4 Temmuz 2024 Perşembe

0 Victoria Alexander - Sonunda Ben de Sevdim (Last Man Standing #4)



~~~*~~~
"Unutma, kızım, mücadele etmekten vazgeçmen için sadece tek bir sebep var." Kathleen'in gözlerinin içine baktı. "Zafer."
~~~*~~~


 
Last Man Standing Serisinin son kitabı Sonunda Ben de Sevdim de okundu ve bir seri daha bitti. Açıkçası historical romanslarda böyle serileri okumayı seviyorum çünkü arkadaş kurguları oluyor bu serilerde ve birbirleriyle olan diyalogları çok güzel oluyor. Bu seri de bunu gördük ve daha da önemlisi kitabın sonundaki o bölüm gülümseyerek okumama sebep oldu.

Dört kitaptan oluşan, karakter kurgusu olarak yazılmış yani her kitabı farklı bir karakter olan, historical romans serisi. 

Kitap aslında dört arkadaştan aşka, romantizme inanan ve evliliğe öcü gibi bakmayan tek karakter olan Oliver Leighton'ın aşka yolculuğunu anlatıyor. Üç arkadaşı da evlendikten ve iddiayı hiç tahmin etmediği zamanda kazandıktan sonra aşkın kapısını almasını anlatıyor. 

~~~*~~~
Genç kadın bir kez daha tuhaf bir şekilde hayatının geri kalanı boyunca bu gözlere bakabileceğini düşündü.
~~~*~~~


Bari bu kadar kitaba girmişken konusunu da anlatayım kısaca; arkadaşları evlendikten ve iddiayı kazandıktan sonra kazandığı ödülle kulüpten çıkarken bir dilenci kadına kazandığı parayı vererek, konyağı yanına alarak evine gider. Ancak paraları verdiği dilenci kadın aslında hiç de dilenci değildir. Kendisi İskoçya'dan gelmiş, beş yüzlük bir lanet yüzünden mutlu olmadığının farkına varmış ve bu lanetin kırılması için de Oliver ile evlenmesi gerektiğini düşünür. Çünkü lanet geçmişte Oliver'ın atalarıyla Kathleen'in atalarının evlilik bağıyla bir barış yapmayı reddetmelerinin sonucunda çıkmıştır. Kathleen, şimdi Oliver'ın peşine düşmektedir. Onu evliliğe ikna etmeli ve bu laneti kaldırmalıdır. Eğer başarısız olursa her iki ailenin de soyu tükenecektir. Tabi bunları anlattığında Oliver'ın kendisine inanmayacağını bildiği için de bir plan yapmalıdır. Ama yanında bulunan teyzesi Hannah'ın ise iki genç içinde başka planları vardır. Bu planı da uygulamaya koymak için tam zamanında Oliver ve ailesi Norcroft kasabasına gitmişlerdir. Hannah da yeğeni Kathleen ile oraya doğru yola çıkar ancak yolda Kathleen geçirdiği bir kaza sonucunda geçici bir hafıza kaybı yaşar. Onu bulan kasabalı da genç kadının bir asil olduğunu düşünerek Oliver ve annesinin malikanesine götürür. Annesi, Leydi Norcroft genç kadına yardım için evde kalmasına izin verirken Oliver şüpheli yaklaşır. Bunun yanında zaman geçtikçe genç kadının gerçekten hafızasını kaybettiğini fark ettiğinde ona yardımcı olmaya çalışır. İşte o anda da kader ağlarını örmeye başlamıştır. Çünkü, Kathleen ile geçirdiği her an genç kadına daha da kapılmaya başlayan Oliver, kendisinin aşkın pençesine düştüğünün farkına yavaş yavaş varmaktadır. Ama Kathleen'in geçmişini ve kim olduğunu hatırlamıyor olması da onu geri tutmaktadır. Ama Oliver'ın bilmediği şey ise... Kathleen her şeyi hatırladığında ve ona anlattığında nasıl tepki vereceğidir. Oliver saçma da olsa lanete inanıp Kathleen ile evlenmeyi mi seçecek yoksa kandırıldığını düşünüp onu terk mi edecek? 

Öncelikle bu kitabı diğer kitaplardan bir tık daha kötü olduğunu düşünüyorum. Kötü demek de doğru mu bilemedim ama bir tık altındaydı diğer kitapların demeliyim sanki daha doğru bir tabir oldu bu. Çünkü bir şeyler yetersiz hissi vardı ve daha da önemlisi lanetle ilgili şeyler yetersiz geldi. 



~~~*~~~
"Bir erkek doğru kadını bulduğunda, yanlış olan şeylerin önemi yoktur."
~~~*~~~



Oliver'ın karakteri, eğlenceli ve hınzır olduğu zamanların yanında koruması altındaki olan kişilere karşı sorumluluk duygusu çok güzeldi. Hatta Kathleen'i gördüğündeki halleri, sonrasında genç kadına şüpheli yaklaşması ve devamında da onu gözlemleyerek aslında numara yapmadığını fark ederek korkularını yatıştırma çabası çok güzeldi. 

Kathleen ise... çok eğlenceli ve tam da Oliver'a göre biriydi. Ona baş kaldıran, tartışan, içindeki korkuları ve endişeyi bastırma çabasına girmesine rağmen güçlü durmaya çalışmasını çok sevdim. Ve bu durumları da Oliver'ın fark etmesini de öyle... 

Leydi Norcroft'un Kathleen ile ilgili gözlemleri, yardımcı olma çabası, oğlu Oliver ile diyalgoları, iletişimi süperdi. Ne olursa olsun anne işte dedirtti. O satırlarda çok eğlendim. Hatta Oliver'ın uzaktan kuzenleri de olaya dahil olunca çok eğlendim. Hatta bir sahne de Kathleen, üç kıza haddini bildiren bir şekilde konuşması da süperdi. 

Oliver ve Kathleen'in flörtleşmeleri... süperdi. Eğlenceli, romantik, tutkulu... o sahneler favorimdi. 

Bunların yanında gerçeklerin ortaya çıkması... Kathleen'in amcasının gelmedi, Oliver'ın genç kadının hatırladığını öğrendiğinde rahatlaması ama sonrasında lanetle ilgili şeyleri duyduğundaki halleri çok iyi kurgulanmıştı. Hatta çekip gitme modu da öyle. Ama... 

İşte o ama... yani tamam araba tekerleri ve nal değişimini anladım da nehir muhabbeti, çatıdan düşen kiremitler falan da... olmamalıydı bence. O kısımlar şu kitaba saçma geldi bana. O sahneleri okurken şey diye düşündüm, çocuklar için olan cadılı-büyülü filmlerdeki detaylar gibiydi. O kısımları hiç sevmedim. 

Kitap çok akıcıydı, sıkmadı hatta gereksiz triplerin olmamasını da çok sevdim. Gerçi bu yazar hiçbir kitabını gereksiz uzatmıyor ve karakterleri gereksiz ayrılıklara zorlamıyor bu yüzden de seviyorum. Ama bu durum kitabın diğerlerinden bir tık kötü olduğunu düşündüğüm gerçeğini de değiştirmiyor. 

Kitaba dair puanım 5 üzerinden 3,5 veriyorum. 🌟🌟🌟/🌟


~~~*~~~
"Hayatıma hiç girmemiş olsaydın, günlerimin geri kalanını bir şeylerin eksik olduğunu bilerek geçireceğimi biliyorum."
~~~*~~~




Last Man Standing
  1. Sonunu Bile Bile
  2. Kaderimde Sen Varsın
  3. Adın Bende Saklı
  4. Sonunda Bende Sevdim



Kitabın adı     : Sonunda Ben de Sevdim
Orijinal adı     : Seduction of a Proper Gentleman
Yazarı            : Victoria Alexander
Çevirmen        : Kübra Tekneci
Seri Bilgisi      : Last Man Standing #4
Yayınevi         : Epsilon
Sayfa sayısı    : 304

Kitabın tanıtım yazısı: 

1854 yılında Londra'da evliliğe kesinlikle karşı olan dört yakın arkadaş birer şilin ve bir şişe kaliteli konyağın ödül olarak belirlendiği bir bahse tutuşurlar. Aralarında bekâr kalan son erkek bahsin galibi olacaktır.

Ve kazanan Oliver Leighton'dır.

Sonuçtan hiç memnun olmasa da...

Güzel, dikbaşlı Leydi Kathleen MacDavid yüzlerce yıllık laneti bozmak adına görgü kurallarını göz ardı edip Norcroft Kontu'nu baştan çıkararak evliliğe ikna etmesi gerektiğini bilmektedir. Bu amaç uğruna cesaret göstererek Londra'ya gitmek üzere yola çıkar... Ve kafasına her şeyi unutmasına yol açan bir darbe alır.

Bahsi kazanmanın heyecanı kontun arkadaşlarını evlilik yüzünden kaybetmesinin acısını hafifletmemiştir. Aşkına ve arzusuna değen bir genç hanımla tanışabilirse evlilik kararı alabileceğine inanmaktadır.

Fakat karşısına öyle bir kadın çıkar ki ne yapacağını şaşırır. Şüphe uyandıran davranışları yüzünden Kathleen'in baştan çıkarıcılığına karşı koymaya çalışır. Ancak bu en düzgün adamların bile imkânsız bulabileceği bir çabadır... 





Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın