10 Temmuz 2024 Çarşamba

0 Danielle Lori - En Karanlık Günah (Made Serisi #3)


~~~*~~~
Ay ışığı onu seviyordu.
Ama gölgelerim kadar değil.
~~~*~~~

 
Hazır mafya kurgularına başlamışken uzun zamandır okumayı planladığım ama bir türlü okuyamadığım Made Serisi'nin 3. kitabı En Karanlık Günah'ı okudum. 

Her kitabı farklı bir karakteri anlatan ama genel olarak da kurgusal bütünlüğü olan bu yüzden de sıralı okuması gereken kitaplardan olduğunu söylemeliyim. 

Dark romans-Yetişkin romans kategorisinde yer aldığı dikkat edilerek okunmalı çünkü smut sahneleri var ve bu sahnelerden rahatsız olanların okumaması gerekmektedir. Sonra güzelim seriyi gereksiz yere gömmeyin. 

~~~*~~~
Kalbimi avucunun içinde tutuyor, bazen oynamak için çıkarıyor, sonra unutulmak üzere tekrar cebine koyuyordu. 
~~~*~~~


Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Mila, küçüklüğünden beri Miami'de korunaklı yaşamış, annesini tanımadığı için elinde tek kalan ailesi olan babasının her istediğini yaparak mükemmel evlat olmaya çalışmış ve onun sevgisini kazanmak için çabalamıştır. Hatta öyle ki kendisine uygun olduğunu düşündüğü adamla çıkmış onunla evlenmesi isteğine de karşı gelemez hale gelmiştir. Ancak yirminci yaş gününde babasından uzun süredir haber alamaması onu iyice huzursuz hissetmeye başladığında herkesi atlatarak Moskova'ya gitmeye karar verir. Babasının iyi olup olmadığını başının belada olup olmadığını öğrenmek istemektedir. Bu yüzden de ani bir kararla evdeki bütün korumaları atlatarak Moskova'ya gider. Ancak bütün olaylar da o noktada başlar. Çünkü babası Alexei'nin önceden yeraltı dünyasının lideri olması ve şuanda o göre Ronan'ın alması ve Ronan ile Alexie bir savaş içinde olması, Mila'yı direk bu savaşın içine düşürür. Ronan ise ele geçirdiği güçle Moskova'nın yönetimini ele almıştır ve Alexie'nin yaptığı hamle sonucunda ondan intikam istemektedir. Kızı Mila'nın da kendi sınırlarına girdiğini öğrendiğinde bu fırsatı değerlendirip Mila'ya yaklaşır. Mila ise onu tam saldırıya uğrarken kurtaran adamdan etkilenmeye başlar, centilmence tavırlarına karşılık aralarındaki cinsel çekim de işleri iyice kızıştırır. Ancak tesadüfen Ronan'ın kim olduğunu ve kendisine neden yaklaştığını öğrendiğinde yaşadığı şok, hayal kırıklığı ve korku genç kızın içindeki bütün duyguları harekete geçirir. Mila, artık Ronan'ın evinde tutsaktır ve babasıyla kendisi arasında bir takas isteyen Ronan'a babasını teslim etmemek için çaba harcar. Bütün bunların yanında da babasının ve annesinin nasıl insanlar olduğunu da öğrenmeye başladığında nasıl bir yalanın içine hapsolduğunu farkındalığı iyice yalnızlık içine iter. Onu tek yalnız bırakmayan ise Ronan, ona karşı olan hisleri ve bir mafya lideri olan adamın kendisine karşı olan tutkusudur. Ronan'da genç kıza karşı duyduğu karşı konulmaz ilgi ve çekimi yavaş yavaş keşfederken görevleri, konumun getirdiği sorumluluk ve Mila'ya karşı olan duyguları ile savaşmak zorundadır. Tıpkı Mila'nın da babası ve aşık olduğu adam arasındaki savaşta ne yapacağını bilemeyen Mila'nın verdiği savaş gibi... 

Öncelikle diğer okuduğum mafya kurgularındansa daha mafya bir hikayesi vardı. Bu yüzden özellikle yorumun başında dark romans diye belirttim. Çünkü hem kurgu içerisinde hem de olay döngülerinde mafya hayatına dair detayları daha çok görüyoruz. Bu yüzden de yazar bu kurgunun hakkını vermiş resmen. 

Smut sahneler vardı, bunu da özellikle belirttim, özellikle de Mila ve Ronan arasında, bu detaylardan  hoşlanmıyorsanız kitabı okuyup ne kendinizi rahatsız edin ne zamanınızı ve paranızı harcayın ne de kitabı gereksiz yere gömün. Bu tür kitapların neredeyse hepsinde var bu detaylar bilginiz olsun.


~~~*~~~
"Sen de beni incittin..." Sessiz sözlerim, karları savuran ir esintiyle kayboldu. "Ama ben sana yine de yardım ederdim. Bana sonradan ne yapacağını bilsem bile seni çocukken kurtarırdım..."
~~~*~~~


Mila'nın bir fanusun içinde gibi görünen hayatı ve bu hayatın içinde kendisini hiçbir yere ait hissetmemesi, babasına olan sadakati ve onun neler yaptığını öğrendiğindeki halleri güzel yazılmıştı. Özellikle Mila'nın duygu geçişleri çok iyiydi. İçindeki öfkeye rağmen sessiz kalma çabası ama bunun yanında da sınırları zorlandığında masayı dağıtması süperdi. 

Ronan'ın ise kimliği ve konumunun getirdiği sertliği çok güzel anlatıyordu. Özellikle de bu konumdaki erkeklerin aşık olunca yumuş olmasına karşılık Ronan'ın sert kimliği değişmemesi, aşık olmadan önce nasılsa yine aynı görünmesi güzeldi. Özellikle de aile içindeki halleri. Yeri geldiğinde de sakınmadan söylediği sözleri... 

Her şeye rağmen herkese karşı Mila'yı koruması, onu ezdirmeme çabası da takdirlikti ama kendisinin genç kızı kızdırma çabaları da resmen inatlaşmaydı. Şey gibi, Ronan'nın tek eğlenceli Mila'nın öfkeli halleri gibi... 

Mila'nın annesinin kimliği, herkesin kendisini de annesi gibi olduğunu düşünmesi ve buna karşılık tamamen zıt olmaları bir yerde bence kitabın en güzel detayıydı. Armut dibine düşmemiş, Mila kendisini annesinden daha farklı biri haline getirmişti. 

Ronan'ın evinde kaldığı kısımlarda hem evin çalışanları hem de evdeki birkaç korumayla olan ilişkisi zaman zaman çok eğlenceliydi. Özellikle de Albert ile olan ilişkisi. İkilinin sohbetleri ve atışmaları çok süperdi. Mila'nın köpeklerle olan ilişkisi de öyle... hele Kaos adındaki Alman Kurdu'yla olan ilişkisi... ben de köpek istiyorum dedirtti. Hatta evdeki hizmetçi, adını unuttum kadının, Mila'ya yardımcı olan yaşlı görevli ile Mila'nın atışmaları kahkaha atmalıktı. Birbirlerine laf sokmalarına karşılık Mila'nın duşta yaşadığı çöküşe karşılık da anaç bir tavırla ona yardımcı olması da öyleydi. 


~~~*~~~
Gianna'nın bakışları merhamet doldu. Eli kapı kolundayken, "Unutma... İçinde bir tanrıça var," deyip koridora çıktı ve sonra bana bakmak için döndü. "Sadece onu bulmalısın."
~~~*~~~


Mila'nın zehirlendiği kısım da Ronan'ın tepkisi, çaresizliği güzel anlatılmıştı. Bir de Ronan'ın yatak odasında Mila'nın kendisine silah çektiği sahne ve sonrası... 

Ronan ve Mila ilişkilerinin dinamiği ve kimyası kurguyla güzel harmanlanmıştı ve çok sevdim. 

Ivan ise... adamım iyi misin kötü müsün anlamadım ama bildiğim bir şey varsa o da sende şimdiye kadar yapmadın ama yine de Ronan'a karşı Mila'yı kullandın ya yazıklar olsun sana. Açıkçası bu son yaptığını yapmazsın sanıyordum. Hayal kırıklığımsın benim ve ben seni seveceğimi düşünüyordum. 

Kitapta ikinci kitabın karakteri olan ve Ronan'ın ağabeyi Christian'ı görmek süperdi. Özellikle de onu evli ve baba halleri... Gianna'nın da boy gösterdiği sahneler çok güzeldi. Ama en eğlenceli kısım da küçük kızı Kat'in halleri... Kat ile Ronan'ın ilişkisi... 

Mila'nın hapsedildiği odadan kaçarken kapısındaki adamı vurması -tamamen nefsi müdafaaydı-, sonrasında Nadia ile olan konuşmasında-kavgasındaki tavırları süperdi. 

Kitabı bana bıraksanız sayfa sayfa anlatırım ama tabi ki anlatmayacağım, siz de okuyup yaşayın. 

Kitaba dair puanım 5 üzerinden 5 veriyorum. 🌟🌟🌟🌟🌟


~~~*~~~
Gerçek şu ki, sevgi kendi kendine hizmet ediyordu. En temel ilkelerimi bozan, ahlaksız ve açgözlü bir canavardı. Sadakatle ayrılmaz bir ikiliydiler ve boğazımı sıkıca kavrıyorlardı.
~~~*~~~



Made Serisi




Kitabın adı     : En Karanlık Günah
Orijinal adı     : The Darkest Temptation
Yazarı            : Danielle Lori
Çevirmen        : Beyza Bozsu
Seri Bilgisi      : Made Serisi #3
Yayınevi         : Martı Yayınları
Sayfa sayısı    : 576

Kitabın tanıtım yazısı: 

Geçmişte bir falcı, Mila’ya nefesini kesecek bir adamla karşılaşacağını söylemişti. Fakat bu karşılaşmanın Mila tam olarak canını kurtarmak için kaçarken gerçekleşeceğinden bahsetmeyi atlamıştı.

Mila her zaman ondan beklenen şekilde davrandı; gerektiği gibi giyindi, sadece örnek niteliklere sahip üniversiteli oğlanlarla çıktı ve asla soru sormadı. Özellikle de babasının ortalarda olmayışı ya da orada doğmasına rağmen Rusya’ya ayak basmasına izin verilmemesiyle ilgili sorulardan kaçındı.

Bu kurallar ve cevapsız sorulardan bıkan genç kadın, her zaman yapmak istediği şeyi yaptı…

VE MOSKOVA’YA GİDEN BİR UÇAĞA BİNDİ.

Fakat en beklemediği şey orada bir adama âşık olmaktı. Hem de açıklanamayan serveti, kollarında dövmeleri, gözlerinde sırları olan o adama… Ancak adamın dokunuşlarının, kadının çığlıklarını bastıran sert bir kavrayışa dönüşmesi uzun sürmedi.

İntikam soğuk yenen bir yemekti. Ne yazık ki Rus kışı daha da soğuktu. Mila, zarar görmeden kurtulmanın tek yolunun imkânsızı başarmak ve onu tutsak eden adamın kalbindeki buzları eritmek olduğunu kısa sürede öğrenecekti.







Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın