6 Ocak 2024 Cumartesi

0 Giana Darling - Kahramanlar Düştüğünde (Anti-Heroes in Love #1)


~~~*~~~
"Aşık bir erkeğin tek bir zayıf noktası vardır, o da kadınıdır dedim. Bu onun zaafıdır. Ama aynı aşk onu aşılmaz, bir tanrı kadar güçlü kılar."
~~~*~~~

 

Bir mafya kurgusu kitabının yorumuyla karşınızdayım. Öncelikle seri dark romans... mafya içerikleri ve cinsellik bakımdan da yaş sınırlaması olması gerekenlerde... cinsellik çok fazla yoktu, aşk romanlarında okuduğumuz kadardı ama genel olarak kurgu dikkate alındığında yaş sınırına dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyorum. 

İki kitaplık bir seri ve her iki kitapta çıktığı için rahatlıkla okunabilinir. Bu yüzden seri bitmeden okumayacağım diyorsanız bu konuda tereddüttünüz olmasın... seri bitti. 

Birçok mafya türevindeki kitaplardan biraz farklıydı. Özellikle okurken kurgunun gerçekliğe daha çok dayandığını düşündüm. Daha oturaklı daha güçlüydü kurgusu ve her ne kadar aşk romanı kategorisinde görünse de ilk kitap için belki de bilemiyorum aşk kısmı biraz ikinci planda kalmıştı. İkinci kitap nasıldır bilemiyorum. 

Neyse detaylara yorumun devamında girerim. 


~~~*~~~
"Bütün canavarlar bir zamanlar insandı," diye onayladım sonunda sert bir şekilde yutkunarak; çünkü belki de aynı şey benim için de söylenebilirdi. "Ben size bu çıkmazdan kurtulmanız için yardım ettikten sonra hangisi olmak istediğiniz sizin seçiminiz, Bay Salvatore."
~~~*~~~


Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; geçmişinde yaşadığı olaylardan sonra mafya aile ilişkilerinden, mafyalardan kaçan, İtalyan köklerini inkar etmeye meyilli bir avukat olan Elena, kendini güç, para için çalışmaya adamış, geçmişinde yaşadığı olaylardan sonra zayıflığı asla kabullenemeyecek hale gelişmiştir. Henüz dört yıllık bir avukat olsa da çalıştığı avukatlık ofisinin aldığı bir davada çalışmaya başlamıştır. Bir mafya babasının ya da diğer bir deyişle caposunun cinayetten yargılandığı bir dava... Dante Salvatore, işlemediği bir cinayetten yargılanmaktadır. Ancak ne bu cinayeti kabullenmektedir ne de kendi duruşunu bozmaktadır. Avukatlarının verdiği talimatları bile kendi izin verdiği ölçüde kullanmaktadır. Karşısındaki onu devirmek isteyen diğer aile topluluklarına karşı da savaşmak zorundadır. Neye karşı savaştığının gayet farkında olan Dante, gücün ta kendisidir aynı zamanda. Elena ve onun patronu ve baş avukatı olan Yara'nın davayı yürütmesinden sonra Elena fazlasıyla ilgisini çekmektedir. Genç kadının geçmişini, ailesini de detaylı bir şekilde bilen Dante, genç kadını kendisine istemektedir. Bir yandan dava bir yandan da Elena için uğraşan Dante için her şey olması gerektiği gibi gitmektedir. Ancak aynı şey Elena için geçerli değildir. Çünkü yıllardır karşı durduğu şeyleri şuan işi gereği savunmak zorundadır. Üstelik Dante hiç de düşündüğü gibi bir adam değildir. Dante'nin radarında olan Elena, ilk duruşma sonrasında ev hapsine çevirirler cezayı ikinci duruşmaya kadar ayağındaki takip cihazıyla evde kalmak zorundadır ve bunu fırsata çeviren Dante, Elena'yı da kendi evinde yaşamaya zorlar. Her ne  bahanesi davayı yakından takip etmek olsa da amacı Elena'yı yakından tanımaktır. Elena bu durumdan memnun olmasa da bunu kabullenir ve aslında hiç de düşündüğü gibi insanlar olmadıklarını fark eder. Çünkü kendi dünyalarında ve kendi aileleri, sevdikleri insanların yanında hepsi tam bir sevgi dolu bireylerdir ama sevdikleri birileri karşılarına geçtiğinde ise tam bir canavar olmaktadırlar. Bu durum Elena'nın aklını karıştırsa da içten içe Dante'ye karşı bir çekim hissetmektedir. Üstelik geçmişten yaralı olan Elena, nişanlısı tarafından terk edilip, kız kardeşiyle evlenen ve çocuk yapan bir eski nişanlı, genç kadının bütün dengesini sarsmıştır. 

Şimdi Elena, bütün karşı olduğu şeyleri yaşamaya ve onları kendilerince haklı olduğunu görüp onların tarafında yer almaya başlamıştır. Bir de işin içine Dante'ye karşı koyamayan kalbi de vardır. 

Böyle konusundan bahsedildiğinde tipik bir mafya avukat aşkı gibi geliyor değil mi? Ama değil! Öyle bir beklentiyle okumayın çünkü kitap o kadar yüzeysel değil. Aşka gelene kadar baya detay var kitapta. 

Sırayla gidelim kafamız karışmasın bende ondan bahsetmedin bundan bahsetmedim diye yorumumu revize etmeyeyim sonradan 🙈


~~~*~~~
"Gerçek hayatta kötüler her zaman kazanır. Çünkü kazanmak için her şeyi yapmaya hazırız."
~~~*~~~


Öncelikle, kitaptaki mafya detayları cidden çok oturaklı, güçlü ve gerçekçi kurgulanmıştı. Diğer mafya kitaplarına nazaran buradaki ilişkileri daha gerçekçi geldi açıkçası ve evet dedim... cidden böyle olmalı diye düşündürdü ki bunu sevdim.

Elena'nın geçmiş travmaları, babasına karşı tepkisi güzel anlatılmıştı. Geçmişteki yaşamışlıklarını şu anki olduğu kadın olmasına sebep vermesi de öyle. Resmen ailesinin özellikle babasının geçmiş hataları, dahil olduğu mafyavari olaylar genç kadının şu anda olduğu, savunduğu, güçlü kadını ortaya çıkardı. Ama işte insanın istemediği ot burnunun dibinde bitermiş derler ya Dante'de öyle bir detay oldu Elena için.😂 ama bence öyle bir detaya can kurban 😇

Elena'nın avukat olarak güçlü duruşu, işinde başarı ve güç istemesi hayranlığımı kazandı ve hatta öyle ki bir sahnesi vardı... Dante'nin lehine ifade vermesi için birini ayarlarken ki halleri süperdi. Bir de arabası takip edilirken ki halleri... o soğukkanlılığı... geçireceği ameliyat için güçlü duruşu... her şeyi tek başına başarma modu... Kadın sen müthiş bir şeysin dedim. 

Dante ise... anlatılmaz yaşanır denilen detaylardı. Çünkü adam evet bir capo falan ama karakter olarak da hayran olunasıydı. Sevdiği insanları koruma modu, adamlarıyla ilişkisi, ailesiyle ilişkisi, koruması altına aldığı insanlara karşı ilgisi... küçük bir kız olan Aurora ile olan iletişimi falan... her şeyiyle çok iyiydi. Keşke her capo senin gibi olsa diyeceğim ama sanırım Dante... türünün tek örneği. 

Dante ile Elena arasındaki dinamik çok iyiydi. Fiziksel çekimi, cinsel elektriği falan geçtim birbiriyle iletişimleri de çok iyiydi hatta birbirlerine olan güvenleri de... 

Hatta bir noktada şey vardı. Elena şey diyordu. Bana gitme işe, burada kal demesini beklediği ama Dante öyle bir hamle yapmadığı için genç kadının ondan nefret etmesine bir sebep bulamadığı bir sahne... Kızım dedim. Dante senin bildiğin adamlardan, İtalyanlardan ya da capolardan değil. 


~~~*~~~
Bir adamı dövmekten ya da size karşı gelirse ailesini tehdit etmekten çekinmeyebilirsiniz ama ben o adamın kızıydım ve tehdit edilen o çocuk bendim.
~~~*~~~


Kitapta çok öyle hareket yoktu ama bazı sahnelerde vardı... Mesela Elena'nın takip edildiği sahne soluksuz okunan sahnelerdendi. Bir de kaçırıldığı sahne... 

Aşk tamamen yavaş yavaş gelişiyordu. Öyle okuduğumuz diğer kitaplardaki gibi seni istiyorum hooop benimsin modu yoktu. 

Kitabın genelinde mafya detayları, ilişkileri ve o piramit zincirinin detayları çok fazla girilmişti o kısımlar bazı okurları sıkabilir şahsen beni de en çok sıkan değil de kitabın akıcı olmasını engellediği kısımlar olduğunu düşündüm. Bu konuda itirafım olsun 🙈

Elena'nın her şeyi ya iyi ya kötü görmesi ama aslında hiçbir şeyin öyle olmadığını anladığı bir sahne vardı. Babası ile savcının, politikaya kadar dayanan insanların bir şekilde illegal bağlantılarının olduğunu keşfettiğinde hissettiği duygular güzel anlatılmıştı. Aslında mafya kitabı falandı ama tüm sektörlere yansıyan pislikler olduğunu da gözler önüne sermişti kitap. Bu yönden sevdim de... 

Ama bazı konular da merakla bıraktı. Mesela bir parti sırasında Dante zehirlendiğinde kim zehirledi... ya da içlerinde bir hain olduğu söylendiğinde hainin kimliği... bir de Bambi'nin yeni sevgilisi... tahmin edilebilir sahne vardı ama kesinlik yoktu... umarım o soru işaretleri ikinci kitapta cevaplanır.

Aşk detaylarının daha fazla olmasını ister miydim? Evet, isterdim. Elena ve Dante ilişkisini okuduk, her ikisinin de içten içe birbirlerine karşı olan duygularını da okuduk ama aşk için bu kitap giriş gibiydi. Umarım 2. kitap daha fazla aşk içeriklidir. Zaten şimdi devamını okuyacağım da. Bu hafta sonunun kitapları bu seri resmen. 

Mafya kurgularını seviyorsanız, dark romansla harmanlanmasını seviyorsanız deneyin derim. Hazır seri de bitmişken peş peşe okuyabilirsiniz. 

Kitaba dair puanım 5 üzerinden 4 veriyorum. 🌟🌟🌟🌟


~~~*~~~
Aşk ve nefret arasında ince bir çizgi olduğunu söylüyorlardı. Dante Salvatore, elini saçlarımdan geçirip vahşi bir öpücük için beni kendine çektiği an, beni o görünmez çizginin üzerinden nefrette çok daha tehlikeli bir şeye doğru ittiğini biliyordum.
~~~*~~~



Anti-Heroes in Love Serisi

Kitabın adı    : Kahramnalar Düştüğünde
Orijinal adı    : When Heroes Fall
Yazarı           : Giana Darling
Çevirmen       : Elif Gültekin
Seri Bilgisi     : Anti-Heroes in Love #1
Yayınevi        : Lapis Yayınları
Sayfa sayısı   : 352

Kitabın tanıtım yazısı: 

Ben kendi hikâyemin kötü adamıyım.

Nişanlım tarafından terk edildim. Ailem için her zaman bir hayal kırıklığı oldum.
Çocukluk travmalarım peşimi asla bırakmadı.
Ve hayatım boyunca o kadar çok şey hissettim ki, artık hiçbir şey hissetmemeye karar verdim.

TA Kİ HAYATIMIN AŞKIYLA TANIŞANA KADAR.

Dante Salvatore, 21. yüzyılın en kötü şöhretli mafyasıydı. Hem delicesine tutkulu hem de ne kadar kötü olduğunu kimsenin bilemeyeceği kadar tehlikeliydi. Nefret ettiğim her şey onda vardı. Fakat bir anda kendimi son on yılın en büyük ceza davasında, onu temsil ederken buldum.

Kazanmaya ve hak ettiğim başarıyı elde etmeye o kadar odaklanmıştım ki, bu muhteşem siyah gözlü adamın üzerimdeki etkisini fark edemedim.

Yıllar içinde buza dönüşmüş kalbim onun ateşine çok yakındı ve tüm gücümle savaşmadan, Dante'nin düşmesine izin veremezdim.

Onunla yeni bir hayatın bedeli, eski hayatımı ve değer verdiğimi düşündüğüm her şeyi kaybetmek anlamına gelse bile.









Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Kitap ya da yazı hakkındaki görüşünüzü bizimle paylaşın