~~*~~~
Sen benim hayatımın en önemli kısmısın Lily. Ben, sana mutluluk getiren kişi olmak istiyorum. Sana acı veren değil."
~~~*~~~
Colleen Hoover'ın Çirkin Aşk kitabını ve bir de orijinal dilden novellasını okumuş ve kalemini sevmiş biri olarak çıkan her kitabını aldığımı itiraf etmeliyim. Ama ne yazık ki alma hızımla okuma hızım arasında baya bir fark var.
Sanırım bu kitap yazarın kitaplarını okumama neden olacak çünkü cidden yazarın kalemini sevdiğimi bana yeniden hatırlattı. Ama tabi ki bu kitabın muhteşem olduğunu da düşündürtmesin. Kesinlikle eksikleri vardı bence...
Daha detaylı yorumu zaten aşağıda yapacağım ama kitabın genelini sevdiğimi söyleyerek yorumuma başlayayım.
~~*~~~
Sadece on beş dakika bir insana bunu yapabilirdi. Bir insanı mahvedebilirdi.
Bir insanı kurtarabilirdi.
~~~*~~~
Kitabın konusuna öncelikle değinmek istiyorum; Lily, küçüklüğünde babasının annesine şiddet uyguladığı bir evde büyümüz bir genç kadındır. Henüz 15-16 yaşlarındayken arka evlerinde yaşayan kimsesiz bir genç olan Atlas'ta kaçışı bulmuş, onunla arkadaşlığa başlamış ve bu arkadaşlığın sonucunda da aşkı tatmış olarak büyürken içten içe de annesinin babasının şiddetine karşı çıkmamasından nefret ederken babasından da nefret etmeye başlamıştır. Atlas ile ortak olan geçmişinde bir de ortak acıları vardı o da Atlas'ın da istismara maruz kalmasıdır. Aradan geçen yıllardan sonra büyüyüp genç bir kadın haline gelen Lily, babasının cenazesinin akşamında bir genç adamla tanışır. Ryle ile tesadüfi tanışmalarından ve aralarındaki birbirlerini tanımamanın verdiği güvene ve biraz da bir daha görmeyecek olmanın verdiği rahatlıkla konuşarak geceyi geçirip sonrasında yollarının ayrılması ile ikisi de kendi hayatlarına devam ederler. Ancak bir gün... Lily hayali olan çiçekçi dükkanını açar ve o sırada içeriye giren ve iş aradığını söyleyen Allysa'nın içeriye girmesiyle hayatı tamamen değişir çünkü Allysa, Ryle'ın kız kardeşidir. Bir kez daha yolları kesişen Lily ve Ryle arasında başlayan ilişki Ryle'ın geçmişinde yaşadığı travma ve sonrasında gelen öfke kontrolü sorunu ikilinin bütün aşkını etkiler. Üstelik ansızın karşısına yetişkin, kendini toparlamış ve bir kariyer yapmış olarak çıkan Atlas'da olayları Lily konusunda baya karmaşık hale getirir. Her ne kadar Atlas'ın beklentisi olmasa da tek istediği Lily'nin mutluluğu olmasına rağmen onun kendi ilişkisinde şiddete maruz kalmasını engellemeye çalışmaktadır. Lily'nin yapması gereken tercihler, sevdiği adam ve geleceğe dair aldığı kararların hikayesini okurken aşık bir kadının sevdiği adamdan vazgeçişini ve bir kez daha hayatını kurma çabasını okuyoruz.
Öncelikle kitabın en etkileyici kısmı kesinlikle yazarın kitabın sonuna yazdığı nottu. Kitabın duygusal kısımları vardı sonlarına doğru gözlerimi doldurduğu yerler... ama yazarın son notu bir kaç damlanın izinsizce yanaklarıma süzülmesine neden olduğunu itiraf etmeliyim.
Yorumum spoiler içerikli olabilir öncen uyarıyorum sonra bana kızmayın ;)
~~*~~~
"Kötü insan diye bir şey yoktur. Hepimiz sadece bazen kötü şeyler yapan insanlarız."
~~~*~~~
Lily'nin annesinin babasının şiddetine maruz kalıp da her şeyi kabullenmesi, bunu reddetmemesi ve babasını terk etmemesi... okurken bunu yaşayan kadınlar var... kocasını terk edecek gücü kendinde bulamayan kadınlar... her ne kadar anlayamasam da bu durumu ama ne yazık ki yaşanıyor...
Aynı şey Lily için de olmadı mı? Ryle kocasıydı... sevdiği adamdı... bebeğinin babasıydı... yaşadığı tereddütler... içindeki aşk... okurken evet Lily'e hak veren bir yanım vardı. Küçücük de olsa... Yine de yaşanılan ikilemi asla anlayamayacağım. Sanırım bunu kabullenememek, içine sindirememek o durumu yaşamamış olmamızdan kaynaklanıyor. Hani derler ya davulun sesi uzaktan hoş gelir.. içindeyken yaşadığın ikilemler ve tereddütler daha başkadır işte bu kitapta da Lily, annesi şiddete maruz kaldığında neler hissetti sonrasında kendi tereddütleri... güzel anlatılmıştı. Sadece azıcık daha duygu yüklenebilinirdir. O kısımları sanırım biraz yüzeysel geçmek istemiş yazar ki sonundaki nota bakılırsa detaylandırmak da onun için oldukça zor olurdu... Yine de yüzeysel geçilemeyecek bir konu olduğunu düşünüyorum.
Ryle ise... Lily'e karşı olan aşkına ve buna rağmen yaptıklarına kıyasla kusura bakma adamım her ne kasar seni sevecek dahi olsam benim için o ilk hamle yapıldığında ipin çekildi. Her ne kadar mükemmel bir adam da olsa... geçmişten yaralı da olsan... bazı şeyler, özellikle böyle bir mevzu benim kitabımda bahane kabul etmiyor!
Lily ve Ryle'ın kızları olduğunda o odada konuşma vardı ya... işte bütün kitap boyunca benim gözlerimi dolduran tek sahneydi. O sahneyi alıntılayacağım bir sonraki başlıkta... Ama oradaki satırlar... işte gerçekten sevmenin ne demek olduğunu ve gerçekten hata yaptığını bilen bir adamın vereceği tepkiyi verdi Ryle... suçunu biliyor ve kabulleniyordu. Bununla da kalmadı sonucuna katlandı. İyi bir baba olabilirsin adamım ama sen asla ilişki adamı olamazsın. Tıpkı kitabın başında dediğin gibi tek gecelik ilişkilerin adamısın sen.
Allysa ise... kadına hayran oldum. Ryle ile kardeş olmalarına rağmen Lily'nin arkasında durması ve ona destek çıkar halleri takdirimi kazandı.
~~*~~~
Bana istediğim şeyi verdiğini düşünüyordu çünkü benim için istediği tek şey mutlu olmamdı. Aptalca bir nedenden ötürü, hiçbir zaman bu mutluluğu onunla yakalayabileceğimi hissetmemişti.
~~~*~~~
Atlas ise... geçmişin onda bıraktığı yaralara rağmen güçle hayatta kalması ve kariyer yapması çok güzel bir detaydı. Ki geçmişlerini de okuyoruz o geçmişten sağ çıkabilecek kadar güçlü olması çok güzeldi. Daha da önemlisi Lily'nin zor anında yanında olması... onu hala sevmesi... kendini hazır hissettiğinde Lily'nin kendine geleceği umuduyla beklemesi çok güzeldi.
Kitap aile içi istismarı anlatırken değindiği detaylar ve aslında sevebileceğimiz karakterlerin içindeki karanlık yanlar güzel anlatılmıştı.
Kitap çıktığında birkaç yorumuna güvendiğim kişilerin yorumlarına baktım ve beklentimi karşılamayacağını düşünmüştüm ama ben sevdim. Beğendim kitabı.
Yazarın kalemini sevenlere tavsiye ederim :) Benim nazarımda 5 üzerinden 4.5'luk bir kitaptı. 🌟🌟🌟🌟
~~*~~~
"Benim gibi olma Lily. Onun sen sevdiğine inandığını biliyorum ve sevdiğine de eminim ama seni doğru şekilde sevmiyor. Seni, sevilmeyi hak ettiğin şekilde sevmiyor. Eğer Ryle seni gerçekten sevseydi, senin onu affetmene izin vermezdi. Seni terk etme kararını kendisi alırdı; böylece sana bir daha asla zarar vermeyeceğinden emin olurdu. Bir kadın bu şekilde sevilmeyi hak eder Lily."
~~~*~~~
Kitabın adı : Bizimle Başladı Bizimle Bitti
Orijinal adı : It Ends With Us
Yazarı : Colleen Hoover
Çevrimen : Gözde Soykan
Yayınevi : Epsilon
Sayfa sayısı : 376
Kitabın tanıtım yazısı:
“Gelecekte Bir Mucize Olur Da Kendini Yeniden Âşık Olacak Durumda Bulursan, Bana Âşık Ol.”
Ailesinden ona miras kalan öğrenilmiş çaresizliğe başkaldıran Lily’nin tüm acılara rağmen yeniden doğuşunun ümit ve sevgi dolu hikâyesi...
İçine doğdukları aileyi seçememenin yarattığı acının üstesinden beraber gelmeye çalışan Lily ile Atlas’ın hayatlarındaki ve hayallerindeki dönüşüm hayranlık uyandırıyor. İlginç tesadüflerle bezeli bu romanı okurken kendinizden bir parça bulacaksınız.
Bizimle Başladı Bizimle Bitti, asla vazgeçmeyen ve “yüzmeye devam etmek” isteyenlerin kitabı; başkaldırının ve empatinin yazıya dökülmüş hâli...
“Colleen Hoover, cesaretle, umutla ve gözyaşlarıyla inşa ettiğimiz aşkın kırılganlığını hatırlatıyor bize. Kalbi çarpan herkes bu kitabı okumalı.”
Kami Garcia, The New York Times çoksatan yazarı
“Gerçekten muhteşem, çok dokunaklı ve etkisini her zaman hissedeceğiniz bir hikâye. Nesilden nesile, elden ele aktarılacak bir kitap.”
USA Today
“Colleen Hoover’ın en cesur ve cüretkâr romanı. Sizi hemen içine çekecek bir hikâye.”
New York Daily News
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın