Kitabın yorumu için tıklayınız!
"Ben bir günahkarım, Valentina. Deneyimlerim bana iyiliğin nadiren kazandığını öğretti. Eğer bir şeytan varsa, o da kesinlikle Outfit'in patronudur."
Fayanslara yaslanıp kaşlarımı çattım. "Seni daha iyi bir adam olmaktan alıkoyan hiçbir şey yok."
O soğuk gülümseme geri gelmişti. "Evet, bir şey var. Yaradılışım."
"Matteo ile ilgileniyor musun?"
"Affedersin?" Bu ani soru beni şaşırtmıştı.
"Düğünümüzde onunla dans etmiştin ve her zamankinden daha çok eğleniyor gibiydin."
"Matteo'yu mu kıskanıyorsun?"
"Kıskanmıyorum, hayır. Sadece benim olanı korumaya çalışıyorum."
Bu bana korkunç derecede kıskançlık gibi gelmişti. "Neden umurunda olduğunu bile anlamıyorum. Yatak odası dışında benimle ilgileniyor gibi görünmüyorsun ve ona bile, senin de çok yardımı dokunacak şekilde belirttiğin gibi, ben sebep oldum. Şu anda beni Matteo'yla yatakta yakalasan, muhtemelen bana o soğuk bakışlarından birini atar ve sonra da işine geri dönersin." Konunun neden Matteo olduğundan bile emin değildim. Onunla hiç ilgilenmemiştim. Benim zevkime göre her zaman fazla öngörülemez olmuştu.
"İşe geri dönerdim, evet," dedi yırtıcı bir gülümsemeyle. "Matteo'nun bağırsaklarını deştikten ve kan kaybından ölmesini izledikten sonra."
Bir damla gözyaşı yanağımdan aşağı süzüldü. Dante onu başparmağıyla sildi. "Garip olan ne biliyor musun?" diye fısıldadım boğuk bir sesle. "Bir noktada, ne kadar karşılıksız olursa olsun, bir daha asla birini Antonio'yu sevdiğim gibi sevemeyeceğimi düşünmüştüm. Ve bugün beni asla sevmeyecek başka bir adam için onu ölüme mahkum ediyorum."
Dante'nin parmakları yüzümde donup kaldı. Bakışları titrediğinde küçük bir parçam beni sevdiğini söylemesini umdu. Bu her şeyi daha kolay hal getirirdi.
"Lanet olsun, Valentina. Bana gelmeliydin."
"Sana geldim. Tomasso'ya karşı yapabileceğin bir şey olup olmadığını sordum ama olmadığını söylemiştin."
"Beden onu öldürmemi istedin ve ben de sana yapamayacağımı çünkü onun bir hain olmadığını söyledim."
Alay edercesine konuştum. "Sanki bunun bir önemi varmış gibi. Sen bir katilsin, Dante. Kimi istersen öldürebilirsin. Sakın bana Outfit'i korumaktan başka nedenlerle hiç adam öldürmediğini söyleme."
Dante omuzlarımı kavrayarak bizi daha da yakınlaştırdı. "Tabii ki öldürdüm. Ancak sana 'hayır' dediğimde beni dinlemeliydin."
"Çünkü senin sözün kanundur," dedim alaycı bir şekilde.
"Evet," dedi Dante alçak bir sesle. "Senin için bile."
"Yine olsa yine yapardım. Bibi'yi o zalim piçten kurtardığım için pişman değilim. Yalnızca arkandan iş çevirmek zorunda kaldığım için pişmanım ama bana başka seçenek bırakmadın."
Dante'nin gözleri parlamıştı. "Sana başka seçenek bırakmadım mı? Öylece adamlarımı öldüremezsin!"
"O bunu hak etti."
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın