25 Mart 2024 Pazartesi

2 Fatih Murat Arsal - Gecenin Gölgesinde (Gölge Serisi #2)


~~~*~~~
"İnan bana, hiç beklemediğin bir anda, hiç beklemediğin bir şekilde ben de çok sevdiğin bir kişiyi senden koparıp alacağım. Senin de canın benim kadar yanacak." 
~~~*~~~ 



Gölge Serisi'nin ikinci kitabı Gecenin Gölgesinde kitabının yorumuyla karşınızdayım. Yalanın Gölgesinde kitabından tanıdığımız ve Akreplerden biri olan Yılmaz Keydanlı'nın hikayesiydi tabi kiminle yine ilk kitaptan tanıdığımız Boran Karadağ'ın kız kardeşi Mihrimah Karadağ ile olan hikayesiydi.

Genelde Fatih Murat Arsal kitapları seri de olsa karakter serisi olduğu için bir yerde bağımsız okunabiliyordu ama bu kitapta size tavsiyem sıralı okumanız çünkü kurgusal bütünlük ve olay akışı birbirinin devamı niteliğinde... bu yüzden ilk kitap Yalanın Gölgesinde kitabını okuyun sonrasında bunu okuyun derim ben. 😇

Yine Fatih Hoca, aksiyonu bol bir kurgu yazmış ama bunun yanında çok güzel bir şekilde aile ilişkisini, arkadaşlığı ve aşkı da harmanlamış. Tabi ki yine keyifle okuduk, su gibi aktı kitaba bayıldık. 😇 Fatih Hoca'nın her kitabını hatim etmiş biri olarak bunu da edeceğimden hiç şüpheniz olmasın. 


~~~*~~~
"Beni sevmeyeceğini bile bile ona aşık olmam belki de aptallıktı ama inan bana, hiç pişman değilim. İnsan hayatta bir kez bile olsa iyi bir adama aşık olmalı... Bu mutluluğu tatmalı!"
~~~*~~~ 


Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Mihrimah normalde kongre için yurt dışında olması gerekirken iptal edildiği için İstanbul'dadır ve babası Deniz Karadağ ile ağabeyi Boran Karadağ'n dahil olduğu bir dava için ve sakladıkları bir adam için başları derttedir. Deniz ve Boran'a karşılık Mihrimah'ı kullanmaya karar vermeleri sonucunda Mihrimah'ın babası genç kadını en güvendiği ve Akreplerden biri olan Yılmaz'ın yanına gönderir. Çünkü şuanda Deniz Karadağ'a karşı tek koz Mihrimah'tır ve adam kızını korumak için güvenebileceği tek adamın yanına Yılmaz'ın yanına gönderir. Neyin içinde olduğunu bilmeyen Mihrimah ise babasının dediğini yapar. Ama kimin yanına gittiğini hedefe ulaştığında görür. Karşısında daha öncesinde iki kere karşılaştığı ve değişik bir şekilde etkilendiği genç adamdır. Etkilendiğini saklamak için de hep adamı eleştirmiştir. Şimdi hayatta kalmak ve babasının düşmanlarından kaçmak için Yılmaz'a güvenmek zorundadır. Yılmaz ise, genç kadının hayatının tehlikede olduğunu ve sakladıkları adamın nasıl da önemli bir adam olduğunu bildiğinden Mihrimah'ı peşindeki adamlardan korumak zorundadır. Bütün bu koşuşturmacaların arasında Mihrimah, babasının ve ağabeyinin nasıl da kendinden gizledikleri bir kimlikleri olduğunu öğrenir. Bunun şokuyla, yaşadıklarının şaşkınlığıyla ve Yılmaz'ın yaptıklarıyla bir rüzgara kapılan genç kadın, babasının küçüklüğünden beri kendini savunabilmesi için aldırdığı derslerin sebeplerini de anlamaya başlar. Bütün bu hayatta kalma koşuşturmacasının yanı sıra ilk tanıştıkları andan itibaren etkilendiği ama kendince bunu inkar ettiği Yılmaz'a karşı hisleri de her geçen gün daha da güçlü bir şekilde kök salmaya başlamıştır. Üstelik Yılmaz'da her ne kadar geri durmaya çalışsa da o da genç kadına kapılıyordur. Üstelik Yılmaz için daha da karmaşıktır çünkü öz kardeşi gibi sevdiği Boran'ın kız kardeşi abi gibi sevdiği Deniz'in kızıdır Mihrimah. Kendisini onlara ihanet ediyormuş gibi hissediyorken bir yandan da Mihrimah'a karşı da koyamıyordur. Şimdi hayatta kalmanın yanı sıra peşindeki adamlardan da kurtulmaları gerekmektedir bir de... birbirlerine karşı olan hislerle de baş etmeleri gerekmektedir. Hayatta kalmanın ve aşkın savaşı... kimin kazanacağı ise kitapta gizli 😎


~~~*~~~
Güllere sevgiyle dokunan şu adam, belinde tabancasıyla tehlikeli birisi olsa da genç kadına karşı güllere olduğu gibi nazik ve ilgili davranmıştı.
~~~*~~~ 


Öncelikle yorumun başında dediğim gibi Yalanın Gölgesinde kitabıyla sıralı okunmalı çünkü kitabın sonunda Alanya'da Boran ve Deniz'in bir çatışması oldu, bu çatışma ve savaşma anında İstanbul'da Mihrimah'ın başı derde giriyor. Bir ekip orada Boran ve Deniz'in öldürmeye çalışırken bir yandan da bir ekip Mihrimah'ı kaçırıp Deniz'e karşı kullanmayı amaçlıyor. Bu kitapta Mihrimah'ın peşine düşülmesiyle olayları başlatıyor zaten. Bu yüzden sıralı okunması gerekiyor ki havada kalan ya da anlaşılmayan bir olay olmasın. 

Kitapta en hoşuma giden kısım diğer kitaplardan farklı olarak direk olaylardan başlamasıydı, seriliğin hakkını vermiş ve Alanya'da olaylar olurken onunla aynı zamanda İstanbul'da da olayların gelişmesiydi. Kitaptaki o koşuşturmacalar, kovalamacalar, kaçmalar, olayların döngüsü çok güzeldi. He çok güzel bir değişiklikti hem de diğer kitaplardansa daha çok Akrepler'in yeteneklerini, becerilerini gördük. Ki bence bu çok iyi yazılmış ve kurgulanmıştı. 

Yılmaz'ın problemleri ön görmesi, önlemleri alması, hareketlerinin hep önceden hesaplanarak yapılması, karşıdan gelecek hamleleri stratejik olarak görebilmesi çok iyi anlatılmıştı. Tek tahmin edemediği hamle Melike olayı oldu ama neyse ki o da sonucu kötü olmadı... olayın gelişme kısmı felaketti ama sonucu kötü olmadı, olsaydı açıkçası üzülürdüm. 

Sapanca'daki detayları çok sevdim, sanırım bir oralara gidip görmek isterdim dedim okurken çünkü bana yaklaşık bir saatlik mesafede olmasına rağmen gitmemiş olduğum için kendimi ayıpladım şuanda. 

Yılmaz'ın yetenekleri, korkusuzca savaşması süperdi. Sapanca'daki hamlesi ya da kum deposundaki hamleleri soluksuz okunuyordu. O kısımları çok sevdim. 



~~~*~~~
"Asla olmaz dediğim her şeyin olabileceğine inanırım ben. O yüzden hiçbir şeye şaşırmam."
~~~*~~~ 



Mihrimah'ın da hakkını yemeyelim şimdi. Kum deposunda Yılmaz ve Sinan deponun içini hallederken genç kadının dışarıda yaptıkları... yürü be kızım dedim. Babasının kızı işte modunda okudum. 😎

Aksiyon kısımları muhteşemdi çok sevdiğimi itiraf edeyim. 😇

Bütün bunların yanında tabi ki aşk kısmı da vardı... Mihrimah'ın cesaretini taktir ettim. Çoğu adımı kendisi attı ve demek ki aşık bir kadın istediği adamı elde eder yeter ki o adamı istesin dedim. 😎

Yılmaz'ın korkularını ve tereddütlerini de anlıyordum. Haklıydı da... ama buna rağmen de içindeki o duygular öyle baş edilemez hale geldi ki adamım sonunda bir ilişkiye varım dedi. Eee aşkı artık bastıramayacağı kadar güçlüydü demek ki. 

Özellikle Yılmaz'ın Deniz ve Boran konusundaki hisleri, tereddütleri de çok mantıklıydı ama beklediği gibi karşılanmadı. Çünkü tepki göreceğini düşünürken Deniz ve Boran için Allah'tan istediler bir göz O verdi iki göz gibi oldu resmen. Resmen biri kız kardeşine biri kızına çöpçatanlık yapmadığı kaldı. 😂

Bir de şey dikkatimi çekti. Yılmaz'ın geçmişten gelen düşmanları.. Nika'nın babası detayı... onun, milletvekiliyle olan konuşmaları... açıkçası eğer iş birliği yapsalardı beni şaşırtmazdı, her kitapta olan şey derdim onu da bekledim. Ama Fatih Hoca şaşırtıcı bir hamle yaptı konuda. İşte bu yazarlıkta profesyonellik dedim. Çünkü okuru şaşırtmak bence bir kitabın en hit noktalarıdır o satırlar şaşırttı. 



~~~*~~~
"Çevremdeki herkese ölüm getiren birisiyim. Bizim işlerde değer verdiğin hiç kimse olmamalı."
~~~*~~~ 



Kitabın yarısından fazlası aksiyon ve bu aksiyonun içinde yer alan aşkın filizlenme aşamasını anlatıyordu. Bu kurguyu çok sevdim çünkü genelde aşk olur sonrasında içerisine aksiyon katılır falan bunda olayların ters olası şaşırttı ve ben beni şaşırtan kitapları çok severim. 😇

Mihrimah'ın girişken karakterini, istediklerini elde etmek için çabalar hallerini ve gücünü çok sevdim. Böyle kadın karakterlere bayılıyorum.

Şuan spoiler sınırında dolanıyorum, o yüzden yorumumu kısa keseceğim ancak çok severek okudum ve çok sevdim kitabı. Yine Fatih Hoca beni şaşırtmadı ve beklentimi karşıladı. 

Severlere de tavsiyem çok bekletmesinler hemen okusunlar. Ayyy özellikle bu ay o kadar fiyasko kitap okuduktan sonra okumaya küsme sınırında dolanıyordum ama ilaç gibi geldi bu kitap. 

Tabi ki kitaba puanım 5 üzerinden 5 yıldız. 🌟🌟🌟🌟🌟


~~~*~~~
"Benim gibi bir insanın hayatını bile kolayca renklendiriyorsun. Yaşama sevincin ve enerjin bana iyi geliyor."
~~~*~~~ 



Gölge Serisi





Kitabın adı     : Gecenin Gölgesinde
Yazarı            : Fatih Murat Arsal
Seri Bilgisi       : Gölge #2
Yayınevi          : Ephesus
Sayfa sayısı     : 416


Kitabın tanıtım yazısı: 

Sınırlarda yaşayan korkusuz bir adam...
Tutkuyu hiç tatmamış hayat dolu bir kadın...
Ve iki zıt insanı bir araya getiren ölümcül bir serüven!

Her zorluğa rağmen gecenin en koyu gölgesini bile aydınlatan engellenemez güçte özel bir aşk!

Hızlı temposuyla başınızı döndürecek, her ortamda aşkın filizlenebileceğini hissettirecek bir FMArsal romanı daha!

Serinin ilk kitabı Yalanın Gölgesinde ile kalplere dokunan FATİH MURAT ARSAL, yeni romanı Gecenin Gölgesinde ile gönülleri yeniden fethedecek!





2 yorum :

  1. Bana FMA'nın kitapları hep birbirinin aynısı gibi geliyor.
    Anlatımı, betimlemeleri falan hep aynı gibi...
    Sadece kişiler ve mekanlar değişiyor (:

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu konuda eleştiren tek kişi değilsin emin ol, çok duydum bu tür yorumları ancak şu da bir gerçek ki romans türünde bir yerde kitaplar hep birbirine benziyor o yüzden böyle hissettirmesi çok normal. Bu kitaplarda da bu hissi vermesi ekstra normal çünkü karakterlerin arkadaş olması, aynı veya benzer timde yer almaları, belirli şehirler üzerinde kurguların dönmesi bu hisleri vermesi çok normal bence :)

      Sil

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın