı geliyorsun? Sen benim koruyucu meleğimsin. Tanrı, küçük bir kızken seni bana gönderdi. Şimdi ise gelecek hayatımda her gün yanımda olman ve beni koruyup sevmen, benim de kalbimdeki bütün sevgiyi sana vermem gerekiyor. Bunu benim kadar sen de görmelisin."
Fahid, onun yanaklarından kayan bir damla yaşa dudaklarını bastırdı. "Bu çılgınlık! Ben uzun yıllar köle olarak yaşamış bir adamım, sen ise bir leydisin. Bu imkansızı gerçekleştirmeye çalışmak, cennet ve cehennemi bir arada tutmaya çalışmak kadar olanaksız."
Ayrin başını sallayarak, "Artık bir köle değilsin. Benim sana uygun olabilmem için aynı kaderi yaşamam gerekiyordu. Bütün olanların tek açıklaması bu! Yoksa seni nasıl anlayabilirdim? Bu dünyada bana uygun olan tek adamsın. Aramızdaki farklılıklar sadece saçmalık ve umurumda değildi. Sen benimsin! Bunu ilk gördüğüm günden beri biliyorum," dedi bir solukta.
*****
"Sen dışarıya yalın ayak mı çıktın?"
Genç kız ayaklarına bakarak gülümsedi. "Seni görünce aklıma bile gelmedi."
Fahid onu kucaklayarak mutfağın arka kapısına doğru yürüdü. "Sen kocaman bir bebeksin."
Ayrin kollarını onun boynuna sevgiyle sararak sıkıştırdı. "Belki de beni böyle taşıman için özellikle giymemişimdir."
Genç adam onun alnına bir öpücük kondurdu. "Böyle şeyler yapmana gerek yok. Söyle yeter, ömür boyu seni böyle kucağımda taşımak için ne gerekirse yaparım."
*****
Genç kız onun tıraşsız yüzüne dokundu. Gözleri derin okyanuslar kadar çalkantılı görünüyordu. "Senden vazgeçmedim! Asla vazgeçemem! Beni bırakırsan ölürüm!" diye fısıldadı.
Genç adam onu kucağına çekerek öyle sıkı kucakladı ki genç kız bir an nefes alamadı. "Sensiz nasıl yaşanacağımı unuttum. Öylesine içime işledin ki sensiz nefes bile alamıyorum. Şu son haftalar, dünyamın sadece sen olduğunu alamama yetti."
*****
"Bana sürekli emirler mi yağdıracağını mı söylüyorsun?"
"Bir kadının görevi bu değil mi? Eşinin emirlerini yerine getirmek..."
Ayrin onun göğsüne vurdu. Boğuk gülüşünü duyduğunda kendisiyle alay ettiği için bir daha vurdu. "Hayatını cehenneme çevirmeyi planlıyorum!"
"Yaşadığım cennette öylesine kendimden geçeceğim ki cehennem alevleri beni kavursa da bu sarhoşlukla fark etmeyeceğim."
*****
"Yüreğim sana esirken, bedenimi uzakta tutman bir işe yaramayacak! Gururumun boyun eğdiği tek varlık sensin ve senin için sonsuza kadar köle kalmaya razıyım."
Genç kız uzanıp, dudaklarına doyumsuz bir öpücük bırakırken, "Seni sevdiğimi söylemiş miydim, Lord Esir Yürek?" diye fısıldadı.
Beline dolanan kollar sıkışıp, narin kıvrımlarını sert bedenine yapıştırırken, "Daha fazla esir, hem de gönüllü bir esir olmamı istiyorsan sürekli söylemelisin, Sagirah. Sonsuzluktan sonrasında da aşkına ihtiyacım var," diye fısıldadı sevgiyle.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın