~~~*~~~
Onu görme ihtiyacı, görmezden gelemeyeceğim kadar güçlüydü.
~~~*~~~
Neva Altaj'ın "Kusursuzca Kusurlu" serisinin 5. kitabı da okundu. Kitap henüz yeni çıktı ama ben hemen aldım ve hemen okudum çünkü bu seriyi seviyorum okumaktan da keyif alıyorum. Bunun en büyük sebebi de akıcı olması ve okurken sıkmaması... ah bir de gereksiz uzatmaların olmayışı.
Seri mafya kurgusu, dolayısıyla şiddet ve smut içerikleri var. Okurken yaş sınırlamasına dikkat ederek okunmalı. Her kitap başka bir karakteri anlatsa da karakterler bir şekilde birbirleriyle bağlantılı. Şöyle ki mesela bu kitaptaki kadın karakter Milene, üçüncü kitaptaki Bianca'nın kız kardeşiydi. Dolayısıyla kurgusal bütünlük açısında her ne kadar karakter serisi olsa da sıralı okunması çok daha iyi olacaktır. Ki zaten serideki diğer kitaplara bakıldığında 7. ya da 8. kitabın da bu kitaptaki bir karakterin hikayesi olduğunu fark edebiliyorsunuz.
Kesinlikle yetişkin okurlar içindir bu seri ve bu kitap, bunu bilerek okuyun ki daha sonrasında gereksiz yere kitabı eleştirmeyin.
~~~*~~~
Milene, Scardoni, hangi sebeple olduğunu bilmiyordum ama damarlarımda gezinen bir uyuşturucu olmuştu. Ne kadar çok alırsam o kadar fazla istiyordum.
~~~*~~~
Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Salvatore, henüz 27 yaşındayken babasının ölümünün sonucunda sahip olduğu Capo konumu yüzünden işkenceye maruz kalmış ve bu da yetmemiş vurulmuş, bunun sonucunda da bir şekilde hayatta kalmayı başararak içlerindeki çürükleri temizleyerek ve bunu yaparken de acımasızlığıyla ünlenerek New York Ailesi'nin başına geçerek Don olmayı başarmıştır. Üzerinden geçen yıllardan sonra da kendi yönetiminde olan aile ve sınırlarına başka ailelerinin girmesine -izni olmadan girmesine- karşı çıkarak hakimiyetini kurmuştur. Ancak Milene, Şikago Ailesi'nden bir Capo'nun kızı olan Milene, hem ailesinden gizli hem de Salvatore'dan gizli New York'ta hemşirelik yapmaktadır. Tesadüfen onu gören Salvatore, genç kızdan etkilenir ve onunla kimliğini açıklamadan iletişime geçer. Milene'de bu gizemli yabancıdan etkilenmeye başlar. Hatta ondan hoşlanmaya da başlar. Ama bir gün aniden yaşanılan bir silahlı saldırı sonucunda Salvatore, Milene'ya bir şey olmasından korkarak onun ailesine haber verir. Bunun ne demek olduğunu bilen Milene'nın ailesi ile de bir anlaşma önerir. Çünkü en son sırf eğlenmek amacıyla kendi bölgesine girmiş bir Şikago Ailesi üyesini üç parça halinde öldürerek geri yollamış olan Salvatore, bir anlaşma önerdiğinde bunu hemen kabul ederler. Milene ise, kaçaklığının yakalanması ve sonucunda da bir anlaşma olması kaçındığı şeye yakalandığını gösterir. Çünkü Milene, aile içinde bir anlaşma kurbanı olarak evlenmek istememektedir ama şimdi kendi suçu yüzünden bunu yaşayacaktır. Özellikle de Don ile evleneceğini duyunca ve bu kişinin de etkilendiği gizemli yabancı olduğunu görünce bir yandan öfkelenirken bir yandan da korktuğu şeyin başına geldiğinin farkındadır. Salvatore ile bir şekilde evlenen Milene'nın ise hayatı bambaşka bir yöne gider. Çünkü Salvatore, çocukluğundan beri psikolojik olarak problemlidir. Duygular konusunda yoksunluk hissederken, Milene'ya karşı hissettiği duygularla bocalar, onu kontrol etme isteğiyle gözünün önünden ayırmama isteği Milene'ya zor bir yaşam sunmaktadır. Ama ikilinin kendi içlerindeki savaşlarından daha önemli bir savaş vardır... Düşmanları tetikte beklemekte ve Salvatore ulaşmak için Milene'yı kullanmaya kararlıdırlar. Bu durum henüz kendi duygularıyla ve evlilikleriyle baş etmeye başaramamış ikili için yeni bir savaşı başlatmaktadır.
Öncelikle şunu söylemeliyim ki Salvatore tam da Don gibiydi. Diğer kitaplardan daha fazla bunu hissettirdi. Acımasızlığı, tavırları, kontrolcü oluşu ve düşünce-duruş tarzı tam hakkını verdi.
~~~*~~~
Birisinin, Salvatore'nin yaptığı gibi bir insanı bakışıyla tuzağa düşürebilmesi hem dehşet hem de heyecan vericiydi. Bana bu şekilde bakarken beni cehennemin derinliklerine çekmeye çalışırsa isteyerek takip etmekten korkuyordum.
~~~*~~~
Milene'nın tutkuyla hemşirelik yapması, ailesinin parasına dokunmadan kendi hemşirelik maaşıyla geçinme çabası çok tatlıydı. Ama muhtemelen ailesinin gönderdiği paraya da nerede işlem yapıldığı görülmesin nerede olduğu bilinmesin diye dokunmuyor gibiydi. Uyanık kız... ama işte tam da kaçındığı şeyin içine düştü ondan kaçamadı ne yazık ki.
Salvatore'un ilk Milene'yı görmesi, takıntı haline getirmesi ve onunla iletişim kurma çabaları çok güzeldi. Hatta ilk yemek teklifi ve kahve teklifi konusunda bocalaması da çok tatlıydı. Adam duygusal açıdan yoksun oluşunun sonucunda bütün duygularını Milene'ya yönlendirmiş gibiydi.
Anlaşmalı evlilikleri, Salvatore'un sonrasındaki halleri, evde birbiriyle inatlaşır halde olmaları güzeldi. Hatta öyle ki Salvatore'un Milene'dan çaldığı o küçük dokunuşlar da kitabın adının nereden geldiğini gösterdi.
Milene'yı koruma içgüdüsü, hep yanında ve göz önünde olmasını istemesi her ne kadar fazla kontrolcü olsa da adamın kendince nedenleri de vardı. Tamam onaylamıyoruz falan ama adam da haklı neredeyse hayatındaki herkes sırtında hedef tahtası ile geziyor.
Salvatore'a kafa okuyan, laf yetiştiren, kusurlarını umursamayan, onunla ilgilenen bir Milene görüntüsü hem Salvatore'un adamlarını hem de annesini baya şaşırtmıştı. O sayfalar sanırım en eğlendiğim sayfalardı. Çünkü hepsinin şaşkınlığı çok eğlenceliydi. Ama annesinin tavırları... oğlunun yaşadıklarını bilmesi, evlendiğini öğrenmesi ve daha da önemlisi kusurlarına karşılık bir kadının oğluyla ilgilendiğini görmesi ve oğlunun da o kadınla ilgilendiğini görmesi kadını resmen çok mutlu etti. Yaaa çok güzeldi.
Bunun yanında da kitabın son olaylarında Milene'nın kaçırılması, Salvatore'un gelişi ve sonrasındaki olaylar zinciri... off çok iyiydi. Hatta kitabın içindeki karakter kartında öyle bir sahne vardı ki o sahneyi nasıl, nerede okuyacağız diye merak ederken son olaylarda okumak güzeldi ama sahne karttakinden çok daha iyiydi. Bu konuda Artemis Yayınları'nı tebrik ediyorum çok güzel yapıyorlar kartları. Keşke her kitaba bunu yapsalar.
~~~*~~~
Ben asla öfkelenmezdim. Kızdığım şeyler, evet olurdu. Bazen rahatsız olurdum. Ancak konu bu kadın olunca duygularım anında aşırı yükseliyordu.
~~~*~~~
Kitapta beni eğlendiren diğer yer de Milena'nın kedi meraklılığıydı. Zaten problemli bir kedisi varken ikinciyi alması ve hatta köpek muhabbeti yaparken de Salvatore'u kandırma şekilleri çok güzeldi. Adamım dedim... sen ipleri bu kadının eline verdin ki.
Kitabın sonunda sürpriz bölümler çok şaşırtıcı geldi. Bir tanesi kedinin tarafından yazılmıştı. Salvatore ve Milene'nın ilişkisini gözlemleme şekliydi. Bu baya şaşırtıcı geldi ama çok da eğlenceliydi.
Bir diğer sahne de Salvatore'un Milene'nın hamile olduğunu öğrendiği sahneydi. O korumacılığı, aklının çalışma şekli çok iyiydi. Zaten baba Salvatore'u okumak da... yavaş adamım yaşadığın bina senin bebeğe kim ne yapabilir ki dedirtti. Ama bildiğimi Salvatore işte... karısını nasıl gözünün önünden ayırmayıp, koruyorsa aynısını minik kızına da yapma çabasındaydı. Hatta şeyde çok eğlendim. Milene'ya 9 ay sen karnında taşıdın benden sakladın kızımı şimdi git kızım benim deme şekli çok süperdi.
Kitabı sevdim hatta bence serinin en sevdiğim kitaplarından biri oldu da diyebilirim. Sıradaki kitap gelsin modundayım şuanda umarım çok beklemeyiz. Gerçi yeni çıktı ama olsun.
Kitaba dair puanım 5 üzerinden 4 veriyorum. 🌟🌟🌟🌟
~~~*~~~
Salvatore'yi öldüreceklerdi ve o deponun içine adım attığı andan itibaren bunu biliyordu. Yine de gelmişti.
~~~*~~~
Perfectly Imperfect
- Tuvaldeki Yaralar
- Kırgın Fısıltılar
- Saklı Gerçekler
- Harabe Sırlar
- Çalıntı Dokunuşlar
Kitabın adı : Çalıntı Dokunuşlar
Orijinal adı : Stolen Touches
Yazarı : Neva Altaj
Çevirmen : Tuba Özkat
Seri Bilgisi : Perfectly Imperfect #5
Yayınevi : Artemis Yayınları
Sayfa sayısı : 312
Kitabın tanıtım yazısı:
Milene
Kurallar,
Onları biliyorum,
Ama onlara uymadım.
İzni olmadan onun şehrine, onun alanına girdim.
Ve şimdi, bedelini ödeme zamanım geldi.
Cosa Nostra'nın soğuk, hesapçı Don'uyla evleneceğim,
Birçok kişinin hiç görmediği ya da tanıyamadığı adamla,
Ve mafyaya sonsuza kadar bağlı kalacağım.
Ancak beni almaya geldiğinde,
Bunun ilk karşılaşmamız olmadığının farkına vardım.
Salvatore
Artık hiçbir şey beni şaşırtmıyor.
Çok şey gördüm ve yaptım.
Bu kadına kadar.
O bir anomali,
Yoksulluk içinde yaşıyor,
BENİM şehrimde,
İzin almadan.
Ona hiç hayal etmediğim şekilde çekildim.
Beni ateşliyor ve ilgimi çekiyor.
Çalıntı dokunuşlardan daha fazlasını istiyorum.
Her şeyi istiyorum.
Ve Salvatore Ajello neyi isterse onu alır.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın