Öngörü Serisi
"Brennus'un hakkı varmış. Ben güzel zehirmişim," diye mırıldayıp Reed'in göğsünden kalktım ve yastığın üzerine yattım.
"Brennus'un haklı falan değil. O sözleri kıskançlık ve kaybetmenin verdiği acıyla söyledi. Senin ne olduğunu biliyor. Tam da bu yüzden senden vazgeçemiyor."
"Neyim ben peki?"
"Unutulmaz. Sen gizlenemez bir sanatsın. Ehlileştirilemeyecek bir tehlike... Ölçülemeyecek bir aşk... Olası bir sonucu reddeden yeni bir kanun."
"Ve sen de benim yüreğimsin," diye fısıldadım.
*****
Brennus yanağımı okşamak için uzandı ama eli içimden geçti. "Seni bulamayacağım bir yere gideyim deme Genevieve," dedi gözlerindeki yumuşak bakışla.
"Beni mecbur bırakma," diye mırıldandım.
Kulağıma eğilen Brennus fısıldadı. "Aşkın akılda nasıl tutsak kalabileceğini bilemedim... Sürekli yeni şeyler öğretiyorsun bana Genevieve." Geri çekildiğinde yeşil bakışlarıyla gözlerimi tutsk etmişti.
"Keşke sana, yanmadan önce beni bırakmanı da öğretebilsem," diye fısıldadım.
"Zaten kavruluyorum."
*****
"Cidden seni o canavarlara vereceğimi mi düşündün Anya?"
Tuttuğu yay titrerken korku dolu bir sesle kekeledi. "Ben... Ben yanındaydım. Dinliyordum. Sana söylediler, duydum. Sen aç gözlü. İki melek istiyor. Gözlerimi kapadım ve nefesimi tuttum, çünkü onlar beni istemediğini bilmiyor. Senin için hiç olduğumu," diyerek nefesini verdi ve gözünün kenarından bir damla yaş aktı. Hemen elini kaldırıp sildikten sonra devam etti. Ve bu korku, daha önce bilmediğim korku beni hasta ediyor. Acıyor." Yumruğunu göğsüne kaldırdıktan sonra nihayet yüzüme baktı. "Beni öldürmelerinden korkmuyorum ama bana ihanet edeceğinden ve ölümü açık kollarla karşılayacağımdan korkuyorum."
"Bunu asla yapmam," dedim güçlü bir sesle. "Bunu sana asla yapmayacağımı bilmen gerek."
*****
"Seni benden alabilirler ve beni sevdiğini... veya beni istediğini sana unutturabilirler," dedi üzgün üzgün. "Bunu zaten Xavier'a yapmışlar gibi görünüyor."
"Bize bunu yapamazlar! İsyan eder, senin için savaşırım," dedim sert bir sesle. Reed dudaklarımı dudaklarıyla kapatıp neredeyse aklımı kaybedene kadar beni öptü.
"Böyle konuşma Evie," diye fısıldadı ağzıma doğru. "Sen onların gözdesisin. Senden sakladıkları her şeyin bir amacı var ve bu amaca güvenmelisin."
"Eğer seni benden alırlarsa yüreğimi benden saklamış olurlar," dedim kısık bir sesle.
Reed'in bakışları yumuşadı. "Ve sen de biraz önce cennetin ve senin gözünde ne kadar sevilmeye değer olduğumu kanıtladın. Yüzyıllardır yaşıyorum ama böylesine bir güzelliğin dudaklarından benim duygularımın yankısının tutkuyla döküleceğini ummamıştım asla."
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın