~~~*~~~
Bazen istediğimiz şey tam önümüzde dursa da onu en son fark eden biz oluruz.
~~~*~~~
Christina Lauren'in birkaç kitabını okudum ve bunu da onlara güvenerek aldım. Ama hoşlandığınız bir yazarın her kitabı çok iyi olacak diye bir kural yokmuş bunu bu kitapla bir kere daha anladım. Gerçi yazarın henüz elimde birçok kitabı var -yan serisi- onların nasıl çıkacağını da bilemiyorum.
Yoruma direk eleştirel şekilde başlayınca çok kötü falan dememi bekliyor olabilirsiniz ama değildi. Çok kötü değil de sadece ortalamaydı. Güzel yerleri vardı ama sıkıcı ve akmayan yerleri de vardı. O yüzden ortalamaydı diyebilirim.
Tek kitap, seri değil... hatta okurken karakterlerden dolayı acaba seri mi diye düşündüm ve bakındım da ama değil. Tek kitap.
~~~*~~~
Gülümsemesi bulutların arkasından çıkan güneş gibiydi.
~~~*~~~
Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; küçük yaşlarda annesini kaybeden Millie, bir şekilde duygularını bastırarak hayatına devam etmektedir. Tamamen işine ve kariyerine odaklanırken kendisi gibi akademisyen olan ve önceliği işi olan 4 erkek arkadaşıyla beraber hayatına devam eder. Ancak yıl sonu partisi için her biri yanında kimi getireceğini konuşurken, bir flört uygulamasından birilerini bulma yönünde fikirler üretilir. Arkadaş grubundaki tek kadın olduğu için de aralarından Reid hemen yalnız gitmek zorunda kalırsa kendisine Millie'nin eş olabileceği fikrini ortaya atar. Bu konuşmalarından sonra Millie ile Reid'in arasında gelişen cinsel yakınlık bütün arkadaşlık dengesini bozar. Geçirdikleri tek bir gecenin sonunda ikisi de bir daha yaşanmayacağını, arkadaşlıklarının bozulmamasını ve ikisi arasındaki sır olarak kalması konusunda anlaşırlar. Ancak bu durum ikilinin çift olarak da yıl sonu partisine gitmesine engel de olmaktadır. Her ikisi de bir eş bulabilmek için flört uygulamasını kullanmaya başlar. Ancak Millie ve Reid arasındaki cinsel çekim ve enerji hat safhalarda olduğu için birbirlerinden de uzak duramazlar. Bu sırada Millie uygulamada sahte bir kimlikle hesap oluşturup da profili Reid ile eşleştiğinde de kendini onunla mesajlaşırken bulur. Kimseye açmadığı sırları Reid'e uygulama üzerinden anlatırken, mesajlaşırken bir yandan da Reid'in kendi sahte profiliyle mesajlaşmasına da içten içe bozulmaktadır. Ta ki artık ikisi de birbirlerini sadece arkadaş olarak görmediklerini fark edene kadar. Ancak Millie'nin sakladığı sır ikisinin de ilişkisini etileyecek, güvensizlik oluşturacaktır. Bunu nasıl çözecekleri de kitapta saklı 🙈
Öncelikle kitapta en çok hoşuma giden şey karakterlerin yetişkin olmaları. 29-32 yaş ortalamasında olan karakterler aynı zamanda akademisyenler. Yani kendi uzmanlık alanlarında üniversitede deçentlik yapıp profesörlüğü kovalayan karakterler. Bilimle ilgilenen karakterler. Aslında bu tür karakterleri severim ve sevdim de. Hep zengin iş adamları, CEO'lar okunmuyor araya bazen gerçekçi karakterler gerekiyor. Buradaki Millie, Reid, Ed, Chris ve Alex'in akademisyen olması çok güzel bir değişiklikti.
~~~*~~~
İçimde bir canlılık, ılık ve ısrarla büyüyen bir şey vardı. Bunun umut olmasından korkuyordum.
~~~*~~~
Ama... işte bu noktada amalar giriyor devreye ne yazık ki. Mesleki detaylar çok vardı ve bunlar zaman zaman detaylarda boğuluyormuşum hissi verdi. Bilim severim, ancak rom-com olacak hikayelerde değil sanırım. Ya da dozunda bırakıldığında. O sayfalar değişik bir şekilde akmadı gibi.
Arkadaşlıkları çok güzel anlatılmıştı. Beşinin arasındaki ilişki, arkadaşlık, birbirleriyle olan diyaloglar çok güzeldi. Birbirlerini öyle güzel tanımlıyorlar ki işte bu be dedirtti. Ama arkadaşlık ne kadar iyi anlatıldıysa aşk da o kadar yüzeysel kalmıştı. 😟
Millie ve Reid'in arasındaki ilişki de bir şeyler hep çok havadaydı. Yani normalde kitapları okurken hep en başından hissederiz ya ikili arasındaki kıvılcımları ama bunda o his yoktu ne yazık ki. Üzülerek söylüyorum ki ne yazık ki aşk konusunda sınıfta kaldı.
Şu kurgu ve karakterler daha iyi yazılabilirdi ve okuru kendine çok iyi bağlayabilirdi ama ne yazık ki bunu yapamadılar.
Ed, Chris ve Alex'in her şeyi anlaması, Reid ve Millie arasında hep bir şeyler olacak beklentilerinin olması bence daha iyi ifade edilmişti.
Kitaba dair çok uzun ve detaylı yorum yapmayacağım ama beklentinizi düşürerek okuyun derim. Çünkü cidden çok büyük beklentilerin kitabı değil.
Üzgünüm çocuklar bilim insanı olmalarınız bile bu kitabı kurtaramadı 😟 ama bu özelliğinizle kalbimi çaldınız 😇
Kitaba dair puanım 5 üzerinden 3 veriyorum. 🌟🌟🌟
~~~*~~~
Onu dikkatlice yere indirirken omzundaki hilal şeklindeki yara izini öptüm.
"Buraya bunun için mi geldin?" Uyku mahmurluğuyla ağır ağır konuşuyordu. Parmağını yüzümün hatlarında gezdirdi ve elimde olmadan dokunuşuna doğru eğildim.
"Buraya senin için geldim."
~~~*~~~
Kitabın adı : Yarım Gecelik Aşk
Orijinal adı : My Favourite Half-Night Stand
Yazarı : Christina Lauren
Çevirmen : Kübra Demir
Yayınevi : Yabancı Yayınları
Sayfa sayısı : 280
Kitabın tanıtım yazısı:
BAZEN İSTEDİĞİMİZ ŞEY TAM ÖNÜMÜZDE DURSA DA ONU EN SON BİZ FARK EDERİZ
Millie, onunla birlikte üniversitede çalışan dört erkek arkadaşının yanında kendini her zaman onlardan biri gibi hissetmişti. Hepsi yetişkin bekar insanlardı ve önemli bir törene katılmaları gerektiğinde geriye doğal olarak yapılacak tek bir şey kalıyordu: Çevrimiçi randevu uygulamalarına girmek.
Etkinlik için birer partner bulmayı kararlaştırdıkları o akşam, Millie ve gruptan en yakın arkadaşı Reid ateşli bir yarım gece geçirmişlerdi. İkisi de arkadaş kalmanın en iyisi olduğunda hemfikirdi. Böylece diğerleriyle beraber sağa kaydırmaya başlamışlardı.
Sürekli sapıkların denk gelmesinin ardından Millie planını değiştirip anonim bir profil oluşturmuştu. Catherine olarak daha çok kendisi gibi davranabiliyor ve bu yeni hali hoşuna gidiyordu. Ancak Reid'le eşleştiğinde ya daha önce hiç yapmadığı kadar gardını indirecek ya da her zamanki gibi susup en iyi arkadaşını kaybetme riskini alacaktı.
"Bu ikilinin şimdiye kadar yazdığı en iyi romantik komedi." −HelloGiggles
"Bu komik ve sürükleyici kitabın size bir uyarısı var: Arkadaşlarınızı yakın, çevrimiçi profillerini daha da yakınınızda tutun." −Kirkus
"Bu, çevrimiçi randevulaşmaya atılan seksi ve heyecanlı bir bakış." −Publishers Weekly (starred review)
"Christina Lauren asla yanıltmaz. Modern randevulaşmaya dair yine nefis ve sürükleyici bir bakış açısı sunuyor. Söz konusu modern aşkın nabzını tutan, flörtöz bir romantik komedi olduğunda hepimize bu ikiliyi sağa kaydıracağımızı tekrar hatırlatıyor." −Entertainment Weekly
Yaş ilerledikçe olgun karakterlerin olduğu kitaplar da dizi/filmler de daha çok hoşumuza gitmeye başlıyor sanırım. :)
YanıtlaSilKesinlikle öyle, sanırım çok gençlerin hikayeleri bizi tatmin etmiyor daha olgun ve yetişkin şeyler istiyoruz :)
Sil